Nisan Ayından
Bülent Alpagut
- 05062218413 TAVŞANLI YAPAY DEV BİR SU DEPOSUNA DAHA KAVUŞTU KARACAKAŞ GÖLETİ HİZMETE AÇILDI
Kütahya’nın en büyük,en gelişmiş,Batıya bakan,güler yüzlü insanlarının yaşadığı ilçesi TAVŞANLI,yapay,dev bir su deposuna,KARACAKAŞ GÖLETİ’ne kavuştu. 191 bin 210 km yüzölçümüne sahip ilçede halen KAYABOĞAZI BARAJI( 30 milyon metre küp su toplama kapasitesine sahip),ULUÇAM GÖLETİ,DOĞANLAR GÖLETİ,KIŞLADEMİRLİ GÖLETİ,KOZLUCA GÖLETİ,TUNÇBİLEK GÖLETİ, ŞENLİK GÖLETİ, KAYI GÖLETİ, SEKBANDEMİRLİ GÖLETİ, AYVALI GÖLETİ, KURUÇAY GÖLETİ, KÖPRÜCEK GÖLETİ MERKEZYENİKÖY GÖLETİ sulu tarıma geçişte büyük bir rol üstlenmiş bulunuyor. Bunlardan halen Kayaboğazı Barajı başta Tavşanlı Belediye sınırları içindeki 19 mahalle, Tunçbilek ,Tepecik, Kuruçay Beldeleri açısından hayati bir öneme sahip. İçme ve kullanma suyu buradan sağlanıyor.
Ayrıca Kayaboğazı Barajı’ndan istenildiği taktirde küçük güçte elektrik dahi elde edilebilecek. Ama şimdilik bu düşünülmüyor.
22 Mart 2021 tarihinde hizmete açılan KARACAKAŞ GÖLETİ’yle birlikte gölet zincirine bir halka daha eklenmiş bulunuyor. Bilindiği gibi bu gölet DSİ tarafından gerçekleştirildi. Bu göletin ayrı bir önemi var. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan Bey’in Çevrimiçi olarak katıldıkları toplu açılış törenleri çerçevesinde bu göleti de açtılar.
Tavşanlı Halkı, 1 milyon 90 bin metre küp su toplama kapasitesindeki bu gölet için vesile olanlara,dolayısıyla, sayın Cumhurbaşkanı’na,Kütahya valisi sayın Ali Çelik’e, Tavşanlı Kaymakamı sayın Erdoğan Kanyılmaz7a, DSİ 3. Bölge Müdürü sayın Kağan Şan’a, Bölge Müdür Yardımcısı sayın Oğuzhan Karabulut’a, Kütahya İl Şube Müdürü sayın İbrahim Kavak’a, Eskişehir Destek Hizmetleri Şube Müdürü sayın Mehmet Esen’e, Tavşanlı Belediye Başkanı Mustafa Güler’e, AK Parti İl Başkanı sayın Sabahattin Ceyhun’a, Tavşanlı AK Parti İlçe Başkanı Bilal Kıyak’a teşekkür ediyor.
KARACAKAŞ GÖLETİ, 2 bin 380 dekar(dönüm) zirai arazinin sulanmasında katkı sağlayacak. Temelden 26 m yüksekliğe sahip bu gölet daha sonra balıkla taçlandırılacak. Amatör balıkçılara yeni bir av sahası sunulacak .Gölet çevresi ağaçlandırılacak. Halk için yeni bir piknik alanı oluşacak.
Barajlar ve göletler orman ve arazi yangınları açısından da önemli birer su deposu özelliği taşıyor. Orman yangınlarında yangın söndürme helikopterleri yerinde bu baraj ve göllerden yararlanıyorlar. İklim açısından da özellikle nem oluşmasında etkili olan gölet ve barajların bulunduğu yörenin iklimini dahi değiştirdiği biliniyor.
Kütahya’da il bazında mevcut tüm baraj ve göletlerin Kütahya İklimi’ni değiştirdiği son meteorolojik verilerle anlaşılıyor. Artık Kütahya İklimi Kışları kar yağışlı,sulu karlı,yağmurlu,yazları da yağmurlu olarak literatürde yerini aldı bile.
Su günü münasebetiyle konuşan Tavşanlı Belediye Başkanı Mustafa Güler bir açıklama yapmış; ”Halkımız kesinlikle barajlarımız,göletlerimiz var diye suyu cömertçe harcamamalıdır. Tedbirli olmalıyız. Dünyanın birçok yerinde susuzluk had safhada. Allah’a şükür bizler böyle bir sıkıntı hmiyoruz. Ama yine de halkımızı su konusunda tasarrufa davet ediyorum” demiş. Çok ta güzel söylemiş. Allah’ın yüce peygamberi bile su konusunda Müslümanları her zaman uyarmıştır. Abdest alırken dahi suyun tasarruflu kullanılmasını öğütlemiştir.
Benim konu açılmışken Tavşanlı’nın enerjik,çalışkan, belediye başkanı Mustafa Güler’den bir istirhamım olacaktır; Tavşanlı’da belediye sınırları içinde birkaç yer altı su deposu yapalım. Bu depolarda biriken suları değerlendirelim.Mevcut eski kullandığımız su pompa istasyonlarımızı gözümüzün içi gibi koruyalım.
ÜCRETSİZ FİDANA KİMSE HAYIR DEMEZ
Emet İlçesi’nde Kaymakamlık ve Orman İşletme Müdürlüğü elele vererek çok güzel bir karara imza atmışlar.Hükümet Konağı önünde bir etkinlik düzenlenmiş. Emet’in çalışkan ve sempatik kaymakamı sayın Hasan Çiçek,İlçenin asayiş konusunda başarılı jandarma komutanı Neşet Öztürk,ilçenin sevilen ve başarılı Emniyet müdür yardımcısı İsmail Işıkovalı,Emet’in özellikle ağaçlandırma konusunda uzman işletme müdür vekili Mustafa Ertekin bu etkinliğe katılanlar arasında. Emetliler de esnafıyla,zanaatkarıyla,çeşitli işyerlerinde çalışanı,emeklisi,öğrencisiyle bu etkinliği taçlandırmış.
Tarım ve Orman Bakanlığı’nın “ Geleceğe nefes” projesi ülkemizin birçok yerinde hayata geçirildi. Bu çerçevede Kütahya’nın Emet İlçesi de bu projede pilot bölge olarak yer aldı. Önce Emet Hükümet Konağı nünde,daha sonra Emet Orman İşletme Müdürlüğü önünde etkinliğe katılanlara ücretsiz 1000 adet ceviz fidanı, 1000 adet badem fidanı, 1000 adet kestane fidanı dağıtıldı. Fidanları alanların yüzlerindeki memnuniyet ve mutluluk görmeye değerdi. Çünkü Türk insanı ağaçseverdir. Tavşanlı’da bile özellikle şehrin yakınından akıp geçen Kocaçay( Adranos) kıyılarındaki ağaçların gerçek sahipleri Tavşanlı Halkı7dır. Çünkü her Tavşanlılı,özellikle piknik yapmaya gittiği Kocaçay kıyılarında evlerine dönerken en azından bir söğüt dalını kırıp toprakla buluşturur. İşte bugünkü bu yeşil kuşak böyle doğmuştur.
Şimdi Emet İlçesi’nde de bu defa bir proje kapsamında halk aynı şeyi yapıyor. Yakın bir gelecekte Emet ilçesi’nde en azından küçük te olsa bir ceviz,badem ve kestane fidanları sayesinde gözle görülür bir yeşillik sağlanacak. İlçenin havasındaki oksijen miktarı yükselecek. Sağlıklı bir ortamın doğması sağlanacak.
Emet Kaymakamı bu etkinlik esnasında veciz bir de konuşma yapmış. Koronavirüs önlemlerinin arttığı bir sırada bu etkinliğin anlamlı olduğunu belirtmiş. Kimse 3000 fidanı küçük görmemelidir. Üstelik bu dağıtılan fidanların nasıl dikileceği hususunda Orman İşletme Müdürlüğü personelinin katkıları da önemlidir. Her yıl milyonlarca fidanı toprakla buluşturan Orman İşletme Müdürlüklerinin tavsiyeleri dikkate alınarak toprakla buluşturulan fidanların tamamının tutacağı muhakkaktır. En azından dikim esnasında çekilen bir besmele dahi yeterlidir.
Ben küçüklüğümden bugüne ağaçların piri olarak (Allah ondan razı olsun) Veysel Karani Hazretleri’ni bilirim. Hiç unutmam Tavşanlı’nın Derecik Köyü’nde “ Kirli” lakaplı bir dostum okul bahçesinde fidan dikerken yanıma kadar gelmiş.” Muallim fidan dikerken Veysel Karani Hazretleri’nin ruhuna bir Fatiha okuman yeterli” demişti. Emet İlçesindeki “ Geleceğe nefes” projesi çerçevesinde dikilen fidanlar hayırlı olsun. Sebep olanlardan Allah razı olsun. “ Yaş kesenin başını keserim” diyen cihan padişah Fatih ı Sultan Mehmet Han’ın vasiyeti inşallah tutulur da geleceğin ağaçları bu fidanlar gerektiği şekilde korunur,gözlenir,bakım görür.
Fidan dikmeyi özendirme aslında bir ibadettir. Bir büyüğümüzün ağaç konusunda söylediklerini hiç unutmadım. Ne demiş:” Bana öyle bir din bulunuz ki,ibadeti ağaç dikmek olsun” İşte bunun için fidan dikmenin,fidanı ağaca dönüştürmenin bir çeşit ibadet olduğu doğrudur.
Fidanın toprakla buluşması için zaman mefhumu yoktur. Hz. Peygamber Efendi’mizin” Kıyametin kopacağını bilseniz dahi elinizdeki fidanı toprakla buluşturun” şeklindeki Hadis-i Şerifleri ortadadır. Benim gözümde Emet’in sayın kaymakamı gerçekten bir ağaçseverdir. Rahmetli büyük Botanikçi,ağaçsever Hayrettin Karaca hayatta olsaydı ne kadar mutlu olurdu. Ağaç,çiftçimizin,köylümüzün geleceğidir. Bu hele bir meyva ağacı olsun. En azından bir nebze ekonomik katkıdır. Keşke, fidan dikmek ülke genelinde İslamın beş şartı gibi olsa. İnsanımız fidan ve ağaç konusunda yeterli bilince kavuşsa. Ağaç sadece insanlar için değil,yaratılan tüm canlılar için mukaddestir. Ağaç dikmek vatanseverliktir. Yurtseverliktir. İbadettir. İnsanlığa saygıdır. Ekonomik geleceğe yatırımdır. Dünyada birçok yerde ucu bucağı görünmeyen çöller var. Bütün dünya sabaha kadar dua etse bu çöllere tek bir zerre yağmur düşmez. Ama bu çöllere dikilecek ağaçların yüzü suyu hürmetine yağmur da yağacağı bilinmelidir.Allah bütün yarattıklarının rızkını veriyor. Bunlar arasında ağaçlar da var. Biz yeter ki fidanları toprakla buluşturalım. Gerisi Allah’a aittir. O taahhüdünü mutlaka yerine getirecektir. Emet’te dikilen fidanlar insanlığa armağan , dikilmesine vesile olanların da elleri nurdan olsun.
TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU (TÜİK)
MANİSA BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ’NÜN BİZİMLE
YANİ KÜTAHYA İLE İLGİLİ AÇIKLAMASI
Kütahya Ekspres’ten çalışkan gazeteci kızımız Tuba Duman’ın hazırladığı bir haber ilgimi çekti. İlginç bulduğum için yazıyorum. 2020 yılı içinde Kütahya7dan göç edenlerin sayısı ne kadar biliyor musunuz? Tam tamına 18 bin 688 Kütahyalı tasını tarağını toplamış ve ilimizden ayrılmış. Bu nüfus küçümsenmemeli. Orta ölçekli bir ilçe merkezindeki nüfus,bir gelişmiş belde ve büyük illere bağlı mahalle nüfusuna denk geliyor. Buna karşın Kütahya’ya göç edenlerin sayısı da 15 bin 347 olarak belirtiliyor. Gidenlerle geleni çıkarın birbirinden çıkan sonuç nüfusumuzun olumsuz etkilendiğidir.
Kütahya, verilen bilgilere göre Türkiye’de en yüksek göç hızına sahip 57.il olarak görülüyor. Yaş gruplarına göre,Kütahya, en çok 4 bin 141 kişi ile 20-24 yaş grubundan ,en az da, 216 kişiyle 60-64 yaş grubundan göç almış. Yine, 7 bin 201 kişiyle 20-24 yaş grubundan ,en az da 219 kişiyle 60-64 grubundan göç vermiş görünüyor.
Kütahya’nın en çok göç alan ilçeleri arasında merkez ilçe 10 bin 186 kişiyle ilk sırayı alıyor. Bunu 3 bin 090 kişiyle Tavşanlı, 2 bin 056 kişiyle Simav izliyor.
Kütahya’nın en az göç alan ilçeleri Dumlupınar 179 kişi,Pazarlar 205 kişi, Çavdarhisar 233 kişiyle ilk üç sırayı alıyor. En fazla göç veren ilçelerimiz ise; merkez ilçe 12 bin 109 kişiyle, Tavşanlı 2 bin 664 kişiyle, Simav ise 2 bin 495 kişiyle yer alıyorlar. En az göç veren ilçeler ise; Dumlupınar 162 kişiyle, Aslanapa 350 kişiyle, Çavdarhisar da 351 kişiyle sıralanıyor.
Büyük Kütahya için bu rakamların alarm verdiğini söylemem gerek var mı? Sevgili siyasetçilerimiz her vesileyle yaptıkları açıklamalarla Kütahya’nın kesinlikle göç vermediğini söyleye dursunlar,resmi belgeler ve ciddi veriler bunu yalanlıyor.
Peki Kütahya’nın il bazında nüfusunu nasıl artırabiliriz? Bu,bacasız fabrikalar başta olmak üzere ,ilimizin bazı ilçelerine yeni askeri birlikler konuşlandırmakla, özellikle Tavşanlı’nın kömür üretim merkezi Tunçbilek’e yeni kamu işçileri almakla, yeni entegre tesisler kurmakla, mevcut Organize Sanayi Bölgelerimizin sayısını artırmakla, bazı genel müdürlükleri ilimize kazandırmakla, termal turizmini canlandırmakla, Kütahya’yı yeni yeni yollarla komşu illere bağlamakla, Hızlı Treni biran evvel getirmekle, ilden geçen ekspres tren sayısını artırmakla, 60’lık orman varlığımızı yeni entegre tesislerle taçlandırmakla, coğrafi işaretli ürünlerimizin sayısını çoğaltmakla mümkün olacaktır. Azot Fabrikası eski görkemli günlerine yeniden kavuşturulmalıdır. Şeker Fabrikasının kapasitesi artırılmalıdır. Kütahya canlı hayvan üretimini hızlandırmalıdır. Ekilmemiş tarım alanları aktif hale getirilmelidir. TKİ Genel Müdürlüğü Kütahya’ya getirilmelidir. Kütahya il genelinde bazı topraklarını iş çevrelerine sunmalıdır. Gerekirse elektrik ve su konusunda elden gelen özendirici çalışmalara yer verilmelidir. Kütahya’nın iki üniversitesine bağlı fakülte sayısı artırılmalıdır. Kütahya’ya Türkiye’nin en gelişmiş,sıcak su destekli tedavi hastaneleri kazandırılmalıdır.İlçelerin özellikleri dikkate alınarak çeşitli alanlarda yatırımlara hız verilmelidir.
Kütahya il genelinde en azından 700 bin nüfusa ulaşmak zorundadır. Kırılma noktamız 600 bin nüfustur.
SAYIN MİLLETVEKİLİMİZ AHMET ERBAŞ GİBİ
DÜŞÜNÜYORUM; SANAYİ SİTELERİ TARIM VE
ORMAN ARAZİLERİ ÜZERİNE OLMAMALI
Sayın Kütahya MHP Milletvekilimiz Ahmet Erbaş,623 yıl dünyada hüküm sürmüş Osmanlı İmparatorluğu’nun kuruluşunun temellerinin atıldığı Domaniç’te, yaklaşık 1000 kişinin istihdam edileceğinin düşünüldüğü Domaniç Sanayi Sitesi’nin kurulması adına yapılan toplantıda konuşmuş.En çarpıcı cümlesi:” Tek şartım var; Sanayi Sitesi Tarım ve Orman arazisi üzerine olamaz” cümlesidir. Ben bu cümleyi her milletvekilinin,valinin,kaymakamın,belediye başkanının,siyasetçilerin,hatta ilgili sayın bakan tarafından da çeşitli vesilelerle her yerde söylenmesini beklerim.
Memlekette sanayi bölgesi kurulacak arazi mi kalmadı da sanayi siteleri ülkenin en mümbit toprakları üzerinde kurulmak istenmektedir. Böyle bir teklif geldiğinde herkesin en yüksek sesle” Hayır” demesini beklemek hakkımızdır. . Hiçbir vatanseverin,bu aziz vatanın evladının,tarım toprakları(tarla,ova,yayla v.b) üzerinde bir sanayi sitesi için teklif dahi yapması en azından vatana ihanettir. Herkes gitsin de Artvinliler’e toprağı sorsun.Çünkü toprağın kıymetini en iyi bilen Artvinlilerdir.Bir gram toprağın kaç yılda meydana geldiğini,oluştuğunu kaçımız düşünüyoruz? Toprak,hele hele tarım toprakları binlerce yılda oluşmaktadır.o topraklar şairimiz Aşık Veysel’in türküsündeki “ Kara toprak”tır. Hepimizin sadık yaridir.
Sayın milletvekili yukarıda belirttiğim cümleleri Domaniç’te söylemiş. Şahitler de var Sayın milletvekilinin yaptığı konuşmayı dinleyenler arasında,Domaniç Belediye Başkanı sayın Sahvet Ertürk, MHP Kütahya İl Başkanı sayın Selçuk Alıç,Tavşanlı Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Davut Efe, Tavşanlı Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı sayın İlhami Aydın, Adalet ve Kalkınma Partisi Domaniç İlçe Başkanı sayın Ahmet Özoğul, MHP Domaniç İlçe Başkanı sayın Yıldıray Aydın, Domaniç İlçesi’nin seçkin,tanınmış insanları canlı tanıklardır. Ben bu toplantıda bulunmadım. Değerl i kardeşim Sevde Fidan Şan’ın güzel haberini okumasaydım ben de bilemeyecektim.
Domaniç,Tavşanlı-İnegöl arasında sıkışıp kalmış bu vatanın cennet bir köşesidir. Allah’ın gizli bahçelerindendir. Kütahya’mızın mütevazi,küçük ölçekli bir ilçesidir. Domaniç Tavşanlı ile İnegöl’e hemen hemen üç aşağı beş yukarı aynı uzaklıktadır. Tavşanlı’da Bursa için:” Üç kırklık yol” denilir. Yani Tavşanlı-Domaniç 40 km,Domaniç-İnegöl 40 km ve İnegl- Bursa 40 km olarak dillendirilir. Bugün ülke insanının büyük bölümü Domaniç-İnegöl arasındaki Kocadağ’daki çok sayıda kaynak suyunu tüketiyor.
Kim ,Domaniç’te çok sayıda mobilya ustası,kalfası,çırağı olduğunu biliyor?Çünkü Dmaniçli’nin bir ayağı Tavşanlı’daysa öteki ayağı İnegöl’dedir. Sayın milletvekilimiz Domaniç’in artık bir sanayi sitesini hak ettiğini söylüyor. Ama yukarıda ifade ettiğim gibi bu site kesinlikle verimli olmayan,kıraç alanlar üzerine kurulmalıdır. Cennet ormanların tek ağacı bundan olumsuz etkilenmemelidir. Böyle bir alanı Domaniçliler mutlaka bulacaklardır. Bulmak zorundadırlar. Bulamazlar ve sanayi sitesini verimli topraklar üzerinde kurarlarsa sayın milletvekilinin söylediği gibi bedduadan başka bir şey alamayacaklardır. Hiç birimizin doğanın kanunlarını çarpıtmaya,değiştirmeye hakkımız yok.Domaniç’te kurulacak sanayi sitesi öyle inanıyorum ki İnegöl için de yararlı olacaktır. Domaniç’te de çok sayıda usta,kalfa ve çırak kendi doğup büyüdükleri topraklar üzerinde sanatlarını icra edeceklerdir. Bu sanayi sitesi Domaniç’in nüfusunu da olumlu etkileyecektir. Domaniç göç alan bir ilçe konumuna gelecektir. Yetkililerin ifade ettiklerine göre Domaniç, İnegöl çevresinde, yatırım teşviki alan tek bölge statüsündedir. Domaniç Sanayi Sitesi başlı başına mobilya sektörünün kalelerinden birisi olmaya namzettir.
Domaniçliler şanslı. Neden mi? Kütahya Valisi sayın Ali Çelik gelmiş geçmiş Kütahya Valileri arasında en enerjik,başarılı,tuttuğunu koparan,çözüm getiren,sorun çözen bir vali. Ayrıca Kütahya ile Ankara arasındaki köprünün bir başında da iktidar partisinin Kütahya İl Başkanı sayın Sebahattin Ceyhun gibi gecesini gündüzünü Kütahya için harcayan bir siyasetçi var. Bence Domaniç Sanayi Sitesi için gerekli yağ,un,şeker,çam fıstığı, tarçın hazırdır. Helva yapmak zor olmayacaktır.Sayın Erbaş’a göre Domaniç cennetten bir köşedir. Dağ turizmi için bulunmaz bir nimettir. Bacasız sanayi için bir potansiyeldir. Doğasını bozmadan bunlar yapılabilir. Domaniç Belediye Başkanı sayın Sahvet Ertürk’ün bu konuda istekli olduğunu görüyoruz. Bu da yolun yarısı demektir. Bu sitenin uygun görülen yerde gerçekleşmesi için çıkabilecek engellerin tatlılıkla,halkın ifadesiyle uhuletle ve suhuletle halledilmesi gerekecektir. Bunu da Domaniç Halkı gerçekleştirecektir. Şimdiden Domaniç Sanayi Sitesi için 25 yatırımcının beklediği ifade ediliyor. Bu yatırımcıların talepleri de en az 150-200 dekarlık alanlar. Tavşanlı Ticaret ve Sanayi Odası’nın değerli başkanı Davut Efe’ye göre bir sanayi sitesinin oluşması için en az beş yıla ihtiyaç var. Ama bu saatten sonra kimse 5 yıl beklemez. Böyle bir lüksümüz de yoktur. Bu süre geriye çekilebilir. Domaniç Sanayi Sitesi en çok Tavşanlı için büyük bir mutluluk olacaktır. Çünkü etle tırnak birbirinden ayrılmaz. Domaniç nihayet Tavşanlı’nın arka bahçesidir. Her Tavşanlılının bir kolu,bir gözü,bir ayağı Domaniçli’dir. Domaniç’in en kısa sürede bir sanayi sitesine kavuşması için Tavşanlılı da elini ve yüreğini taşın altına koymaya hazırdır. Sayın Efe’ye göre Domaniç, 4. Teşvik bölgesindedir. Bu da Domaniç’in cazibesini artırmaya yetmektedir. Tavşanlı Organize Sanayi Bölgesi kurulması aşamasında Tavşanlı’da kapı kapı dolaştıklarını belirten oda başkanı Efe,aynı şeyin Domaniç’te de yapılması gerektiğini belirtiyor. Davut Efe’ye göre böyle hayırlı bir işin önünde kimse durmamalıdır. Birlik ve beraberlik başarı için şarttır. Arazileri sanayi sitesi içinde kalacak ailelerin olgun bir durum sergilemesi gerekir.Domaniç, sıfır atıklı ,çevreye zararlı olmayan işletmeler sayesinde büyüyecektir. Bugünün çocukları geleceğin Domaniçlileri böyle bir hayırlı hizmet için yollara düşenleri unutmayacaktır.