03 Eylül 2023 - Pazar

MUSTAFA SEPET

MUSTAFA SEPET

Yazar - Bülent Alpagut
Okuma Süresi: 7 dk.
158 okunma
Bülent Alpagut

Bülent Alpagut

- 05062218413
Google News

BİR VARMIŞ BİR YOKMUŞ TAVŞANLI’DA
           BİR  MUSTAFA   SEPET  VARMIŞ
      Haberi  Sevgili meslektaşım,arkadaşım Mustafa Başköy’den aldım ;Bana “ Her zaman ölenleri bana sen mi vereceksin, bir de ben vereyim” diyerek  dostum Sepet Mustafa’nın ölüm haberini  duyurdu. İçim burkuldu. Merhum Sepet Mustafa GLİ Müessesesi’nin  işçilerindendi.Sevgili  Maden İşçileri Sendikası Genel Başkanı hemşehrimiz H. Hüseyin Kayabaşı vefatından büyük üzüntü duyduğunu söyledi.Beraber  aynı yerlerde çalışmışlar.  Hepimizin Tavşanlılı olarak tanıdığımız Mustafa  Sepet ,  Mehmet Sepet’in  oğluydu. Ben 20 yıl Atatürk İlkokulu’nda sınıf öğretmeni olarak çalıştım. Cumartesi  ve Pazar günleri dışında her sabah  Meydan Sokak,Tahsin Buruk Cd. Uzunçarşı, Arapzade Camii  üzerinden  Sığırönü’ne geçer,okuluma varırdım. Okul bitiminde  yine bu defa Sığırönü üzerinden  Arapzade Camii önüne gelir oradan da Uzunçarşı’dan aynı güzergahı takibederek  evime  dönerdim.  Her halükarda merhum  Sepet Mustafa’yı  küçücük dükkanında ya birkaç dostuyla sohbet ederken ya da yalnız kapının önünde otururken görürdüm. Selamlaşır,ayaküstü konuşur sohbet ederdik.  Ne zaman  Mütevazi  daracık baba yadigarı kendisine ait  dükkanın önünden geçsem  kapının önünde iki sandalyenin birinde aziz dostu merhum Cevat Kesin ile birlikte onları   çay yudumlarlarken görürdüm. Merhum Çavdar’ın kahve hemen karşılarındaydı. Sorun yoktu.   Bazen tuzcu Ata da  yanlarına gelir üç olurlardı. 
     Ben de çakmacı gazeteciyim ya!  Onların yanına uğramadan,ağızlarından birkaç havadis almadan gitmezdim. Allah var,merhum Sepet Mustafa’dan da  epeyce haber üretmişimdir.  Çünkü Sepet Mustafa GLİ’den  emekli olduktan sonra boş durmayanlardandı. Bir ara Tavşanlı’da yumurtacılığın tavan yaptığı bir dönemde kooperatif başkanlığı da yapmıştı.  İlk Tavşanlı yumurtası O’nun döneminde  Tırlar ile  Irak’a ihraç bile edilmişti. Hiç unutmam, Tavşanlılı üreticiler günde   700 bin yumurta  üretiyorlardı ve bu da kırılması zor bir rekordu.Böyle bir üretimi Tavşanlı bir daha asla görmemiştir. Görmeyecektir de..
     Sepet Mustafa merhum, güçlüklerden yılmayan bir hemşehrimizdi. İsteseydi,emsalleri gibi bir kenara çekilebilir,kahve ve kıraathane köşelerinde oturabilir,sohbet odalarında  lak lak yaparak ömrünü  tamamlayabilirdi. Ama O öyle yapmadı; bir ara birkaç dostuyla birlikte  besicilik yapmayı denedi.  Tavşanlı’da önce 500,müteakiben 1000 başlık büyükbaş hayvan üretimi  için   kolları sıvadı. Önce bu hayvanlar için bir barınak gerekti.  Yerini bulmuşlardı; Tavşanlı Ada Mesireliği ile halen mahalle statüsündeki eski Çardaklı Köyü yol güzergahı üzerinde,şekerpancarı kantarının hemen altında bir araziye barınaklar inşa edildi.  Bu barınakları ben de birkaç kez ziyaret edenlerdendim.  Her bir barınakta rahat rahat on büyükbaş besiye alınabilecekti.Ne mi oldu? Evdeki pazar çarşıya uymadı, Yeterli hayvan alımı gerçekleşmedi.Bazı hayvanlar daha gelmeden yollarda yok oldular.  Barınakların bir kısmı  tamamlandı ve bir kısmı da natamam olarak aylarca öylesine kaldı.Proje,   doğmadan öldü.Hayaller   gerçekleşmedi.  Bugün de bu barınakların  hala bir kısmının öylece  kaderine tarkedilmiş vaziyette olduğunu  söylerler. Bazıları  birilerince satın alınmış.
      Eğer bu proje tutsaydı,bugün sevgili iş insanımız Süleyman Yılmaz’ın gerçekleştirdiği modern tesisler gibi olmasa da  bir tesisimiz daha  olabilecekti. Tavşanlı bu konuda maalesef  şanssızdır; Çünkü,Karaköy karşısında,Tavşanlı- Emet Karayolu üzerinde yine bir Açık Besi Tesisi de   doğmadan ölmüş, akabinde de Sivaslı hemşehrimiz Kazım Bey tarafından bu alana bir mandıra,tesis kurulmuş, en azından sütümüz  değerlendirilmiş,süt ürünlerine dönüştürülmüştür.  Bu mandırada,tesiste üretilen süt ürünleri zaman içinde çok beğenilmiş,pazarı dahi oluşmuş, en azından küçük te olsa bir istihdam yaratılmıştır. Bugün  ne durumdadır bilmiyorum,çünkü Tavşanlı’dan bir süredir uzaktayım. 
       Sepetler; merhum Ömer Sepet, Halil Sepet, merhum Ömer’in kızının,Hümeyra’nın öğretmeniydim.  Merhum Sepet Mustafa’nın  bir kızı da Ahmet Öğütçü’nün eşidir.  Sepet Ailesi’nden Sepet Ahmet( Kasımoğlu) benim Kayseri’den Yd. Sb. Öğretmen arkadaşımdır. Sepet Ailesi’ne başsağlığı dileklerimi iletiyorum.  Evet yazımın başlığında ifade ettiğim gibi artık Sepet Mustafa da  Hakk’a  ulaşanlarımzdandır. Allah rahmet eylesin.  O da sürüden ayrılanlardan oldu. 
            SEDAT   SEZGİN  DE SESSİZ   SEDASIZ  ARAMIZDAN  AYRILDI

          Kocabaşkanlardan  Ahmet Çavuş’un iki sevgili oğlundan biriydi merhum Sedat Sezgin. Ben Sedat’ı uzun yıllar öncesinden tanırım. Merhum babasını ziyarete gittiğimde o da oralarda olurdu. Sonra kardeşi ,sevgili dostum Sadık ile birlikte kanatlı hayvan(tavuk )  üretimine başlamıştı. Kocaçay kıyılarında bir tesisleri vardı. Pırıl pırıldı. Bakımlıydı. Bu tesisten nice günler hep bisikletimin sepetinde nefis yumurtalarla dönmüşümdür. Haklarını helal etsinler. Sevgili Sadık şimdilerde ne yapar bilmem ama artık Sedat yok. Anavatan Partisi’nin iktidar olduğu günlerde  kendisini   Anavatan Partisi’ne gönül verenlerle birlikte  görürdüm. Zaten ben de o dönemde hem öğretmen hem de protokol Amiri hem de sunucu ve program yönetici olduğumdan ANAP İlçe Merkezine sık sık uğrardım. Bir zaman geldi,kulakları çınlasın hemşehrimiz ,bir ara TBMM Başkanıydı,nice bakanlıklarda başarılı çalışmalar yapan Doç. Dr. Mustafa Kalemli’nin neredeyse tören komutanı bile olmuştum. Çünkü ne zaman sayın Kalemli Tavşanlı7da çeşitli açılış ve temel atma törenleri olsa beni görevlendirirlerdi. Uzun yıllar Kalemli’nin töreni komutanı olarak ünlenmemin aslı budur. GLİ Bandosu Tavşanlı’nın tüm sosyal faaliyetlerinde  hazır kıtaydı.  Doğrudan benim emrimdeydi. Hiç unutmam zamanın Kütahya Valileri  bu bandonun şefini:” Bülent Bey’in gözüne bakacaksınız. O tam  yetkilidir” diyerek uyarmak ihtiyacı  duyarlardı.  GLİ Bandosu’nun halkın ağzında.”Kalemli’nin Bandosu” olarak ifadesi de yanlış değildir. 
           Bir ara eşim,ANAP Kadın Kolları Başkanı, merhum baldızım da Eskişehir’de Kadın Kolları Başkanlığı yapmışlardı. İşte bu atmosfer içinde merhum Sedat ile sık sık karşılaşırdık.  Merhum Sedat  güzel bir insandı. Sevecendi.  İşine bağlı,koşturanlardandı.  Ne desem yalan….. İşte nihayet fani bir dünyanın bireyleriyiz. Ne başı var ne de sonu… Sevgili Sedat’a  Allah’tan rahmet,kederli ailesine başsağlığı dilerim…

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları