19 Nisan 2023 - Çarşamba

KADİR GECESİ

KADİR GECESİ

Yazar - Bülent Alpagut
Okuma Süresi: 6 dk.
190 okunma
Bülent Alpagut

Bülent Alpagut

- 05062218413
Google News
GECELERİN SULTANI  “KADİR GECESİ” MÜSLÜMANLARIN
                                       EN GÜZEL GECESİDİR 
 
      Dinimizin  kutsal kitabı” Kur’an-ı Kerim” Peygamberimize Ramazan Ayı içinde “ Kadir Gecesi”nde  inmeye başlamış.Hz. Muhammed’e Peygamberlik görevi bu gecede verilmiş. Peygamberimiz Hz. Muhammed’e ilk olarak “ Alak Suresi”nin ilk beş ayeti” Yaratan Rabbinin  adıyla oku! O,insanı bir aşılanmış yumurtadan yarattı.  Oku! Senin  Rabbin en  cömert olandır. O,kalemle  yazmayı öğretendir. İnsana bilmediğini öğretendir” ayetleri   indirilmiş.
       Bu nedenle Kadir gecesi , Müslümanlara göre  belki de en hayırlı ve mübarek sayılan gecedir. Kur’an-I Kerimin yeryüzüne inmeye başladığı bu gecede, Bol bol Kur’an okumanın ayrı bir değeri vardır.
      Hüseyin Erdoğan’ın  AKAİD’İ İSLAM (İSLAMIN TEMEL KAİDELERİ) adlı  eserinin  593.ncü sayfasında  Bu gecenin özü de çok  güzel bir şekilde anlatılmış:  
     “  Ramazan ayının 16.ncı gecesi geride kalmıştı. Vahiy meleği CEBRAİL(a.s) ,en güzel bir insanın suretine bürünmüştü. Mis gibi kokularla,çevre,buram buram kokmaktaydı. Havf ve reca  ,heyecan ve sukunet tecellileri iç içeydi.CEBRAİL( a.s),son derece sevinçliydi. Çünkü  son Resul ile  Peygamberler Peygamberiyle  muhatap olacaktı. “ Habibullah” ünvanını ,imanı,ibadeti tefekkürü ve mücadesiyle  hak edecek  olan Sultan-ı Levlak ile  konuşacak ,onunla  yüz yüze gelecekti.Beklenen an gelmişti.Vahiy meleği  CEBRAİL(a.s)bu ıssız ve karanlık gecede ,güzel bir insan suretinde ,etrafa ışıl ışıl nurlar  saçarak  göz kamaştırıcı  bir aydınlıkla  Kainat’ın   Efendisi’ne  göründü. Tatlı,  fakat gür bir seda ile  hitap etti:Kainat’ın Efendisi’ni bu anda bir korku saldı.Yüreği ürpermişti! “ Ben okuma  bilmem “ diye cevap verdi. Hz. Cebrail  ,mübarek vücudunu  kucakladı  ve sıkıp bıraktıktan sonra  tekrar” oku”  diye seslendi. Fahr-i Kainat ,yine aynı cevabı verdi.:”Ben okuma bilmem!” dedi ve  devamla “ söyle  ne okuyayım?” dedi. Bunun üzerine melek , Allah’tan aldığı  ve Resulüne teslim  etmeye geldiği  “ Alak Suresi” nin  ilk ayetlerini  başından sonuna kadar okudu. “ Oku! Seni yaratan Rabbinin adıyla oku! Ki O,insanı pıhtılaşmış bir kandan yarattı. Oku ki,senin Rabbin,kalemle  yazı yazmayı  öğreten,insana bilmediğini  talim eden,bol kerem ve ihsan sahibidir” Heyecan ve haşyetin son haddinde,Kainat’ın Efendisi,bizzat konuştuğu lisanla nazil olan ayetleri kelimesi kelimesine  tekrar etti.  Artık, inen ayetler Allah Resulünün hem diline,hem  kalbine  yerleşmişti.   O andaki vazifesi sona eren Hz. Cebrail de birdenbire  kayboluverdi.
        Sevgili Peygamberimiz İlahi Vahye muhatap olmanın verdiği heyecan ve haşyetle titreyerek,mağaradan çıktı ve Mekke’ye doğru hareket etti. Bu arada yolda birçok garipliklerle karşılaştı.  Evine varan sevgili peygamberimiz karşılaştığı hadisenin azameti  ve haşyeti karşısında adeta konuşamaz  hale gelmişti. Kendisini merak içinde karşılayan vefakar zevcesi Hatice-i  Kübra’ya sadece:” Beni örtünüz. Beni örtünüz!” diyebildi.  Sadık zevce ,bu söylediğini emir emir telakki etti. Yüzündeki  başkalığı sezmişti.  Hiçbir şey sormadı. Kainat’ın Efendisi’ni şefkat ve hürmetle yatağına yatırdı ve üstünü örtülerle örttü.  Hira’da  yalnızlık arayan Fahr-i Alem,şimdi de evinde ruh ve düşünceleriyle  baş başaydı artık.Bir müddet sonra uyandılar.  Bir nebze olsun rahata  ve sukunete  kavuşmuşlardı. Hatice-i Kübra’ya  başından geçenleri  olduğu gibi eksiksiz anlattı. “ Korkuyorum ey Hatice! Bana bir zararın gelmesinden korkuyorum” dedi. 
      Hatice-i Kübra  bunun üzerine  YÜCE Peygamberimize.” Hiçbir korku ve endişe duymana  neden yok. Hiç üzülme; Allah senin gibi bir kulunu hiçbir zaman utandırmaz. Ben,biliyorum ki ,sen sözün doğrusunu söylersin. Emanete riayet edersin. Akrabalarına  yakın alaka gösterirsin. Komşularına nazik ve müşfik davranırsın. Fakirlere yardım elini uzatırsın.Gariplere evinin kapısını açıp misafir edersin” dedi.
      Bundan sonra bir ara vahyin kesildiği anlatılır. 40 gün sonra da  vahyin  tekrar gelmeye başladığını öğreniyoruz. Bizzat sevgili Peygamberimizin ağzından dinleyelim mi?” Bir gün giderken aniden gökyüzünde bir ses işittim. Başımı kaldırıp baktığımda, Hira’dan  bana gelen meleği,CEBRAİL’i  yerle gök arasında bir yerde  bir kürside oturmuş olarak  gördüm.  Ürpererek yere çöktüm. Evime dönüp” Beni örtünüz,beni örtünüz!” dedim. Bunun üzerine Yüce Allah “ Ey örtüye bürünen Peygamber! Kalk ta sana iman etmeyenleri azapla korkut! Rabbinin büyüklüğünden  bahset. Elbiseni temiz tut! Putperestlik pisliğini bırakmakta devam et! “Ayetlerini indirdi. Artık vahiy gelmeye başladı.  Ardı ardına da gelmeye devam etti.  Vahiy tekrar gelmeye başlayınca , Resul-i Kibriya Efendimizin  sıkıntıları da dindi; iç alemi huzur ve sükunete  kavuştu. Cenab-ı Hakk,serapa ahlaki güzellikler ve kemallerle süslemiş olduğu Hz. Muhammed’i(a.s.m) Peygamberlik vazifesiyle  vazifelendirmekle ,Onu  insan nev’i içinde en mümtaz ve en değerli,seçkin mevkiye çıkarmış oldu. 
      İşte ezcümle  Kadir Gecesi’ni özetleyen bir  yazımı bu münasebetle sevgili okurlarıma sunmuş oldum.  Allah nice Kadir geceleri görmeyi nasip etsin. 
   
#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları