18 Ağustos 2014 - Pazartesi

8 MART 2003 VE SONRASI

Yazar - Bülent Alpagut
Okuma Süresi: 5 dk.
3570 okunma
Bülent Alpagut

Bülent Alpagut

- 05062218413
Google News

8 MART 2003 VE SONRASI

 

 Bu tarihi birçok Tavşanlı'lı unutmuş olabilir. Doğaldır ve unutulabilir. Ama ben her zaman unutmanın karşısındayım. Çünkü unutkanlık bir çeşit rahatsızlıktır. 8 Mart 2003 tarihi yıllar yılı o binadan bu binaya taşınan sağlıksız ortamlarda adalet dağıtan değerli hakim ve cumhuriyet savcılarımızın ve çalışanlarının aslında bir bayram günüdür. Zamanın adalet bakanı halen TBMM başkanı sayın Cemil Çiçek beraberinde kalabalık bir heyetle  o gün saat 11:00 sularında Tavşanlı Adalet Sarayı'nı hizmete açmıştı. Tavşanlı Adalet Sarayı sadece AKP döneminin değil, ondan önceki dönemlerin de katkılarıyla gerçekleştirilmiştir.

Önce şimdiki uzay çatı altında caddeye yakın bir yerde eski ahşap bir binada, daha sonra halkevinin bir köşesinde, daha sonra eski Huzur Oteli'nde, sonra Üç Eylül Parkı karşısındaki bir apartmanda kirada olan adliyemiz, yıllar sonra kendi binasına kavuşuyordu. Eski binalar sağlıksızdı. Sigara dumanından birbirini göremeyen insanlar, resmi belgeleri sular altında olan adliyede mesai saatleri içinde büyük sıkıntılar yaşamışlardır. Hiç unutmam rahmetli hakim Emin Bey duruşmanın bir yerinde salondan çıkar, DDY gar binasına gider gelir, bir süre yaşadığı sıkıntıdan kurtulmuş olurdu. Eski adliye binaları çok renkli hakim ve savcılarla özdeşleşmiştir. Örneğin hakim Mefharet Hanım, hakim Ahmet Ateş, hakim Emin Bey, savcı Esat Bey, hakim Şinasi Bey, ağır ceza reisleri Nevzat ve Ali Bey'ler, hakim Sıbgatullah Bey ve hakim Yüksel Hanım, cumhuriyet başsavcısı Kemal Esenkaya, hakim Şükran Hanım, avukatlar Hüsamettin, Tarık, Hüsnü Bey'ler, Suna Hanım, dava vekili Mustafa Korkut aklıma geliverenler. Onlarca hakim, C.Savcısı ve Adliye çalışanı, çoğu aramızda yoklar. Çok azı hayattalar.

 Bugün 11 yaşındaki Adalet Sarayı'mızda 1 Ağır Ceza, 1 Asliye Ceza, 1 Sulh Hukuk, 2 Asliye Hukuk, 2 Sulh Ceza, 1 Kadastro, 1 İcra Takip ve 1 İş Mahkemesi olmak üzere 10 mahkeme bulunuyor. Alanında kendini yetiştirmiş değerli hakim ve cumhuriyet savcılarımız ve adliye çalışanlarımız 11 yıldır kirada değiller. Her biri huzurlu ve mutlu. Eskiye oranla daha hızlı ve adil bir yargılama gerçekleştiriyorlar.

 

Bir konuya parmak basmak istiyorum. Adliye Sarayı açılırken sayın Cemil Çiçek yıllar sonrasını işaret ederek, gelecekte mevcut binanın yetmeyebileceğini, yeni ilavelerle güçlendirilmesi gerekebileceğini belirtmişti. İşte o gün gelmiştir. Artık gömlek bedene dar gelmektedir. En basiti Baro'ya ait Tavşanlı temsilciliği dar bir yerde sıkışıp kalmış, avukatlarımız kendilerine oturacak yer bulamaz hale gelmişlerdir. Yeni mahkemeler için şimdiden kara kara düşünülmektedir. Çünkü Tavşanlı nüfusu her geçen gün artan bir ilçe konumundadır. Üstelik ilçeye 280 kişilik kapalı, 140 kişilik açık infaz kurumu kazandırılıyor. Belki yakın bir gelecekte bazı komşu ilçelerde mevcut mahkemeler de Tavşanlı'ya getirilecektir. Eski cumhuriyet başsavcımız halen İzmir cumhuriyet başsavcı vekili Cevat Barutçu Adalet Sarayı'nın her sorumluluğunu yüklenmiş biri olarak ve işin içinde olduğu için mevcut binanın ne denli güçlü inşa edildiğine en büyük tanıktır. Bugün mevcut binaya en az 2 kat çıkılabileceğini ben de biliyorum. Binayı inşa eden müteahhit firma, binaya hakkını vermiş ve ilçeye 10-11 şiddetinde depreme dayanabilecek bir eser bırakmıştır. Yapılacak şey çok basit.Sayın milletvekilimiz Prof. Dr. Vural Kavuncu Ankara'ya bir gidişlerinde durumu sayın Adalet Bakanına bizzat anlatacaklardır. Sayın cumhuriyet başsavcımız, belediye başkanımız Ak Parti İlçe Örgütü ve Baro temsilcilerimiz elele vererek oluşturacakları bir projeyi yetkililere hemen vermelidirler. Kat çıkılacaksa çıkılmalı, ilave bina yapılacaksa yapılmalı ama kesinlikle geleceğin Tavşanlı'sı için vakit geçirilmemelidir.

 

Toplum çıkarlarının en etkin güvencesi adalettir. İnsanı insan yapan niteliklerin başında hak, onur, kişilik saygısıyla adalete, hukuka bağlılık gelir. Erdem, toplum çıkarlarını, kişisel çıkarın üstünde tutmaktır. Bu sözler Montesquieu'ye aittir. Kendisini saygıyla anıyorum. Yeni göreve başlayan hukuk adamlarımıza adalet dağıtanlarımıza hoşgeldiniz diyor, kendilerine başarılar diliyorum.

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları