MUSTAFA SEPET
MUSTAFA SEPET
Bülent Alpagut
- 05062218413BİR VARMIŞ BİR YOKMUŞ TAVŞANLI’DA
BİR MUSTAFA SEPET VARMIŞ
Haberi Sevgili meslektaşım,arkadaşım Mustafa Başköy’den aldım ;Bana “ Her zaman ölenleri bana sen mi vereceksin, bir de ben vereyim” diyerek dostum Sepet Mustafa’nın ölüm haberini duyurdu. İçim burkuldu. Merhum Sepet Mustafa GLİ Müessesesi’nin işçilerindendi.Sevgili Maden İşçileri Sendikası Genel Başkanı hemşehrimiz H. Hüseyin Kayabaşı vefatından büyük üzüntü duyduğunu söyledi.Beraber aynı yerlerde çalışmışlar. Hepimizin Tavşanlılı olarak tanıdığımız Mustafa Sepet , Mehmet Sepet’in oğluydu. Ben 20 yıl Atatürk İlkokulu’nda sınıf öğretmeni olarak çalıştım. Cumartesi ve Pazar günleri dışında her sabah Meydan Sokak,Tahsin Buruk Cd. Uzunçarşı, Arapzade Camii üzerinden Sığırönü’ne geçer,okuluma varırdım. Okul bitiminde yine bu defa Sığırönü üzerinden Arapzade Camii önüne gelir oradan da Uzunçarşı’dan aynı güzergahı takibederek evime dönerdim. Her halükarda merhum Sepet Mustafa’yı küçücük dükkanında ya birkaç dostuyla sohbet ederken ya da yalnız kapının önünde otururken görürdüm. Selamlaşır,ayaküstü konuşur sohbet ederdik. Ne zaman Mütevazi daracık baba yadigarı kendisine ait dükkanın önünden geçsem kapının önünde iki sandalyenin birinde aziz dostu merhum Cevat Kesin ile birlikte onları çay yudumlarlarken görürdüm. Merhum Çavdar’ın kahve hemen karşılarındaydı. Sorun yoktu. Bazen tuzcu Ata da yanlarına gelir üç olurlardı.
Ben de çakmacı gazeteciyim ya! Onların yanına uğramadan,ağızlarından birkaç havadis almadan gitmezdim. Allah var,merhum Sepet Mustafa’dan da epeyce haber üretmişimdir. Çünkü Sepet Mustafa GLİ’den emekli olduktan sonra boş durmayanlardandı. Bir ara Tavşanlı’da yumurtacılığın tavan yaptığı bir dönemde kooperatif başkanlığı da yapmıştı. İlk Tavşanlı yumurtası O’nun döneminde Tırlar ile Irak’a ihraç bile edilmişti. Hiç unutmam, Tavşanlılı üreticiler günde 700 bin yumurta üretiyorlardı ve bu da kırılması zor bir rekordu.Böyle bir üretimi Tavşanlı bir daha asla görmemiştir. Görmeyecektir de..
Sepet Mustafa merhum, güçlüklerden yılmayan bir hemşehrimizdi. İsteseydi,emsalleri gibi bir kenara çekilebilir,kahve ve kıraathane köşelerinde oturabilir,sohbet odalarında lak lak yaparak ömrünü tamamlayabilirdi. Ama O öyle yapmadı; bir ara birkaç dostuyla birlikte besicilik yapmayı denedi. Tavşanlı’da önce 500,müteakiben 1000 başlık büyükbaş hayvan üretimi için kolları sıvadı. Önce bu hayvanlar için bir barınak gerekti. Yerini bulmuşlardı; Tavşanlı Ada Mesireliği ile halen mahalle statüsündeki eski Çardaklı Köyü yol güzergahı üzerinde,şekerpancarı kantarının hemen altında bir araziye barınaklar inşa edildi. Bu barınakları ben de birkaç kez ziyaret edenlerdendim. Her bir barınakta rahat rahat on büyükbaş besiye alınabilecekti.Ne mi oldu? Evdeki pazar çarşıya uymadı, Yeterli hayvan alımı gerçekleşmedi.Bazı hayvanlar daha gelmeden yollarda yok oldular. Barınakların bir kısmı tamamlandı ve bir kısmı da natamam olarak aylarca öylesine kaldı.Proje, doğmadan öldü.Hayaller gerçekleşmedi. Bugün de bu barınakların hala bir kısmının öylece kaderine tarkedilmiş vaziyette olduğunu söylerler. Bazıları birilerince satın alınmış.
Eğer bu proje tutsaydı,bugün sevgili iş insanımız Süleyman Yılmaz’ın gerçekleştirdiği modern tesisler gibi olmasa da bir tesisimiz daha olabilecekti. Tavşanlı bu konuda maalesef şanssızdır; Çünkü,Karaköy karşısında,Tavşanlı- Emet Karayolu üzerinde yine bir Açık Besi Tesisi de doğmadan ölmüş, akabinde de Sivaslı hemşehrimiz Kazım Bey tarafından bu alana bir mandıra,tesis kurulmuş, en azından sütümüz değerlendirilmiş,süt ürünlerine dönüştürülmüştür. Bu mandırada,tesiste üretilen süt ürünleri zaman içinde çok beğenilmiş,pazarı dahi oluşmuş, en azından küçük te olsa bir istihdam yaratılmıştır. Bugün ne durumdadır bilmiyorum,çünkü Tavşanlı’dan bir süredir uzaktayım.
Sepetler; merhum Ömer Sepet, Halil Sepet, merhum Ömer’in kızının,Hümeyra’nın öğretmeniydim. Merhum Sepet Mustafa’nın bir kızı da Ahmet Öğütçü’nün eşidir. Sepet Ailesi’nden Sepet Ahmet( Kasımoğlu) benim Kayseri’den Yd. Sb. Öğretmen arkadaşımdır. Sepet Ailesi’ne başsağlığı dileklerimi iletiyorum. Evet yazımın başlığında ifade ettiğim gibi artık Sepet Mustafa da Hakk’a ulaşanlarımzdandır. Allah rahmet eylesin. O da sürüden ayrılanlardan oldu.
SEDAT SEZGİN DE SESSİZ SEDASIZ ARAMIZDAN AYRILDI
Kocabaşkanlardan Ahmet Çavuş’un iki sevgili oğlundan biriydi merhum Sedat Sezgin. Ben Sedat’ı uzun yıllar öncesinden tanırım. Merhum babasını ziyarete gittiğimde o da oralarda olurdu. Sonra kardeşi ,sevgili dostum Sadık ile birlikte kanatlı hayvan(tavuk ) üretimine başlamıştı. Kocaçay kıyılarında bir tesisleri vardı. Pırıl pırıldı. Bakımlıydı. Bu tesisten nice günler hep bisikletimin sepetinde nefis yumurtalarla dönmüşümdür. Haklarını helal etsinler. Sevgili Sadık şimdilerde ne yapar bilmem ama artık Sedat yok. Anavatan Partisi’nin iktidar olduğu günlerde kendisini Anavatan Partisi’ne gönül verenlerle birlikte görürdüm. Zaten ben de o dönemde hem öğretmen hem de protokol Amiri hem de sunucu ve program yönetici olduğumdan ANAP İlçe Merkezine sık sık uğrardım. Bir zaman geldi,kulakları çınlasın hemşehrimiz ,bir ara TBMM Başkanıydı,nice bakanlıklarda başarılı çalışmalar yapan Doç. Dr. Mustafa Kalemli’nin neredeyse tören komutanı bile olmuştum. Çünkü ne zaman sayın Kalemli Tavşanlı7da çeşitli açılış ve temel atma törenleri olsa beni görevlendirirlerdi. Uzun yıllar Kalemli’nin töreni komutanı olarak ünlenmemin aslı budur. GLİ Bandosu Tavşanlı’nın tüm sosyal faaliyetlerinde hazır kıtaydı. Doğrudan benim emrimdeydi. Hiç unutmam zamanın Kütahya Valileri bu bandonun şefini:” Bülent Bey’in gözüne bakacaksınız. O tam yetkilidir” diyerek uyarmak ihtiyacı duyarlardı. GLİ Bandosu’nun halkın ağzında.”Kalemli’nin Bandosu” olarak ifadesi de yanlış değildir.
Bir ara eşim,ANAP Kadın Kolları Başkanı, merhum baldızım da Eskişehir’de Kadın Kolları Başkanlığı yapmışlardı. İşte bu atmosfer içinde merhum Sedat ile sık sık karşılaşırdık. Merhum Sedat güzel bir insandı. Sevecendi. İşine bağlı,koşturanlardandı. Ne desem yalan….. İşte nihayet fani bir dünyanın bireyleriyiz. Ne başı var ne de sonu… Sevgili Sedat’a Allah’tan rahmet,kederli ailesine başsağlığı dilerim…