OKULLARDA ON BİN GÜVENLİK GÖREVLİSİ PROJESİ
Bülent Alpagut
- 05062218413
OKULLARDA ON BİN GÜVENLİK GÖREVLİSİ PROJESİ
Geçtiğimiz günlerde dillendiriliyordu.Okullarımıza on bin güvenlik görevlisi için çalışmalar başlatılmış.Bu önce on bin kişiye ekmek kapısı anlamındadır. İkinci olarak bazı çok öğrencili,kritik noktalardaki okullarımıza nefes aldıracak bir proje olmasıdır.Çalışmaların ne aşamada olduğunu bilmiyorum..Ama öncelikle bu güvenlik görevlilerinin gerçekten iyi eğitim almış,dövüş sanatına yatkın ve de askerlik görevini yapmış kişilerden olması gerekmektedir..Bu güvenlik mensuplarının silah taşıyacaklarını düşünürsek bu daha da önem arzetmektedir.
Ben bir öğretmen olarak bu uygulamanın yıllardır özlemini çekenlerdenim.Anne kuzuları,sevgili çocuklarımızı her eğitim-öğretim yılında okullarına artık bizzat okul kapısına kadar götürür hale geldik.Taşımalı öğretim de üstüne üstlük ayrı bir sorunlar yumağı olmuştur. Çünkü etraf tehlikelerle dolu.Bizim çocukluğumuzda öğrenciler hiçbir sorunla karşı karşıya kalmazlardı. Okullara kendimiz gider kendimiz dönerdik.Nasıl ki ordumuza evlatlarımızı gönderirken ellerine kına yakıyorsak,kurban bayramlarında kurbanlıklarımıza kırmızı boya sürüyorsak,gelin olacak kızlarımızın avuçlarına bir altın kıstırıp bu altına kına bulaştırıyorsak çocuklarımızı da askere gider gibi,gelin olur gibi,kurbanlıklarımız gibi her gün okullarımıza göndermiyor muyuz?
Bu güvenlik görevlilerinin ülkemizde mevcut tüm eğitim ve öğretim yuvalarında değerlendirilmesi de belki bir gün gündeme gelebilecektir. O zaman bu konu milyonlarca öğrenci ve öğretmen ve de aileyle özdeşleşecektir.
Tüm okullarımızda uygulanması halinde ortaya büyük bir istihdam da çıkacaktır.Ekim/2O17 itibariyle ülkemizde 17749 ortaokul ve 11O57 lise bulunuyor. Bu okullarımızdaki öğrenci sayısı bir milyon 2OO bin civarında.Diyeceksiniz her okula bir güvenlikçi dersek Devlet Baba bu kadar güvenlikçiye nasıl ödeme yapabilecektir?. İşte bu durumda okul Aile Birliklerine,Okul Koruma Derneklerine ,bazı kurum ve kuruluşlara da müracaat edilebilecektir.Her aile madem ki çocuğunu okula göndermektedir ve öncelikle çocuğunun güven içinde eğitim ve öğretim faaliyetlerine katılmasından yanadır öyleyse elini ve yüreğini taşın altına sokmak zorundadır.Bu konuda devletimize yardımcı olmak zorundayız.Bugün ülkemizde her eğitim ve öğretim yuvasında bir güvenlik görevlisi çalıştırmak pekala mümkündür.Pamuk eller cebe girerse,fedakarlık ta yapılabilirse ülkemizde bu sorun çözülebilir. Bu proje hayata geçirilebilir. ‘ Okullarda güvenlik görevlisi müessesesi’ kalıcı olabilir.İllerde Özel İdareler, İl Genel Meclisleri,Odalar,vakıflar,cemiyetler,dernekler,sendikalar,kooperatifler ,birlikler yok mu?” Bir elin nesi var? İki elin sesi var” noktasından hareketle bu konuda devletimize katkı verebiliriz.Yaratıcı insan kitlelerinin varlığı her geçen gün giderek artmaktadır.Yeni yeni düşünceler,farklı projeler üzerinde de durulabilir. Ama bu proje doğmadan ölmemelidir.Hepimiz bu projenin orasından burasından tutmak zorundayız.
Bakınız Askeri Darbeler asla kabul edilemez bir durumdur. Ama 196O Askeri Darbesi ardından bir konuda alkışlanacak bir karar alınmış,zamanın Milli Birlik Komitesinin kararıyla ‘ Yedeksubay öğretmenlik müessesesi’ ihdas edilmişti. 13.5OO Öğretmen Yedeksubay öğretmen olarak Milli Eğitim Ordusuna katılmıştı. Ben de bu öğretmenlerden birisiydim.Defterlerimi karıştırırken Tavşanlı’dan isimler buldum. Bir kısmı bugün hayatta değil.Yaklaşan ‘ 24 Kasım Öğretmenler Günü’ vesilesiyle bu değerli arkadaşlarımdan hayatta olanlarını saygıyla,olmayanlarını da rahmetle anmak isterim.Bu öğretmen arkadaşlarım gittikleri okullarda hem güvenlik görevlisi,hem müdür yetkili öğretmen ve öğretmen,hem okul hizmetlisi,hem de Muhtar-İmam-Öğretmen üçlüsünün bir parçası olarak hizmet vermişlerdir.Rahmetli Cumhurbaşkanlarımızdan Süleyman Demirel her fırsatta “ Demokrasilerde çare tükenmez” derdi. Evet devletimiz okullarda güvenlik konusunda bir adım atmaya hazırlanıyor. Bu davranış taktire değerdir. Alkışlanacak bir projedir.Öyleyse bu çorbada tuzumuz olmalıdır. Ama hepimizin.Beni en çok üzen nedir bilir misiniz? Doğmadan ölen projelerdir.Yani çocuk bekleyen bir ailenin çocuğunu kaybetmesi gibi.Göle maya çalınmıştır.Oltaya yem takılmış ve suya bırakılmıştır. Haydi rastgele…..
