İÇİMİ ACITAN ÖLÜMLER ve MUHTARLAR GÜNÜ
Bülent Alpagut
- 05062218413
KASIM AYI GİRDİĞİNDE HATIRLADIĞIMDA İÇİMİ ACITAN ÖLÜMLER BENİ TEBESSÜM ETTİREN DOĞUMLAR VE TAVŞANLI FOTOĞRAF MÜZESİ
Keşke gücüm yetse de tüm Kütahya il bazında aramızdan ayrılanları ve aramıza katılanları yazabilsem. Ama bu mümkün değil. “ Her horoz kendi çöplüğühde öter”Atasözü nin gereği Tavşanlı’da Kasım Ayı içinde doğan ve ölen bazılarının adını yazıyorum.Bunları sadece ilçe Nüfus ve Vatandaşlık Müdürlüğü envanterinde bulabilirsiniz. Benim bir garip alışkanlığım var. Yıllardır aramızdan ayrılanları ve katılanları bir kenara yazarım. Kocaman bir defter dolusu insan. Bunların içinde kimler yok ki? Merhum arkadaşım Mehmet Bacaksız boş zamanlarında işyerinde doğanları da ölenleri de bir deftere kaydeder,günü geldiğinde aile bireylerini arar,ya kutlar,ya başsağlığı dilerdi. Artık Mehmet Bacaksız yok. Bu defterin,yani Tavşanlı’da doğan ve ölenlerin yazılı olduğu defterin akıbetinin de ne olduğunu bilmiyorum.
Kasım Ayı girer girmez hemen kara kabuklu ajandamı açtım. Önce doğanlara baktım. O kadar çok ki. Bunları bir torbaya doldurdum. İçlerinden bazılarını çekip çıkardım.01 Kasım 1957 tarihinde,merhum iş insanımız Hıfzı Girgin arkadaşımın damadı,iş insanı Ahmet Turan Yılmazer doğmuş. 21 Kasım 1922 tarihinde yani Cumhuriyetimizin ilanından bir yıl önce sevgili dayım Tank Albay İlhan Tugay doğmuş. ( Tavşanlı’da iş insanı Cemil Kalfa’nın İstanbul’da askerken komutanıydı) 23 Kasım 1968 tarihinde merhum kızkardeşim( Tavşanlı’da Asri Mezarlıkta) Emel Gökkılıç’ın oğlu yeminli mali müşavir İlhan Gökkılıç doğmuş. 24 Kasım 1958 tarihinde Kütahya Barosu Avukatlarından Tavşanlılı öğrencim Avukat Sacide Topal doğmuş. Hem de Öğretmenler Günü. 13 Kasım 1983 tarihinde sevgili meslektaşım,Bobinaj ustası öğretmen Mustafa Başköy’ün oğlu,genç iş insanlarımızdan Murat Ahmet Başköy doğmuş.
Sayfaları karıştırıyor ve yine birçok dostu bir torbaya atıyor,içlerinden birkaçını çıkarıyorum. 5 Kasım 2006 tarihinde merhum Başbakanlarımızdan,büyük devlet adamı Bülent Ecevit( Karaoğlan) vefat etmiş. 5 Kasım 1994 tarihinde merhum İstanbul Barosu Avukatlarından halam Nimet Alpagut Buyurur vefat etmiş. 16 Kasım 2014 tarihinde halen Belediye Başkanımız Mustafa Güler’in babası,Derecik Köyü’nden ( Yakuplar) Abdullah Güler,aynı gün 16 Kasım 2014 tarihinde Derecik Köyü’nden,ahbabım, Abdullah Korkmaz ( Haytalar) vefat etmiş.22 Kasım 2002 tarihinde sevgili yeğenim Makine Mühendisi Pelin Bilgin Almanya’da vefat etmiş. 16 Kasım 2010 tarihinde Kütahya Barosu Avukatlarından Tavşanlılı Avukat Atıf Çavdar vefat etmiş.( Babası merhum Mustafa Çavdar yıllarca Tavşanlı Belediyesi’nde nikah memurluğu yapmıştı 22 Kasım 2017 tarihinde Dedeler Köyü’nden(halen mahalle) öğretmen Hasan Kılıçarslan vefat etmiş. 30 Kasım 2015 tarihinde Tavşanlı’nın yetiştirdiği pilotlardan Hv. Plt Kd. Gazi Alb. Zeki Gürbüz’ün hayırsever babası ,esnaftan Abdullah Gürbüz(Molla Abdullah) vefat etmiş.
Bunlar; sadece Kasım Ayı içinde Tavşanlı’nın kaybettiklerinden birkaçıdır. Ne zaman kara kabuklu ajandamı karıştıracak olsam hepsi gözlerimin önüne gelirler. Hepsine zaten yıllardır Yasin okurum. Tavşanlı’daysam kabir ziyaretlerinde Fatiha okumuşluğum vardır.
Lafı gelmişken söylemek isterim; Tavşanlı Mezarlıkları’nda bugüne kadar doğru dürüst tutulmuş bir kabir defteri olmamıştır. Artık modern çağda bilgisayar sistemleri var. İstenildiği taktirde Tavşanlılı,vefat etmiş aile bireylerini bu sistemde bulabilir. Ama öncelikle bu sistemi oturtmak önemli. Hayatta olan aile bireylerinden yardım talebinde bulunulabilir. Bakın çok değil 10-15 yıl sonra Tavşanlı7da kimlerin ne zaman vefat ettiklerini bilenlerin sayısı da azalacaktır.
Değerli Belediye Başkanımız Mustafa Güler’in bazıları tarafından bilinmeyen bir hizmeti de Tavşanlı7da kurduğu Fotoğraf Müzesi’dir. Bu müzenin sorumlusu yine bir belediye çalışanımız Metin Ertekin’dir. Mesai bitiminde kendisine tahsis edilen Belediye Pasajı’ndaki odasında harikalar yaratıyor. Bildiğim kadarıyla bu müzede 30 bine yakın Tavşanlı Fotoğrafı kayıt altına alınmış,gelecek kuşaklara sunulmuştur. Bu müzenin ayrıca 30 bine kadar takipçisi bulunmaktadır. Bu müzeye zaman zaman Tavşanlılı elindekifotoğrafları getirip teslim etmektedir. Bu fotoğraflar itinayla dosyalanırken asılları sahiplerine iade edilmektedir. Allah sevgili belediye başkanımızdan razı olsun. Bu hizmet hiçbir şeyle ödenmez. Allah Metin Ertekin’den razı olsun. Hiçbir Tavşanlılı bu yükün altına girmez. Ben bile Tavşanlı7da olduğum zaman,Tavşanlı’yı ziyaret ettiğim zamanlarda mutlaka bu fotoğraf müzesine uğramış,sevgili Metinr’in çayını içmişimdir. Bu müzeye çok değerli hemşehrilerim de gelip gitmektedir. Böyle bir fotoğraf müzesi Türkiye’nin hiçbir yerinde yoktur. Varsa da birkaç tanedir. Gün gelir bakarsınız Tavşanlı’ya muhteşem bir bina yapılır ve bu fotoğraflar bu müzede halkımıza sunulur. Ne de güzel olur. Ben bile onlarca fotoğrafımı bu müzeye verdim. Herkes vermelidir. Kenarda köşede,sanrık,dolap köşelerinde,kutularda,albümlerde kalacağına kayıtlara geçsin. Kıyamete kadar gelecek kuşakların istifadesine sunulsun. kulağıma kadar geliyor, Birçok kişi aile bireylerini arıyormuş. Bu fotoğraf müzesinde öyle fotoğraflar var ki bir deve yükü altına değişmem. Türkiye7nin dört bir yanından meraklı olanları Tavşanlı’ya davet ediyorum. Gelsinler,görsünler aynısını kendi memleketlerinde yapsınlar.
19 EKİM MUHTARLAR GÜNÜ
VESİLESİYLE
Sayın valimiz Ali Çelik Bey’in 19 Ekim Muhtarlar Günü münasebetiyle ,köy ve mahalle muhtarlarıyla buluştuğu sırada yaptığı veciz konuşmayı günler sonra Kütahya Ekspres sayfalarında buldum Sayın vali,Muhtarlara: “ Sahadan gelen bildirimleri sağlıklı alabilirseniz doğru kararları zamanında uygulayabilirsiniz. Bunun yolu da herkesi can kulağıyla dinlemektir” demiş,Bu kısa,öz ve anlaşılabilir bir açıklamadır. İnşallah sayın muhtarlarımız verilen mesajı iyi anlamışlardır.
Muhtarlarımızdan bir bölümü verilen yemeğe de katılmış. Anladığım kadarıyla 13 Köy ve bir mahalle muhtarı tüm muhtarlarımızı temsilen bu yemeğe icabet etmişler. Hem yemek yenilmiş hem de samimi bir atmosferde sorunlar,dilekler,temenniler sayın valimiz tarafından not edilmiş. Bununla kalınmamış,sayın valimiz, talepler çerçevesinde tüm yetkilileri bizzat aramış,çözüme kavuşturulmasını istemiş. Sayın valimizin Simav Koyunoba Köyü Muhtarı Mustafa Aslantaş,Aşağıdolaylar Köyü Muhtarı Ramazan Çaka, Şenköy Muhtarı İsmail Barındık, Karacaören Köyü Muhtarı Mehmet Göktepe, Gövem Köyü Muhtarı Mehmet Atasoy, Emet Düşecek Köyü Muhtarı Ali Koç,Çerte Köyü Muhtarı Ramazan Öztürk, Gediz Vakıfköy Muhtarı Ali Uzun, Arslanlı Köyü Muhtarı Bilal Sarı, Erdoğmuş Muhtarı Mehmet Aktürk, Kirazpınar Mahallesi Doğan Kuru’nun ihtiyaçlarını ve taleplerini ilgililere anında iletmesi sevindiricidir.Ben protokol Amirliği yaptığım 25 yıl içinde çeşitli toplantılarda Hem yemek yenildiğini ,hem gerektiğinde kalkıp oynandığını,fıkralar anlatılıp tebessüm edildiğini hem de sorunların anında masa başında çözüme kavuşturulduğuna tanık olanlardanım Muhtarlar günü vesilesiyle verilen yemeğe vali yardımcısı Aydın Börü, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Murat Koyak ve ilgili dairelerin daire müdürlerinin de katılması yerinde olmuştur.
Sayın Vali Ali Çelik’in gün sonunda düzenlenen yemekte köy ve mahalle muhtarlarının bir bölümüyle bir araya gelmesi, köy ve mahalle muhtarlarının oturdukları masaların yanına bizzat giderek kendileriyle birebir konuşması örnek bir davranıştır. Sayın vali Ali Çelik Bey’in ev sahipliğinde verilen yemeğe,Kütahya Belediye Başkanı Prof. Dr Alim Işık, DPÜ Rektörü Prof. Dr Kazım Uysal,KSBÜ Rektörü Prof. R Vural Kavuncu, vali yardımcıları,Mustafa Güney, Aydın Börü, İl Genel Meclisi Başkanı Musa Yılmaz, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Murat Koyak,Muhtarlar Derneği Kadir Mandal ve yönetim kurulu üyeleri,Köy ve Mahalle Muhtarları ile bazı daire müdürlerinin katılmaları Muhtarlar Günü’nü taçlandırmıştır. Her zaman olduğu gibi yemek dua ile başlamış. Duayı İl Müftüsü sayın Hüseyin Demirtaş yapmış. Sayın vali Ali Çelik’in yemek sırasında yaptığı konuşmasında muhtarlarla bu gün vesilesiyle bir araya gelmekten mutluluk duyduğunu görüyorum. Çünkü bilindiği gibi gerek köy, gerekse mahalle muhtarları, birer kanaat önderidir. Bir ayakları sayın valilerimizin ve kaymakamların makam odalarındadır Sayın valimiz Vali Çelik’in en genç muhtar Kızık Köyü Muhtarı İsmail Doğan’ı,en kıdemli muhtar Cemalettin Mahallesi Muhtarı Can Sınay’ı onore etmesi de güzel ve şık olmuştur. Sayın vali Çelik’in böyle bir günde ebediyete intikal eden köy ve mahalle muhtarlarını anmas da bir vefa örneğidir. Sayın vali Çelik’e göre; Muhtarlık bir gönül işidir. Karşılığı çok olmayan ama duası bol bir iştir. Köy ve mahallelerine hizmet veren muhtarlar ,köy ve mahalle sakinlerinin dertleriyle hemhal dirler. Köy ve mahallelerde kimin yoksul,kimin iyi durumda olduğnu sadece onlar bilirler. Bu nedenle bana kalırsa her türlü yardım çalışmasında muhtarlarımız görevli olmalıdır. Onlara danışmadan bir dağıtıma gidilmemelidir. Sevgili muhtarlarımız ister ilk dereceli ve orta dereceli,ister yüksek okul ve hatta fakülte mezunu olsun değerli insanlardır. Sayın vali Çelik ,bu günün mimarının,anılmasına neden olanın sayın cumhurbaşkanımız olduğunu da belirtmiş. 2015 yılında alınan kararlar ve direktifler doğrultusunda kutlanmaya başlanan bu günün ebediyen kutlanacağını ifade etmiş. Bu günün kutlanmasında İçişleri Bakanı sayın Soylu’nun da emeği bulunduğunu eklemiş. Bu arada Türkiye’de ilk muhtar seçiminin 1833 yılında Kastamonu ili’nde yapıldığın da ben söyleyeyim. ıBu günün kutlanmaya başlamasıyla beraber muhtarların sürekli gündeme geldiğini, muhtarların , özlük haklarının iyileştirilmesi,muhtarların sosyal güvenlik şemsiyesi altına alınmalarının bu döneme rastladığını söylemek doğru olur.Sayın valimiz Ali Çelik’in, başta sayın cumhurbaşkanı mız olmak üzere tüm devlet büyüklerine minnettar olduklarını söylemesi yerinde olmuştur. Sayın valinin özellikle hem merkezde,hem köylerde muhtarların önemli görevleri bulunduğunu,bunlardan birinin de bir muhtarın köyünde ve mahallesinde kapı kapı kimlerin bulunduğunu bilmesi olduğunu ifade etmiş. Köy ve mahalle sakinlerinin hallerinin nice olduklarının bilinmesinin devlet açısından önemli olduğunu vurgulamışlar..Sayın Çelik’in üzerinde hassasiyetle durduğu bir başka husus ta tüm idarecilerin insanları iyi anlamaları gerektiğidir. Yanına gelen kendilerine başvuran köy ve mahalle muhtarlarını dikkatle ve nezaketle dinmeleri. hem de can kulağıyla dinlemeleri önemlidir.
Muhtarlar Günü Halk Oyunları Ekibinin gösterileriyle sonlandırılmış. Bu muhtarlar günü beni yıllarca yaşadığım Tavşanlı’ya götürdü. Ben de köy ve mahalle muhtarlarıyla sürekli ilgilenenlerdenim. Resmi bayramlarda,dini bayramlarda,tüm etkinliklerde köy ve mahalle muhtarlarıyla birlikte olmuşumdur. Neden? Eh protokol Amiriyim ya!... Bir ayağım görev yaptığım okulda,öteki ayağım Kaymakamlıktaydı. Sayın kaymakamlarla Tavşanlı’da en ücra köylere dahi gittim. Köylü yurttaşlarla beraber oldum.Sayın valilerin ve kaymakamların yeri geldiğinde başarılı muhtarları teşekkür mektubu ve taktirname ile ödüllendirmeleri muhtarlarımızı morallendirir,onlara çalışma şevki kazandırır. THK Tavşanlı Şubesi Kurban Bayramlarında başarılı köy ve mahalle muhtarlarını tespit eder,sayın kaymakamlar da şubede onları ödüllendirirdi. Siz hiç ödül alan bir muhtarın nasıl yürüdüğünü bilir misiniz? Mutludur,gururludur,moral depolamıştır. O kadar çok anılarım var ki kitap yazsam sığmaz. Ben de 19 Ekim Muhtarlar Günü vesilesiyle Tavşanlı İlçesi’ndeki köy ve mahalle muhtarlarını saygıyla,sevgiyle anıyorum.Tavşanlı Köy ve Mahalle Muhtarları Derneği başkan ve yönetim kurulu üyelerini selamlıyorum. Merhum duayen Durak Mahallesi Muhtarı Kerim Seçken’i rahmetle anıyorum. Uzun yıllar dernek başkanlığı yapan Muzaffer Yavuz’a da(halen çıkrıcak Köyü muhtarı) sağlık ve afiyetler,Ada Mahallesi’nin çalışkan muhtarı Halil Oral’a ve Yeni Mahalle Muhtarı Fatih Kalemiş’e başarılar dilerim.
Bu gün vesilesiyle benim de naçizane birkaç dileğim olacak. Sayın belediye başkanlarımız ,meclis toplantılarında hizmet götürecekleri mahallelerin muhtarlarını da yapacakları toplantılara davet edemezler mi? Bir muhtar mahallesinde yapılacak hizmetlerden haberdar olsa fena mı olur? Hatta bu mahalle muhtarının da önerileri dinlenemez mi? Ben öteden beri muhtarlarımızın mütevazi binalarda çalışmalarını savunanlardanım. Hatta sayın muhtarlarımızın birer bütçesi olmasını da isteyenlerdenim. Yeri geldiğinde muhtarlarımız anıldığında:” Cumhurbaşkanında bile bu kadar yetki yok”diye övdüğümüz muhtarlarımıza gereken ilgiyi gösterebiliyor muyuz? Sayın valilerimiz il bazında,sayın kaymakamlarımız ilçe bazında,sayın belediye başkanları ilçe ve belde bazında ne kadar önemliyse sayın muhtarlarımız da mahalle ve köy bazında önemli insanlardır.Köylerde ve mahallelerde görev yapan muhtarlarımızın sayın cumhurbaşkanımızın eşler i Emine Hanımefendi’nin de yakinen takibinde olduğu sıfır atık projesine katkılarını beklerim. Köy ve mahallelerimizde atık karton,kağıt,dergi,mecmua,kitap,cam kavanoş,meşrubat şişesi,pet şişe ve lastik v.b birçok atık var. Eğer geri dönüşüm konusu köylerimizde de iyi anlatılabilirse inanıyorum ki bu ülkemiz yararına olacaktır. Yazımı tebessüm edeceğiniz bir fıkra ile sonlandırmak istedim. Avcının biri bir köyün yakınında avlanmaktadır. Tüfeğinden çıkan saçmalar civarda otlayan bir merkebe isabet eder. Merkep yaralanır . Köylü avcının etrafını sarar.” Yandın sen kardeşim yandın!” diye bağırırlar. Avcı sakindir. Özür diler. Cezamız neyse öderiz beyler” der. Köylü yurttaşlardan birisi yanıt verir. “ Tamam avcı kardeş iyi söylersin ama bu yaraladığın merkep muhtarın merkebiydi” der. Onu bilir bunu söylerim; Muhtarlar mahallede olmasa bile köylerde önemli insanlardır. Muhtarın ailesi kadar,her şeyi önemlidir. Köye gelen tüm yetkililer doğruca muhtarı arar,onun evinde ağırlanır. Muhtar,öğretmen ve imam efendi ile birlikte köydeki genç kızların düğünlerinde bile en önde yürür. A’dan Z’ye her şeye yanıt verir. İkramın en güzeli muhtar evinde yapılan ikramdır. Hiç unutmam bir muhtar dostum anlatmıştı; Gecenin bir vakti iki orman koruma memuru kapısını çalar. Bakar ki karşısında ormancılar. İçeri alır. Atlarını kenara çektirir. Yemlerini verir. Orman memurları sofraya davet edilir. Köy muhtarı nezaketen ne arzu ettiklerini sorar. İçlerinden biri :” Muhtar, iki böbrek,biraz da karaciğer bize yeter” demez mi? Muhtar bana :” Hocam ben gecenin bir behrinde bunları nereden bulurum? Köyde kasap mı var ki?”demişti. Sonra ne mi olmuş?Muhtar konuğu Orman memurlarından izin alıp gitmiş. Bir erkeç kestirmiş. Ciğerlerinden tava yaptırmış. Böbreklerini kızartmış. Bununla yetinmemiş,bir güzel de kavurma yaptırarak sofraya getirmiş. Yemekten sonra acı kahvenin üzerine talep üzerine bir de konuklarına bal ikram etmiş. Bunu hiçbir ev reisi,bireyi yapamaz. Ama muhtar yapar.2019 verilerine göre ülkemizde,milli sınırlarımız içinde toplam 50 bin 278 muhtarımız var. Bunların 18 bin 290’ı Köy Muhtarı,31 bin 988’i ise büyükşehir,şehir,belde mahallelerindeki muhtarlardır. Bir zamanlar anımsarım 40 bin muhtarımız da köylerde görev yapıyordu. Zaman içinde birçok köy mahalle statüsüne alındığı için örneğin Tav şanlı’da bile 87 köy ve bu köylerde bu kadar köy muhtarı kaldı.
Bir gün param olur da anılarımı kitaplaştırırsam bende daha niceleri var,şaşırırsınız……