HIRSIZLARA KARŞI NE YAPILABİLİR ?
Bülent Alpagut
- 05062218413 HIRSIZLARA KARŞI NE YAPILABİLİR ?
Hırsız;başkalarının malını çalan kimse(uğru)’dir.
Hırsızlık; başkalarına ait olan bir şeyi çalma işidir. Hırsızlama; Kimselere fark ettirmeden gizlice çalmadır.Dünya var olalı beri insanlar bir şekilde birilerinin elindekini,cebindekini,sandığındaki,dolabındaki,çantasındaki,cüzdanındakileri çalmışlardır. Yerine göre aç kaldıkları için çalmışlardır. Bu konuda Atalarımızın söyledikleri çok güzel anlamlı sözler vardır. Bunlara Atasözü de diyoruz.” Aç köpek fırın deler”” Açlık sofuluğu bozar” Açın halinden tok anlamaz” bunlardandır.
Hırsızlık ,bugün çeşitli yöntemlerle,usullerle,plan ve programlarla,yen yeni buluşlarla,şeytanın dahi aklına gelmeyen yollarla yapılabiliyor. Öyleyse hırsızlık varsa bunun da bir şekilde önlenebileceği tedbirler olmalıdır. Zehir varsa ,panzehir de vardır. Hastalık varsa şifa da söz konusudur. Bankalarımız , ödeme makineleri, (bankamatik,bankomat) gibi , ATM’ler yardımıyla para v eriyorlar. çok miktarda banknot bu ATM’lere yükleniyor. Ondan sonrası Allah’a emanet. Her ne kadar ATM’ler bazı aygıtlarla kontrol edilebiliyorsa da hırsızlara göre sorun olmuyor.
Bütün iş yerleri,mağazalar,dükkanlar,büfeler,marketler,depoların her türlüsü, akaryakıt istasyonları,devlet binaları(okullar,hastaneler,hizmet binaları),hava,kara,deniz taşıtları,kargo araçları,vagonlar,potansiyel soyulacak yerlerdendir. Ben yıllar içinde Tavşanlı’nın Tunçbilek Beldesi’nde üretilen,demiryoluyla başka yerlere gönderilen linyit kömürünün hırsızlar tarafından nasıl soyulduğunu yakinen bilenlerdenim. Hırsızlar,üzeri açık kömür vagonlarının üzerlerine gizlenir,tren hareket ettikten sonra iri kömür parçalarını sağlı-sollu demiryoluna atarlardı. Sonra trenin durduğu istasyondan hareket ettikleri yere doğru attıkları kömürleri tek tek toplayıp önce bir yerde toplarlar sonra da çeşitli yöntemlerle satarlardı. Bu yolla geçimini sağlayan nice hırsızlar olmuştur.
Yıllar önce görev yaptığım köyde anlatırlardı. Kayseri’nin Erciyes Dağı’nda yaylıma çıkan yüzlerce sürü,sezon sonu köylerine geri dönerlerken bazı noktalardan geçerken soyulurmuş. Oraya buraya gizlenenler yüzlerce koyundan en az 5-6 tanesini bir şekilde çekip alırlarmış. Koyunun sayısı mı var? Ancak bir şekilde sayıldığında durum ortaya çıkarmış.
Büyük kentlerde otokontrol sistemi zayıftır. Komşu komşusunu tanımaz. Üstelik evler çok katlıdır. Bir apartmanda oturanlar bu apartmanın dairelerinde bazen kimlerin oturduklarını bilmezler. Hırsızların özellikle yaz sezonunda hani ailelerin yazlıklarına gideceğinden dahi haberleri oluyor. Işıksız daireler genelde hedef oluyorlar. Bazı evlerinden ayrılanların bir tedbir olarak kapılarının önüne eski birkaç ayakkabı koyarak evde birilerinin olduğunu gösterme çabaları ise usta hırsızları tebessüm ettirmektedir. Artık birçok hırsızda demir,bakır,alüminyum,altın,gümüşü tespit eden cihazlar var. Bazı taşıtlar bir kenara çekiliyor. Altlarına takoz konuluyor. Tekerlekleri havada kalıyor. Bu da hırsızları cezbediyor. Adam bir bakıyor aracın tekerlekleri yok. Hırsızlar da gelişen teknolojiye ayak uyduruyorlar. Yöntem değişikliğine gidiyorlar. Örneğin bir erkek hırsız bir kadın olabiliyor. Bir kadın da erkek olabiliyor. Plastik,naylon ve diğer maddelerden geliştirilen maskeler kullanılıyor. Estetik ameliyat olan hırsızlar bile var. En akıllı hayvanlar arasında gösterilen tilki bile karda ilerlerken kuyruğuyla ayak izlerini siliyor. Hırsızlığın da çeşitli ihtisas dalları var. Kapıları zorlamadan ,pencerelerden içeriye süzülen hırsızlar bulunuyor.” Kırmızı şapkalı kız” gibi masallarda ihtiyar bir nineye dönüşen kurdu aratmayan hırsızları duyuyoruz. Bana kalırsa devlet her binasını bir şekilde hırsızlardan korumak için hırsızların akıllarına gelmeyen yöntemleri keşfetmelidir. Okul binaları kesinlikle beklenmelidir. Banka şubeleri, spor kompleksleri,iş yerleri,fabrikalar,tesisler mutlaka sıkı şekilde hırsızlardan korunmalıdır. Belediye binaları soyulur mu? Bal gibi soyulur. Millet ayakkabıları çalınmasın diye camilere girerken küçük anahtarlı dolapları kullanıyor. Otogarlarda emanet depoları var. Eşyanızı buralara geçici bir süreliğine koyabiliyorsunuz. Evleri,iş yerlerini,araçları ve diğerlerini korumak için alarm sistemi kuruluyor. Halkımız elindeki değerli zinet eşyalarını düşünmeden bankalardaki dolaplara koyma alışkanlığı kazanmalıdır. Zinet eşyası,para evlerde saklanmamalıdır. Hırsızlar dua ile de savuşturulamaz. Hırsızlar için dua yok. Hırsızlar her ortamda var. İnsan,ister istemez en yakınından bile bugün çekiniyorsa,karşısındakine güven duyamıyorsa bu yadırganmamalıdır. Hırsızın dini imanı yoktur. Devleti soyan ,vatandaşı soyan ,yakınını soyan hırsız dün olduğu gibi bugün de var. Hırsızı yakaladığımızda elini kesemiyoruz. Hakettiği cezayı veremiyoruz. Cezasını çeken hırsız cezaevinden çıktığı zaman da hırsızlığına devam ediyorsa eğitim yönünde bazı eksiklerimiz olduğunu kabul edelim. Terbiye ailede başlar,okullarda gelişir,toplumda pekişir. Hırsız bireylerin evlatları da hırsız olur. Allah bu aziz milleti hırsızın her türlüsünden korusun.