18 Haziran 2022 - Cumartesi

TAVŞANLILI 2022 YILINDA NELER BEKLİYOR

Yazar - Bülent Alpagut
Okuma Süresi: 21 dk.
420 okunma
Bülent Alpagut

Bülent Alpagut

- 05062218413
Google News
TAVŞANLILI 2022 YILINDA NELER
BEKLİYOR NELER İSTİYOR
NELER DÜŞÜNÜYOR
Tavşanlı, Kütahya’nın sosyal,ekonomik,kültürel,sportif alanlarda en büyük ilçesidir. Gün geçtikçe daha da büyüyor. Genişliyor. Kalabalıklaşıyor. Zenginleşiyor.Tavşanlılı Tavşanlı’nın fiziki olarak ne denli büyüdüğünü belki göremeyebilir. Ama dışarıdan Tavşanlı’ya gelenler bunun farkındadır. Hele gece manzarası bir ayrı güzelliktedir. İster trenle Balıkesir yönünden,isterse Eskişehir yönünden gelin; Sanırsınız ki Kütahyaya,Eskişehir’e, Balıkesir’e geliyorsunuz.
Genel nüfus 100 bini devirdi. Tavşanlı Belediyesi Sınırları içinde tam 19 mahallesi var. Merkez nüfusu da 70 bini geride bıraktı. Dostlarımla,arkadaşlarımla,meslektaşlarımla,bürokratlarla,birim müdürleri ve yetkilileriyle , köy ve mahalle muhtarlarıyla, sendikacılarla,vakıf yetkilileriyle sade vatandaşla zaman zaman telefonlaşır,mesajlaşırım .Gündem hep Tavşanlı olur.
Benden neler neler isterler bilseniz şaşarsınız.Bir dostum bana Tavşanlı’nın neden hala 1.nci sınıf bir ilçe olmadığını sordu.” Neyi eksik ki hocam?” dedi. Sahi bu konuyla kim veya kimler ilgilenir ben de merak ediyorum.Milletvekillerimiz mi ,bazı bürokratlarımız mı ? Hani benim yapabileceğim bir şey olsun inanın hemen kolları sıvarım.
Yine bir dost soruyor:”İlimizde birçok yerleşim birimine ,modern anlamda,AB normlarında Jandarma Komutanlığı hizmet binası yapıldı. Tavşanlı’ya maalesef yapılmadı. Gerek duyulmadı da mı yapılmadı,yoksa uygun bir arsa mı bulunamadı?” diyor.Bilindiği gibi Tavşanlı İlçe Jandarma Komutanlığı hizmet binası Menderes Bulvarı üzerinde,şehrin en ortalık yerinde bulunuyor.Bu bina Tavşanlı’ya yakışmıyor. Kim şöyle dört dörtlük bir hizmet binası istemez? Bu binanın avlusunda askerlerimiz için güzel bir yatakhane,koğuş,yanında bir mutfak,askerler için bir yemek salonu, güzel bir garaj, askerler için mini bir atış poligonu veya atış alanı,bir kantin,bir kitaplık,bir misafir salonu, bir konferans salonu, küçük bir mescit,bir çok kurnalı sebil, bir orta büyüklükte havuz, bir çiçek serası, subay ve astsubaylar için birkaç lojman, mühimmat için bir özel bina,bir sığınak, askeri konuklar için örnek bir misafirhane olsa fena mı olur? Ama bugüne kadar maalesef böyle bir hizmet binası ve ekleri için olumlu bir sonuç alınamadı.
Bir dostum diyor ki:” Eski cezaevi arsası neden değerlendirilmez?. Arasan böyle bir arsa bulunmaz. Ama biz bu arsayı bir türlü değerlendiremiyoruz. Adalet Sarayımız’ın gömleği artık dar geliyor. Yeni birimler için yeni bir ek binaya acilen ihtiyacımız var. Yapın bu arsaya bir ek bina. Bu bina ile mevcut Adalet Sarayı’nı bir tünel veya koridorla birleştirin. Bakın,Kütahya Barosu’na kayıtlı 100’ü mütecaviz avukatımız mevcut Adalet Sarayı’nın içinde küçük bir odada sıkışıp kaldılar. Dışarıdan duruşmalara gelen avukatlar karşıdaki çay bahçesinde oturmak mecburiyetinde kalıyorlar.” Yerden göğe kadar haklı. Ben de topu İl C. Başsavcımıza, Tavşanlı C. Başsavcımıza, milletvekillerimize, Baro başkanımıza atıyorum. Çünkü bu konuda benden yanıt yok.
Bir dost diyor ki:” Hocam, Koca Tavşanlı’da bir Memurlar Lokali yok. Memur ve emeklisi öyle her önüne gelen yere gidip oturamıyor. Bir zamanlar hiç unutmam,şimdiki Tavşanlı Eczanesi’nin üzerinde bir Memurlar Lokali vardı. Kaymakamı,hakimi,c.savcısı,belediye başkanı garnizon komutanı,jandarma komutanı,birim müdürleri bu lokalde bir araya gelirlerdi. En azından tavla oynarlar,sohbet ederlerdi. Bir Memurlar Lokali açmak Allah aşkına bu kadar zor mudur ki bugüne kadar bir türlü açılamadı?” Ne dersiniz? Arkadaşımız haklı değil mi?
“ Yılan hikayesine döndü” ifadesi; zaman zaman bir türlü sonlandırılamayan,hizmete sokulamayan,bitirilemeyen,yarım kalan,umutsuz vaka gibi durumlarda söylenir. Alın size böyle bir konu. Tavşanlı Öğretmenevi konusu.Bugüne kadar 1000’den fazla öğretmen Tavşanlı’da ilk zamanlar şimdiki sayın Kaymakamımızın lojmanına komşu,Türk Maden-İş Batı Anadolu Şubesi’ne ait,işçilerin eğitim binası olarak inşa edilen çok salonlu iki katlı binayı Öğretmenevi olarak kullanırdık.Bu bina zaman içinde Kütahya Özel İdaresi tarafından satın alındı. Başka amaçlarda kullanılıyor.Öğretmene “Bu binayı terk et “ denildiğinden bugüne Tavşanlı Öğretmeni çaresizlikten orada burada oturup kalkmaya başladı. İşin daha vahimi; Tavşanlı Öğretmeni kendi parasıyla inşa ettirdiği öğretmenevini (halen Polis Merkezi Amirliği karşısı) 1980 Askeri Darbesi’nden sonra elinden kaptırmıştı. Çok uğraştık. Hazineye intikal eden binamızı bir daha geri alamadık. Sonra ne oldu? 15 Temmuz olayları ardından Tavşanlı’da bazı taşınmazlara devlet el koydu. Bunlardan birisi ki halen Kanal Caddesi üzerindedir,Öğretmene tahsis edildi. Bu eski dersane binasının girişinde” Tadilat var”levhası artık güneşten solmuş ve okunamaz duruma gelmiştir. Neyin tadilatı yapılmaktadır ? Merak konusudur. Tavşanlı’da öğretmen camiası Cumhuriyet’imizin 100.ncü yılında bu binaya girmek istemektedir.Nasıl bir pürüz vardır da bu eski dersane,öğretmene tahsis edilen bina bir türlü neden hizmete alınamamaktadır?
Tavşanlı,bir ara Ege’nin en büyük et entegre Tesislerinden biri olarak gösterilen,halen içinde Şirin Sucuk üretilen ve kesim yapılan tesise de sahip çıkamamıştır. Ne gariptir ki zamanın Tarım ve Orman Bakanı Dr. Bekir Pakdemirli’nin bu tesisi görmesi dahi programlanamamıştır.Ben sayın eski bakana kızmıyorum. Bu tesise sayın bakanı sokmayanlara kızıyorum. Bu tesis ağlıyor beyler!... Tavşanlı’nın bağrında bir yara kanıyor. İlgisiz kalanları Allah’a havale ediyorum. Bu dev tesisi kaderine terk edenler geceleri nasıl uyuyorlar inanın merak ediyorum.
Halen hizmet veren DDY Gar binamız sağlıksız bir binadır.Bakmayın tek katlıdır ve göze hoş görünür. Aslında çürük bir binadır.İçinde nasıl oturuyorlar merak ederim. 1970 Gediz Depremi sırasında 7.1 şiddetindeki deprem Tavşanlı’da bu gar binasını da sallamış,yıkamamış ama çatlatmıştı.Bir gün yıktılar. Herkes yerine görkemli bir Gar binası bekledi. Yerine bu şimdiki binayı alel acele yapıp hizmete açıverdiler. Sıkı durum! Asıl ilginç açıklamamı şimdi yapıyorum.. Yemin ediyorum; gözümle görmüştüm. Şimdiki,yakın bir gelecekte yıkılacak denilen Gar binası bina inşa edilirken kalıpları erken söküldüğü için 8 derece yana yatmıştı.Bir kıyamet kopmuş,yetkililer okus pokus Bir lokomotifi birinci hatta sokmuş,Lokomotife çelik teller takılmış 8 derece yana yatan binayı çekip düzeltmişti .Kalıpların erken sökülmesinin sonucu bina kendine gelmeden inşaata devam edilmek istenmişti. Buna kimse inanmaz. O zamanlar Anadolu Ajansı Muhabiriyim.. Bu manzarayı kaçıramazdım. Tam çekmiştim ki birisi hışımla gelip fotoğraf makinemi elimden alıp açmış içindeki filmi çıkarmış, makinemi geri vermişti. Ardından da” kardeşim sen bizim başımıza bela mısın?” diyerek beni gar alanından uzaklaştırmıştı. İyi biliyorum Tavşanlı DDY Yeni Gar binası dosyası, halen ilgili genel müdürlüktedir. Bu raftan inmeyen dosyayı kim indirecektir?
Tavşanlı Belediye Sınırları içindeki eski kanserojen asbest boruların sökülerek yerine sağlıklı,kaliteli içme suyu borularının döşeneceği günü ben de sabırsızlıkla bekliyorum. Bu asbestli borulardan Tavşanlı Halkı kesinlikle kurtulmalıdır.Ben bile bu borulardan akan sudan kimbilir kaç kez içmişimdir. Sanıyorum sayın Belediye Başkanımız Çevre mühendisi Mustafa GÜLER bu sorunu çözmek üzereymiş.
Tavşanlı Halkı’nın uzun yıllar susuzluk tehlikesi çekmeyeceği ni düşünüyorum. Umarım;Tavşanlı Halkı’na yıllarca hizmet veren,elektrikle çalışan su pompalarının , motorlarının bulunduğu Emireller’in Harmanyeri’ndeki 108m derinliğindeki derin su kuyusu ile,Ada Stadı’nın hemen bitişiğinde, Ada Mesireliği’ndeki merhum Pompacı Halil Efendi’nin anılarını taşıyan yine 108m derinliğindeki aynı derin su kuyusunun başına bir haller gelmez.” Sakla samanı gelir zamanı” diyen Atalarımız güzel söylemişler; Bu kuyular muhafaza altına mutlaka alınmıştır diye düşünüyorum.
Tavşanlı Asri Mezarlığı kıyamete kadar, Tavşanlı,Tavşanlılı var olduğu sürece korunmalıdır. Allah korusun birçok kentimizde olduğu gibi Tavşanlı’da da bir aklı evvel çıkıp bu mezarlığı iskana açıverir. Olmaz demeyin oluyor. Böyle düşünenler olursa elleri kırılsın!.Tavşanlı’nın yeni mezarlığının 50 yılın Tavşanlısı’na yetecek kapasitede olduğunu öğrendim. Vakit geçirilmeden bu mezarlık şimdiden ağaçlandırılmalıdır. Bu mezarlığa Asri Mezarlıkta olduğu gibi su havuzları yapılmalıdır. Bu mezarlıkta bari bir sistem devreye sokularak defnedilenler tespit edilmeli,defin yerleri krokilerde gösterilmelidir.
Moymul Ovası’nın başına bir şey gelirse bu çok kişinin başını ağrıtır. Çok kişinin canı yanar. Bu ova Tavşanlı’nın en ortalık yerindeki tek ayakta kalan doğal meradır. Bu ovaya bir teneke beton atan bunun vebalinden kurtulamaz. Unutmayalım, bir ara bu ovanın kıyısına , sözüm ona çimento fabrikası kuruluyordu. Unutmayalım! yıllar önce bu ovayı küçük bir havaalanına dönüştürme çabası vardı. Bu ova,bir olası depremde toplanma merkezimizdir. Gerekirse binlerce Tavşanlılı burada konaklayacaktır.
Kulakları çınlasın,bir zamanların ünlü siyaset adamlarından,hemşehrimiz Doç. Dr Mustafa KALEMLİ, Tavşanlı Leblebisi’nin THY Uçaklarının menüleri arasına girmesini istemişti. Ama bu konuda amaç hasıl olmamıştı. Sayın Kalemli’nin bu hayalini bizler gerçekleştirebiliriz. Öyleyse Leblebiciler Odamız harekete geçebilir. Ticaret ve Sanayi Odamız da üzerine düşeni yapabilir.
Sevgili kardeşim, Bakkallar ve Bayiler Odası Başkanı Hasan Bayram bir süre evvel yıktırılan Doç. Dr. Mustafa Kalemli Sağlık Ocağı’nın yerine inşallah bir bina yaptıracak. Bunun için gerekeni yaptı. En uygun zamanda mutlaka bu sağlık ocağı arsasına iki katlı bir bina dikilecek. Alt katı da sağlık ocağı olacak. Bunu bekliyoruz.
Tavşanlı Belediyesi,geleceğin güçlü belediyelerinden birisi olma yolunda bazı merkeze yakin köyleri acilen maha hem göze hoş görünür,hem de Büyük Tavşanlı’yı doğurur.
TAVŞANLILI KAYMAKAMLARINDAN BU GÜNE KADAR
ÜÇÜNÜ VALİ OLARAK GÖRDÜ
Tavşanlı,Ankara Hükümeti’nce 25 Mart 1921 tarihinde ilçe yapılmıştır. Yani anlayacağımız şekilde tam 101 yaşında bir ilçedir. Bugüne kadar; halen görevde olan sayın Erdoğan Kanyılmaz ile birlikte eskilere göre 42 sayın Mülki İdare Amiri,yenilere göre en büyük yönetim görevlisi sayın kaymakam görmüştür. Bu sayın kaymakamlardan sadece ilçenin 9.ncu kaymakamı merhum Ali Akseven(1943-1945), ilçenin 25.nci kaymakamı merhum Erdoğan İzgi vali olabilmişlerdi. Son olarak ta birkaç gün önceki kararnameyle ilçenin 40.ncı kaymakamı Numan Hatipoğlu( İstanbul Gaziosmanpaşa Kaymakamı) da Tokat Valiliğine atandı. Sayın Numan Hatipoğlu, Tavşanlı’da en fazla görev yapan( 2009-2016 yılları arası) kaymakamlar arasındaydı.(1969 Ordu- Korgan doğumlu olan ,Numan Hatipoğlu Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü 1990-1991 mezunlarından. Tavşanlı’da görev yaparken sevilmiş,saygı duyulmuş,her etkinliğe katılmış,halkla ilişkileri son derecede iyi olarak bilinen bir kaymakamdı. Makam odasının kapısı sürekli açıktı. Kendisiyle görüşmek isteyenleri kesinlikle bekletmezdi. Ben her sayın kaymakama olduğu gibi kendisine de bir Protokol Amiri,bir törenler Komutanı ve sunucu olarak hizmet vermiştim. Kendisi Tavşanlı’dan ayrıldıktan sonra da dostluğumuz devam etmiştir.
İlk müjdeyi sevgili oğlum Kütahya Planlama Müdürlüğü görevlisi koordinatör Sinan Alpagut’tan aldım. Çünkü sevgili emekli gelinim de sayın kaymakamın özel kaleminde görevliydi. Bir yerde görev yaparken geride hoş bir seda bırakmak kadar güzel ne olabilir ki? Tokatlılar şanslıymış. Çok yerinde bir atamayla çok güzel bir valiye kavuşuyorlar. Basın ile ilişkileri güzeldi. Basın mensuplarına karşı son derecede saygılı ve mesafeliydi. Tavşanlı’da görev yaptığı 17 yıl içinde binlerce açılışa,karşılamaya,uğurlamaya,temel atmaya,kutlamaya,sosyal etkinliklere mazeretsiz katılmış bir kaymakamdı. Hiç kimseyle ters düşmedi. Kimsenin kalbini kırmadı. Gönüllere girmesini bildi. Ajandamdaki haritada Tokat’ı buldum. Tokat; 2014 yılında 597 bin 920,2015 yılında 593 bin 990 nüfuslu bir il olarak görünüyor. Son verilere göre nufusu 602 bin 597 olmuş. Veriler üç aşağı beş yukarı doğrudur. Ordu, Samsun,Amasya,Yozgat,Sivas ile komşu olan Tokat,sınır komşusu Ordu üzerinden Karadeniz’e ulaşıyor.Tokatlılar;.Karayolu ve havayolu ve demiryoluyla ülkemizin dört bir yanına ulaşabiliyor. Ekonomik açıdan gelişme yolunda bir ilimiz. 11 İlçesi var. En beğenilen yemeği ise Tokat Güveci olarak biliniyor. Sevgili yeni vali,eski kaymakamımız Tavşanlı’nın güvecini iyi bilir. Bu defa görev yaparken mutlaka Tokat Güveci’nden tadacaktır. Tavşanlı’nın güveci mi yoksa Tokat’ın güveci mi lezzetli kendileri mutlaka bir not vereceklerdir. Ama devletimiz çok yerinde bir karar almış,ülkemizin değerli bir kaymakamını valilikle taçlandırmıştır. Tokat’a ve Tokatlılar’a hayırlı olsun. Sevgili Hatipoğlu nasıl Tavşanlılılar’ın gönlüne sığmışsa mutlaka Tokatlılar’ın da gönlüne sığacaktır. Hayırlı ve uğurlu olsun.
Bu vesileyle Tavşanlı’da görev yapmış,çoğu ebediyete intikal etmiş,naçiz vücutları toprak olmuş, kaymakamlarımıza Allah’tan rahmet,kimisi halen hayatta ve emekli olan,kimisi de aktif görevde olan kaymakamlarımıza da sağlık ve afiyet dileklerimi sunmak isterim. Tavşanlı Kamil Bey,Hayri Bey,Ali Sabri Bey,Osman Nuri Bey, Şakir Pınar, M. Reşit Demirelli, Ziya Önder, Lütfü Akatlı, Ali Akseven(vali oldu), Hıfzı Metin, Rauf Öktem, Azmi Perker, Muammer Tapucu, Arif Oya Başaran, Hikmet Ökem,Hayrettin Güven, Sabri Yorulmaz, Nevzat Gülmez, Saip Nalbantoğlu, İhsan Atakan, Salim Çankırı, Mümin Özışık, Necati Karakayalı, Mehmet Fahri Can, Erdoğan İzgi( vali oldu), Nail Taşdelen, Kadim Doğan, Ahmet Ülkü Onursal( Aktuğ),Hasan Hüseyin Yazlık, Cevdet Ekmekçi, İdris Kurtkaya, Şefik Aydın, Nazif Kaya,Bekir Ergök,Hacı Osman Ebiloğlu, Bekir Sıtkı Hanlıoğlu, Mehmet Özmen, Erol Türkmen,Mehmet Suat İlhan, Numan Hatipoğlu( tokat Valisi), Yüksel Kara gibi sayın kaymakamlarını hiçbir zaman unutmamıştır. Halen sayın kaymakam Erdoğan Kanyılmaz Tavşanlı’nın sosyal,ekonomik ve kültürel başarıları için mesai vermektedir. Tavşanlı sayın kaymakamlar açısından uğurlu bir ilçedir. Birçok sayın kaymakam vali yardımcısı olarak hizmet vermiştir. Tavşanlı’nın gelecekteki sayın kaymakamı trafik numaramıza denk gelecektir. Yani Tavşanlı gelecekte 43,ncü sayın kaymakamıyla tanışacaktır.
DEVLETİMİZ ARTIK BU REZALETE SON VERMELİDİR
Telefonumla THK Tavşanlı Şubesi’ni aradım. Şubenin değerli ,yılların deneyimli,çalışkan, her sorunuyla yakından ilgilenen ki ben O ‘na:” Tek kişilik ordu” diyorum Nuri Duğan çıktı. İlk sorum bir zamanların mülk sahibi Tavşanlı THK Şubesi’nin aylık kira durumu oldu.Biliyorsunuz son günlerde kira konusu gündemin ilk sıralarında yer alıyor. THK Tavşanlı İş Hanı merhum iş adamlarımızdan Mehmet Tarhan tarafından satın alınmış, THK’na satın aldığı iş hanının bir köşesinde kira ile oturabileceğini ifade etmişti. Allah mekanını cennet etsin. THK Şubesi’ne bu jesti yapmayabilirdi. Kira 700 lira olmuş. Hey gidi tarihi şube hey! Ki bu şube THK’na bir eğitim uçağı hediye etmiş şubedir. Ben de hasbelkader yıllardır bu şubenin naçiz bir bireyi,üyesiyim.
Bilindiği gibi THK halen KAYYUM tarafından yönetiliyor.THK’nun yıllar içinde mülkleri vardı.Bunların haraç mezat satıldıklarını söylediler. Pilotlarının işten çıkarıldıklarını belirttiler. Yangın söndürme uçakları vardı. Bu uçakların çürümeye terk edildiklerini ifade ettiler. Tavşanlı THK Şubesi’ne ,bu geçtiğimiz Ramazan Bayramı sonrasında 60 bin lira fitre verilmiş.Ama sevgili mali işlerden sorumlu Duğan bu gelirin 90 bini bulacağını ümit ediyor. Geçtiğimiz Kurban Bayramı sonrasında şubeye verilen deri gelirlerinin de bu arada 52 bin lira olduğunu öğrendim.” Neden bu kadar? “dediğimde dayanamadı:” Hocam,deriyi toplamayan mı kaldı?” deyiverdi. Eh dediği gibi,vakıflar,cemiyetler,kulüpler,belediyeler,cami dernekleri, okul dernekleri, onlar bunlar deri topluyorsa bu kadar deri gelirine şükür demek kalıyor. Bu şube THK tarihinde en çok fitre ve deri geliri,bağış sağlayan birkaç şubeden biriydi.Şube denetlenirken gelen müfettişler taktirlerini gizleyemezlerdi. Bu ,şubenin önce gelir getiren,altın yumurtlayan iş hanını sattılar. Sonra da kurumu, kendi mülklerinde kiracı konumuna getirdiler. Bu şubeye hizmet veren ,bugün sadece şimdiki başkan Hüsnü Çelik dışında hepsi de vefat eden başkanları ; Merhum, İbrahim Tarhan,Emin Sıtkı Uykucuoğlu,Mehmet Diler, İbrahim Çırak, Hüseyin Tarhan, Ahmet Gürsoy, Cemal Eker, Hasan Kılıçarslan’ın kemikleri sızlamıyor mudur?
ATATÜRK,Cumhuriyetin ilanından iki yıl kadar sonra Bolu Milletvekili Cevat Abbas(Gürer)’e şöyle bir talimet vermişti.” Havacılık askeri bakımdan olağanüstü önemli. Avrupa’da , Amerika’da havacılığı ayrıca bir spor konusu olarak görmeye başladı. İyi düşünün. Biz de geç kalmayalımBilgili,yürekli,kanatlı bir gençlik yetiştirelim. Hayalini geniş tut.Uçak yapmayı bile düşün. Cemiyeti kur ve bana çalışmaya başladığımızı bildir”.ATATÜRK bu emriyle Türkiye’de milli havacılık sanayisi kurmak,askeri,sivil,sportif,turistik havacılığın gelişmesini sağlamak,havacı personel yetiştirmek amacıyla 16 Şubat 1925’te-dünyadak ilk sivil havacılık kuruluşlarından biri-Türk Hava Kurumu( Türkiye Tayyare Cemiyeti) kuruldu. ATATÜRK’ün himayesinde İsmet İnönü’nün fahri başkanlığında kurulan cemiyetin kurucu başkanı Atatürk’ün yaverlerinden Cevat Abbas Gürer ,ikinci başkan da ATATÜRK’ün yakınlarından Ahmet Fuat Bulca idi. THK’nun kuruluş tüzüğünü ve kuruluş amaçlarını da bizzat ATATÜRK Belirlemişti. ATATÜRK hiçbir zaman unutulmamalıdır ki THK’nu Türkiye’de milli uçak sanayini kurmak ve havacılığın gelişimini sağlamak için kurmuştur.
Şimdiki bu kadar güzel bir kuruma güç katacak,bu kurumu hoplatacak deri,fitre gelirlerini ve diğer bağışları vermeyeceksin,ondan sonra bu kurumdan hizmet bekleyeceksin. Devletimiz önümüzdeki Kurban Bayramı arefesinde alacağı bir kararla,sayın Cumhurbaşkanımız bir kararnamesiyle bu gelirlerin kesinlikle THK’na verilmesi için harekete geçmelidir. Bu kutsal bir görevdir. Bundan kul da Allah ta ,Peygamber de memnun kalacaktır. Bu sorun Demokles’in kılıcını düğüme vurduğu gibi çözüme kavuşturulmalıdır. Deri bizim için stratejik önemi haizdir. Bunun bilincinde miyiz? Ben Allah rızası için konuyu açtım. Gerisi büyüklerimize düşüyor. Teklifim helaldır.
#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları