01 Ağustos 2017 - Salı

TAVŞANLI’DA RÜTBELİLER VE ANILAR

Yazar - Bülent Alpagut
Okuma Süresi: 6 dk.
4889 okunma
Bülent Alpagut

Bülent Alpagut

- 05062218413
Google News

 

                     TAVŞANLI’DA RÜTBELİLER VE ANILAR

 

            Tavşanlı’nın 8O küsur yıllık tarihinde  gerek Askerlik Şubesi’nde gerekse İlçe Jandarma Komutanlığında  görev yapan rütbeliler ,  unutulmayanlar arasında  ilk sırada Emekli  P. Bnb. Sabri Tevfik Okyayuz vardır.Bir kardeşi vali,diğer kardeşi Tümgeneraldi.Okyayuz Tavşanlı için :”  Baba ocağından sonraki  ikinci evim” derdi.Mükemmel bir askerdi.Bugün kabri Tavşanlı Asri Mezarlığı’ndadır. Yılın belirli bir gününde  mezarı başında toplananlarca anılır.Uzun yıllar ilçenin sosyal ve kültürel başarılarına imza atmıştır.” Günaydın” sözcüğünü Tavşanlılılara sevdiren odur

           Kütahya’nın spor elçilerinden Tavşanlı Gençlikspor’un uzun yıllar başkanlığını yapmıştır. Bir gün görev yaptığı sıralarda bir asker  yanına gelerek.” Komutanım,geceleri  ayak ,çorap,postal kokularından nefes alamadığım oluyor,uyuyamıyorum” dediğinde,  askere verdiği yanıta bakın” Asker senin şikayet ettiğin o koku vatan kokusudur” İşte Tavşanlı Askerlik Şubesi’nin başkanlarından rahmetli Okyayuz böyle bir askerdi.

          Bir çok Tavşanlılıda olduğu gibi bende de derin izler bırakan  komutanlardan birisi de Tavşanlı Askerlik Şubesi Başkanı,Garnizon Komutanı Hv. Plt. Kd.Alb. Remzi  Diren’dirBu havacı subay,centilmen olduğu kadar,baba bir askerdi.198O Askeri Darbesi sonrasında  Tavşanlılıların hiçbir gün başının ağrımasına izin vermemiştir.Rahmetli Diren  Demokrasinin rafa kaldırıldığı günlerde Basın dostu bir komutandı. Hiç unutmam bir köşe yazımı beğenmeyenler olmuş. Tavşanlı’ya gelen Eskişehir-Afyon-Kütahya Sıkı Yönetim Komutanlığı  subaylarından Yavuz adlı bir yarbaya:” Yavuz,Bülent Hoca’yı sana vermem.Ben buranın garnizon komutanıyım” diyerek beni  kanatlarının altına almıştı.

          Remzi Albay,bugün Askerlik Şubesi Bahçesindeki yarım tonluk “ Kartal Heykeli” ni Tavşanlılılara  armağan etmişti.Bazı günler ilkokulları ziyaret ederdi. Askerin kullanmadığı artan sabunları ilkokulların tuvaletlerine gönderirdi.İlçenin tüm sosyal,kültürel ve ekonomik etkinliklerinde hep hazır bulunmuştur.

         Hava P. Alb. Rıfkı Akça Askerlik Şubesinde  2. Kısım Amiriydi. Remzi Albayla beraber çalışmışlardı.Rahmetli Ahmet Körhasan’ın”Bizim Tavşanlı” Gazetesinde  bir haber çıkarmıştık. Haberin başlığı :” Tavşanlı Askerlik Şubesinde iki albay oldu” şeklindeydi. Gazete çıktığı  gün sağdan soldan bir sürü kişi telefonda.” Hayrola kaza mı oldu? Başınız sağolsun. Yoksa başka bir şeyden mi komutanları kaybettik?”   gibi  sorular soruyorlardı.. Biz de meraklanmıştık. Gazeteyi alıp baktık. Bir de  ne  görelim? “Tavşanlı Askerlik Şubesinde iki albay öldü”yazmıyor mu?” o”harfi “Ö” harfi olmuş.

        Hava P. Albay Osman Karakaya  Tunçbilek’te GLİ Müessesesi Lojmanlarında kalıyordu.Her gün Tavşanlı’ya gelir ve mesai bitiminde dönerdi.Çoğu zamanımı kendisiyle Askerlik Şubesinde geçirirdim. Bunaldığımızda bahçedeki kamelyede çay içerdik.

       Askerlik Şubesine gelmiş geçmiş en asabi subaylardan biri de  P. Albay Cahit Ünal’dı.Elinde paşa meçiyle dolaşırdı. Bir gün baktım çok kızgındı. Sebebini sorduğumda anlatmıştı. Bir ayakkabı tamircisinin önünden geçerken 6-7 kişiyi fark etmiş. Bunlar dükkandaki birini dinliyorlarmış. İçerdeki anlatıyormuş:” Arkadaşlar bakın bir bakanlık kurmuşlar Çalışma Bakanlığı,Bir kurum var,İş ve İşçi Bulma Kurumu,çocuklarımıza bir kitap vermişiz Okuma kitabı.Yani ifade ettiği bakanlık çalışmamayı emrediyor. Kurum iş ve iççi bulmuyor. Çocuklar da okumuyor anlamında Sinirlenmiş ve .” Kim ulan bu  dümbük?” der demez dükkanın dışındakiler kaçışmış ve içerde sadece ayakkabı tamircisi kalmış. O da kulağını işaret ediyormuş. Yani “ Duymuyorum” demeye getiriyormuş. Yani sağırmış.

      Hava P. Albay Kemalettin Çakıcı ise değişik bir insandı. “ Çakıcı Albay”  diye nam salmıştı.Hatta bir çok kişi hiç unutmam  adının önüne “ Çakıcı”  sözcüğünü  eklemişti. Telefon ederdik. Karşımızdaki.” Buyrun ben Çakıcı” diye yanıt vermeye başlamıştı. Sırf bu yüzden  Mustafa Başkan  bile çileden çıkmıştı.

     Hava Kd. Alb. Sedat Uyanıker beni askere gönderen komutandır. Iktısat Fakültesi’ndeydim. Bazı derslerden bekliyordum. Yaşım ilerlemişti. Baktım Yedeksubay Öğretmenim.Asker-öğretmen statüsündeyim.Eski Nüfuz Cüzdanımda Sedat Albayın imzası bugün de vardır.

      İlçe Jandarma Komutanlığına gelen bir tek binbaşı anımsıyorum.Ama ne yazık ki adını çıkaramadım. Jandarmaya da binbaşı,yüzbaşı,üsteğmen ,teğmen rütbesinde komutanlar gelmiştir. Ama Tavşanlı  Jandarma Komutanlığı  albay rütbesinde bir komutan görmemiştir.Belki bir gün İlçe Jandarma     Komutanlığından da bir nebze bahsederim.Halen ilçenin evladı,Moymullu  Emekli Tümgeneral Mustafa Kalender en büyük rütbelimizdir.Ama bir gün anılarımı yazarsam çok ilginç olanlarına öncelik tanıyacağım muhakkak.

      Tavşanlılı askeri sever. Hiçbir Tavşanlı’da görev yapmış bir rütbeli giderken sevinmemiştir.Tavşanlı da her halükarda bu rütbelileri saygıyla anar.Çoğu rahmetli oldu Kabirleri Cennet olsun. Hayatta kalanlara selam olsun

      Şehitlerimiz de var. Onlar bizim en değerlilerimiz.Örneğin Teğmen Bahadır,Teğmen İbrahim sadece ikisi..

         

 

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları