09 Mayıs 2021 - Pazar

Nisan Ayından

Yazar - Bülent Alpagut
Okuma Süresi: 20 dk.
1154 okunma
Bülent Alpagut

Bülent Alpagut

- 05062218413
Google News

  TAVŞANLI   YAPAY DEV BİR SU DEPOSUNA DAHA KAVUŞTU  KARACAKAŞ  GÖLETİ  HİZMETE AÇILDI  
                Kütahya’nın en büyük,en gelişmiş,Batıya bakan,güler yüzlü insanlarının yaşadığı ilçesi TAVŞANLI,yapay,dev bir su deposuna,KARACAKAŞ GÖLETİ’ne kavuştu. 191 bin 210 km  yüzölçümüne sahip ilçede  halen  KAYABOĞAZI BARAJI( 30 milyon metre küp su toplama kapasitesine sahip),ULUÇAM GÖLETİ,DOĞANLAR  GÖLETİ,KIŞLADEMİRLİ  GÖLETİ,KOZLUCA GÖLETİ,TUNÇBİLEK GÖLETİ, ŞENLİK GÖLETİ, KAYI GÖLETİ, SEKBANDEMİRLİ GÖLETİ, AYVALI GÖLETİ, KURUÇAY GÖLETİ, KÖPRÜCEK GÖLETİ  MERKEZYENİKÖY GÖLETİ   sulu tarıma  geçişte   büyük bir rol üstlenmiş bulunuyor. Bunlardan  halen Kayaboğazı Barajı  başta Tavşanlı Belediye sınırları içindeki 19 mahalle, Tunçbilek ,Tepecik, Kuruçay  Beldeleri açısından  hayati bir öneme sahip. İçme ve kullanma suyu buradan sağlanıyor.
                 Ayrıca Kayaboğazı Barajı’ndan istenildiği taktirde küçük güçte elektrik dahi elde edilebilecek. Ama şimdilik bu düşünülmüyor. 
                 22 Mart 2021 tarihinde hizmete açılan KARACAKAŞ GÖLETİ’yle birlikte  gölet zincirine bir halka daha eklenmiş bulunuyor. Bilindiği gibi bu gölet DSİ tarafından gerçekleştirildi. Bu göletin ayrı bir önemi var. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan Bey’in  Çevrimiçi  olarak katıldıkları  toplu açılış törenleri çerçevesinde  bu göleti de açtılar.
                 Tavşanlı Halkı, 1 milyon 90 bin metre küp su toplama kapasitesindeki  bu gölet için  vesile olanlara,dolayısıyla, sayın Cumhurbaşkanı’na,Kütahya valisi sayın Ali Çelik’e, Tavşanlı Kaymakamı sayın Erdoğan Kanyılmaz7a, DSİ 3. Bölge Müdürü sayın Kağan Şan’a, Bölge Müdür Yardımcısı sayın Oğuzhan Karabulut’a, Kütahya İl Şube Müdürü sayın  İbrahim Kavak’a, Eskişehir Destek Hizmetleri  Şube Müdürü sayın Mehmet Esen’e, Tavşanlı Belediye  Başkanı Mustafa Güler’e, AK Parti İl Başkanı sayın Sabahattin Ceyhun’a, Tavşanlı AK Parti İlçe Başkanı Bilal Kıyak’a teşekkür ediyor. 
                   KARACAKAŞ GÖLETİ, 2  bin  380  dekar(dönüm) zirai arazinin sulanmasında   katkı sağlayacak. Temelden 26 m  yüksekliğe sahip  bu gölet daha sonra balıkla taçlandırılacak. Amatör balıkçılara yeni bir av sahası sunulacak .Gölet çevresi ağaçlandırılacak. Halk için yeni bir piknik alanı oluşacak.
                  Barajlar ve göletler orman ve arazi yangınları açısından da önemli birer su deposu özelliği taşıyor. Orman yangınlarında  yangın söndürme helikopterleri yerinde bu baraj ve göllerden yararlanıyorlar. İklim açısından da  özellikle  nem oluşmasında etkili olan  gölet ve barajların bulunduğu yörenin iklimini dahi değiştirdiği biliniyor. 
                 Kütahya’da il bazında mevcut tüm baraj ve göletlerin Kütahya İklimi’ni değiştirdiği son meteorolojik verilerle anlaşılıyor. Artık Kütahya  İklimi  Kışları kar yağışlı,sulu karlı,yağmurlu,yazları da  yağmurlu olarak   literatürde yerini aldı bile. 
                Su günü münasebetiyle konuşan Tavşanlı Belediye Başkanı Mustafa Güler bir açıklama yapmış; ”Halkımız   kesinlikle barajlarımız,göletlerimiz var diye suyu  cömertçe harcamamalıdır.  Tedbirli olmalıyız.  Dünyanın birçok yerinde  susuzluk  had safhada. Allah’a şükür bizler böyle bir sıkıntı hmiyoruz. Ama yine de  halkımızı su konusunda tasarrufa davet ediyorum” demiş.  Çok ta güzel söylemiş.  Allah’ın yüce peygamberi bile  su konusunda Müslümanları her zaman uyarmıştır. Abdest alırken dahi  suyun tasarruflu kullanılmasını öğütlemiştir. 
                Benim konu açılmışken Tavşanlı’nın enerjik,çalışkan, belediye başkanı  Mustafa Güler’den bir istirhamım olacaktır; Tavşanlı’da belediye sınırları içinde birkaç yer altı su deposu yapalım. Bu depolarda biriken suları değerlendirelim.Mevcut eski kullandığımız su pompa istasyonlarımızı gözümüzün içi gibi koruyalım.     
     ÜCRETSİZ   FİDANA  KİMSE  HAYIR  DEMEZ  
      Emet İlçesi’nde  Kaymakamlık ve Orman İşletme Müdürlüğü  elele vererek çok güzel bir karara  imza  atmışlar.Hükümet Konağı önünde bir etkinlik düzenlenmiş. Emet’in çalışkan ve sempatik kaymakamı sayın  Hasan Çiçek,İlçenin  asayiş konusunda  başarılı  jandarma komutanı Neşet Öztürk,ilçenin  sevilen ve başarılı Emniyet müdür yardımcısı  İsmail Işıkovalı,Emet’in özellikle ağaçlandırma konusunda uzman  işletme müdür vekili  Mustafa Ertekin  bu etkinliğe katılanlar arasında. Emetliler de esnafıyla,zanaatkarıyla,çeşitli işyerlerinde çalışanı,emeklisi,öğrencisiyle  bu etkinliği  taçlandırmış. 
       Tarım ve Orman Bakanlığı’nın “ Geleceğe nefes” projesi  ülkemizin birçok yerinde  hayata geçirildi. Bu  çerçevede  Kütahya’nın Emet İlçesi de   bu projede pilot bölge olarak yer aldı. Önce Emet Hükümet Konağı nünde,daha sonra Emet  Orman İşletme Müdürlüğü önünde  etkinliğe katılanlara   ücretsiz  1000 adet ceviz  fidanı, 1000 adet badem fidanı, 1000 adet kestane fidanı  dağıtıldı. Fidanları alanların yüzlerindeki memnuniyet ve mutluluk  görmeye değerdi. Çünkü Türk insanı ağaçseverdir. Tavşanlı’da bile özellikle şehrin yakınından akıp geçen Kocaçay( Adranos) kıyılarındaki ağaçların  gerçek sahipleri Tavşanlı Halkı7dır. Çünkü her Tavşanlılı,özellikle piknik yapmaya gittiği Kocaçay kıyılarında evlerine dönerken  en azından bir söğüt dalını kırıp toprakla buluşturur. İşte bugünkü bu yeşil kuşak böyle doğmuştur. 
      Şimdi Emet İlçesi’nde de  bu defa bir proje kapsamında  halk  aynı  şeyi yapıyor. Yakın bir gelecekte Emet ilçesi’nde  en azından küçük te olsa bir ceviz,badem ve kestane  fidanları sayesinde  gözle görülür bir yeşillik sağlanacak. İlçenin havasındaki oksijen miktarı yükselecek. Sağlıklı bir ortamın doğması sağlanacak.
      Emet Kaymakamı bu etkinlik esnasında veciz bir de konuşma  yapmış. Koronavirüs önlemlerinin arttığı bir sırada  bu etkinliğin anlamlı olduğunu belirtmiş. Kimse 3000 fidanı küçük görmemelidir. Üstelik bu dağıtılan fidanların nasıl dikileceği hususunda Orman İşletme Müdürlüğü personelinin katkıları da  önemlidir. Her yıl milyonlarca fidanı toprakla buluşturan Orman İşletme Müdürlüklerinin  tavsiyeleri  dikkate alınarak toprakla buluşturulan fidanların tamamının tutacağı muhakkaktır. En azından dikim esnasında çekilen bir besmele dahi yeterlidir. 
     Ben küçüklüğümden bugüne ağaçların piri olarak   (Allah ondan razı olsun)  Veysel Karani Hazretleri’ni bilirim. Hiç unutmam Tavşanlı’nın Derecik Köyü’nde  “ Kirli” lakaplı bir dostum okul bahçesinde fidan dikerken yanıma kadar gelmiş.” Muallim fidan dikerken  Veysel Karani Hazretleri’nin ruhuna bir Fatiha okuman yeterli” demişti.      Emet İlçesindeki “ Geleceğe nefes” projesi çerçevesinde dikilen fidanlar hayırlı olsun. Sebep olanlardan Allah razı olsun. “ Yaş kesenin başını keserim” diyen cihan padişah Fatih ı Sultan Mehmet Han’ın  vasiyeti inşallah tutulur da geleceğin ağaçları bu fidanlar gerektiği şekilde korunur,gözlenir,bakım görür. 
      Fidan dikmeyi özendirme aslında  bir ibadettir. Bir büyüğümüzün  ağaç konusunda söylediklerini hiç unutmadım. Ne demiş:” Bana öyle  bir din bulunuz ki,ibadeti ağaç dikmek olsun” İşte  bunun için fidan dikmenin,fidanı ağaca dönüştürmenin bir çeşit ibadet olduğu  doğrudur. 
      Fidanın toprakla buluşması için zaman mefhumu yoktur. Hz. Peygamber Efendi’mizin” Kıyametin kopacağını bilseniz dahi elinizdeki fidanı toprakla buluşturun” şeklindeki Hadis-i Şerifleri  ortadadır. Benim gözümde Emet’in sayın kaymakamı gerçekten bir ağaçseverdir. Rahmetli büyük Botanikçi,ağaçsever Hayrettin Karaca hayatta olsaydı ne kadar mutlu olurdu. Ağaç,çiftçimizin,köylümüzün   geleceğidir. Bu hele bir meyva ağacı olsun. En azından bir nebze ekonomik katkıdır. Keşke, fidan dikmek ülke genelinde  İslamın beş şartı gibi   olsa. İnsanımız fidan ve ağaç konusunda yeterli bilince  kavuşsa. Ağaç sadece insanlar için değil,yaratılan tüm canlılar için mukaddestir. Ağaç dikmek vatanseverliktir. Yurtseverliktir. İbadettir. İnsanlığa saygıdır. Ekonomik geleceğe yatırımdır. Dünyada birçok yerde ucu bucağı görünmeyen çöller var. Bütün dünya sabaha kadar dua etse bu çöllere tek bir zerre yağmur düşmez. Ama bu çöllere dikilecek ağaçların yüzü suyu hürmetine  yağmur da yağacağı bilinmelidir.Allah bütün yarattıklarının rızkını veriyor. Bunlar arasında ağaçlar da var. Biz yeter ki fidanları toprakla  buluşturalım. Gerisi Allah’a aittir. O taahhüdünü mutlaka yerine getirecektir. Emet’te dikilen fidanlar insanlığa armağan , dikilmesine  vesile olanların  da  elleri nurdan olsun.  
   TÜRKİYE İSTATİSTİK  KURUMU  (TÜİK)  
MANİSA BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ’NÜN  BİZİMLE  
YANİ   KÜTAHYA  İLE  İLGİLİ AÇIKLAMASI
    Kütahya Ekspres’ten çalışkan gazeteci kızımız Tuba Duman’ın hazırladığı bir haber ilgimi çekti. İlginç bulduğum için  yazıyorum. 2020 yılı  içinde Kütahya7dan göç edenlerin sayısı  ne kadar biliyor musunuz? Tam tamına  18 bin 688   Kütahyalı  tasını tarağını toplamış ve ilimizden ayrılmış. Bu nüfus küçümsenmemeli. Orta ölçekli bir ilçe merkezindeki nüfus,bir gelişmiş belde ve büyük illere bağlı mahalle nüfusuna denk geliyor. Buna karşın Kütahya’ya göç edenlerin sayısı da  15 bin 347 olarak belirtiliyor.  Gidenlerle geleni çıkarın birbirinden çıkan sonuç  nüfusumuzun olumsuz etkilendiğidir. 
    Kütahya, verilen bilgilere göre Türkiye’de   en yüksek göç hızına sahip 57.il olarak görülüyor. Yaş gruplarına göre,Kütahya, en çok 4 bin 141 kişi ile  20-24 yaş grubundan ,en az da, 216 kişiyle  60-64 yaş grubundan göç almış. Yine, 7 bin 201 kişiyle 20-24 yaş grubundan ,en az da 219 kişiyle  60-64 grubundan göç vermiş görünüyor.
    Kütahya’nın en çok göç alan ilçeleri arasında  merkez ilçe 10 bin 186 kişiyle ilk sırayı alıyor. Bunu  3 bin 090 kişiyle Tavşanlı, 2 bin 056 kişiyle Simav  izliyor.
    Kütahya’nın  en az göç alan ilçeleri Dumlupınar  179 kişi,Pazarlar 205 kişi, Çavdarhisar 233 kişiyle  ilk üç sırayı alıyor. En fazla göç veren ilçelerimiz ise;  merkez ilçe  12 bin 109 kişiyle, Tavşanlı 2 bin 664 kişiyle, Simav ise  2 bin 495 kişiyle  yer alıyorlar. En az göç veren ilçeler ise;  Dumlupınar 162 kişiyle, Aslanapa 350 kişiyle, Çavdarhisar da  351 kişiyle sıralanıyor. 
    Büyük Kütahya için bu rakamların alarm verdiğini söylemem gerek var mı? Sevgili siyasetçilerimiz her vesileyle  yaptıkları açıklamalarla Kütahya’nın kesinlikle  göç vermediğini söyleye dursunlar,resmi belgeler ve ciddi veriler bunu yalanlıyor. 
     Peki Kütahya’nın il bazında nüfusunu nasıl artırabiliriz?  Bu,bacasız fabrikalar başta olmak üzere ,ilimizin bazı ilçelerine yeni askeri birlikler konuşlandırmakla, özellikle Tavşanlı’nın kömür üretim merkezi Tunçbilek’e yeni kamu işçileri almakla, yeni entegre tesisler kurmakla, mevcut Organize Sanayi Bölgelerimizin sayısını artırmakla, bazı genel müdürlükleri  ilimize kazandırmakla, termal turizmini canlandırmakla,  Kütahya’yı  yeni yeni yollarla komşu illere bağlamakla, Hızlı Treni biran evvel  getirmekle, ilden geçen ekspres tren sayısını artırmakla, 60’lık orman varlığımızı yeni entegre tesislerle  taçlandırmakla,  coğrafi işaretli ürünlerimizin sayısını  çoğaltmakla  mümkün olacaktır. Azot Fabrikası eski görkemli günlerine yeniden kavuşturulmalıdır. Şeker Fabrikasının kapasitesi artırılmalıdır. Kütahya  canlı hayvan üretimini hızlandırmalıdır. Ekilmemiş tarım alanları  aktif hale getirilmelidir.  TKİ  Genel Müdürlüğü Kütahya’ya getirilmelidir. Kütahya il genelinde bazı topraklarını  iş çevrelerine sunmalıdır. Gerekirse elektrik ve su konusunda elden gelen  özendirici çalışmalara yer verilmelidir. Kütahya’nın iki üniversitesine  bağlı fakülte sayısı artırılmalıdır. Kütahya’ya Türkiye’nin en gelişmiş,sıcak  su destekli tedavi hastaneleri kazandırılmalıdır.İlçelerin özellikleri dikkate alınarak  çeşitli alanlarda yatırımlara  hız verilmelidir. 
        Kütahya  il genelinde en azından 700 bin nüfusa  ulaşmak zorundadır.  Kırılma noktamız 600 bin nüfustur. 

             SAYIN  MİLLETVEKİLİMİZ  AHMET ERBAŞ GİBİ
         DÜŞÜNÜYORUM; SANAYİ  SİTELERİ  TARIM VE
              ORMAN ARAZİLERİ ÜZERİNE OLMAMALI                    
    Sayın Kütahya MHP Milletvekilimiz  Ahmet   Erbaş,623 yıl dünyada hüküm sürmüş Osmanlı İmparatorluğu’nun kuruluşunun temellerinin atıldığı   Domaniç’te, yaklaşık  1000 kişinin istihdam edileceğinin düşünüldüğü Domaniç Sanayi Sitesi’nin kurulması adına yapılan toplantıda  konuşmuş.En çarpıcı cümlesi:” Tek şartım var; Sanayi Sitesi Tarım ve Orman arazisi üzerine olamaz” cümlesidir. Ben bu cümleyi her milletvekilinin,valinin,kaymakamın,belediye başkanının,siyasetçilerin,hatta ilgili sayın bakan  tarafından da çeşitli vesilelerle  her yerde  söylenmesini beklerim. 
     Memlekette sanayi bölgesi kurulacak arazi mi kalmadı da sanayi siteleri ülkenin en mümbit toprakları üzerinde kurulmak istenmektedir. Böyle bir teklif geldiğinde  herkesin en yüksek sesle” Hayır” demesini beklemek hakkımızdır. . Hiçbir vatanseverin,bu aziz vatanın evladının,tarım toprakları(tarla,ova,yayla v.b) üzerinde  bir sanayi sitesi için teklif dahi  yapması en azından vatana ihanettir. Herkes gitsin de  Artvinliler’e toprağı sorsun.Çünkü toprağın kıymetini en iyi bilen Artvinlilerdir.Bir gram toprağın kaç yılda meydana geldiğini,oluştuğunu  kaçımız düşünüyoruz? Toprak,hele hele tarım toprakları  binlerce yılda oluşmaktadır.o topraklar şairimiz  Aşık Veysel’in türküsündeki “ Kara toprak”tır. Hepimizin sadık yaridir. 
     Sayın milletvekili yukarıda  belirttiğim cümleleri  Domaniç’te  söylemiş. Şahitler de var Sayın milletvekilinin yaptığı konuşmayı dinleyenler arasında,Domaniç Belediye Başkanı sayın Sahvet Ertürk, MHP Kütahya İl Başkanı sayın Selçuk Alıç,Tavşanlı  Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Davut Efe, Tavşanlı  Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı sayın  İlhami Aydın, Adalet ve Kalkınma Partisi Domaniç İlçe Başkanı sayın  Ahmet Özoğul, MHP Domaniç İlçe Başkanı sayın Yıldıray Aydın, Domaniç İlçesi’nin seçkin,tanınmış insanları canlı tanıklardır. Ben bu toplantıda bulunmadım. Değerl i kardeşim Sevde Fidan Şan’ın güzel haberini okumasaydım ben de bilemeyecektim. 
    Domaniç,Tavşanlı-İnegöl arasında sıkışıp kalmış  bu vatanın cennet bir köşesidir. Allah’ın gizli bahçelerindendir. Kütahya’mızın mütevazi,küçük ölçekli bir  ilçesidir. Domaniç Tavşanlı ile İnegöl’e hemen hemen üç aşağı beş yukarı aynı uzaklıktadır. Tavşanlı’da Bursa için:” Üç kırklık yol” denilir. Yani Tavşanlı-Domaniç 40 km,Domaniç-İnegöl 40 km ve İnegl- Bursa 40 km olarak  dillendirilir. Bugün ülke insanının büyük bölümü  Domaniç-İnegöl arasındaki Kocadağ’daki çok sayıda kaynak suyunu tüketiyor. 
    Kim ,Domaniç’te  çok sayıda mobilya ustası,kalfası,çırağı olduğunu biliyor?Çünkü Dmaniçli’nin bir ayağı Tavşanlı’daysa öteki ayağı İnegöl’dedir. Sayın milletvekilimiz Domaniç’in artık bir sanayi  sitesini hak ettiğini  söylüyor. Ama yukarıda ifade ettiğim gibi bu site kesinlikle verimli olmayan,kıraç alanlar üzerine kurulmalıdır. Cennet ormanların tek ağacı bundan olumsuz etkilenmemelidir. Böyle bir alanı Domaniçliler mutlaka bulacaklardır. Bulmak zorundadırlar. Bulamazlar ve sanayi sitesini verimli topraklar üzerinde kurarlarsa sayın milletvekilinin söylediği gibi bedduadan başka bir şey alamayacaklardır. Hiç birimizin doğanın kanunlarını çarpıtmaya,değiştirmeye hakkımız yok.Domaniç’te kurulacak sanayi sitesi öyle inanıyorum ki İnegöl için  de yararlı olacaktır. Domaniç’te de  çok sayıda usta,kalfa ve çırak  kendi doğup büyüdükleri topraklar üzerinde sanatlarını icra edeceklerdir. Bu sanayi sitesi Domaniç’in nüfusunu da olumlu etkileyecektir. Domaniç göç alan bir ilçe konumuna gelecektir. Yetkililerin ifade ettiklerine göre Domaniç,  İnegöl çevresinde, yatırım teşviki alan tek bölge statüsündedir. Domaniç Sanayi Sitesi başlı başına  mobilya sektörünün  kalelerinden birisi olmaya namzettir. 
     Domaniçliler şanslı. Neden mi?  Kütahya Valisi sayın Ali  Çelik gelmiş geçmiş Kütahya Valileri arasında en  enerjik,başarılı,tuttuğunu koparan,çözüm getiren,sorun çözen bir  vali. Ayrıca Kütahya ile Ankara arasındaki köprünün bir başında da iktidar partisinin Kütahya İl Başkanı sayın Sebahattin Ceyhun gibi  gecesini gündüzünü Kütahya için harcayan bir siyasetçi var. Bence  Domaniç Sanayi Sitesi  için  gerekli  yağ,un,şeker,çam fıstığı, tarçın  hazırdır. Helva yapmak  zor olmayacaktır.Sayın Erbaş’a göre Domaniç cennetten bir köşedir. Dağ  turizmi için bulunmaz bir  nimettir. Bacasız sanayi için bir potansiyeldir. Doğasını bozmadan bunlar yapılabilir. Domaniç Belediye Başkanı sayın  Sahvet Ertürk’ün bu konuda istekli olduğunu görüyoruz. Bu da yolun yarısı demektir. Bu sitenin  uygun  görülen yerde gerçekleşmesi için  çıkabilecek engellerin tatlılıkla,halkın ifadesiyle uhuletle ve suhuletle   halledilmesi  gerekecektir. Bunu da Domaniç Halkı  gerçekleştirecektir. Şimdiden Domaniç Sanayi Sitesi için 25 yatırımcının  beklediği ifade ediliyor. Bu yatırımcıların talepleri de en az 150-200 dekarlık alanlar.        Tavşanlı Ticaret ve Sanayi Odası’nın değerli başkanı Davut Efe’ye göre bir sanayi sitesinin oluşması için  en az beş yıla ihtiyaç var.  Ama bu saatten sonra kimse 5 yıl beklemez. Böyle bir lüksümüz de yoktur. Bu süre  geriye çekilebilir. Domaniç Sanayi Sitesi en çok Tavşanlı için  büyük bir mutluluk olacaktır.  Çünkü etle tırnak birbirinden ayrılmaz. Domaniç nihayet Tavşanlı’nın arka bahçesidir. Her Tavşanlılının  bir kolu,bir gözü,bir ayağı Domaniçli’dir. Domaniç’in en kısa sürede bir sanayi sitesine kavuşması için Tavşanlılı da elini ve yüreğini taşın altına koymaya  hazırdır. Sayın Efe’ye göre Domaniç, 4. Teşvik bölgesindedir. Bu da Domaniç’in cazibesini artırmaya yetmektedir. Tavşanlı  Organize Sanayi Bölgesi kurulması aşamasında Tavşanlı’da kapı kapı dolaştıklarını belirten oda başkanı Efe,aynı şeyin Domaniç’te de yapılması gerektiğini belirtiyor.  Davut Efe’ye göre böyle hayırlı bir işin önünde kimse durmamalıdır. Birlik ve beraberlik başarı için şarttır. Arazileri sanayi sitesi içinde kalacak ailelerin olgun bir durum sergilemesi gerekir.Domaniç, sıfır atıklı ,çevreye zararlı olmayan işletmeler sayesinde  büyüyecektir. Bugünün  çocukları  geleceğin Domaniçlileri  böyle bir hayırlı hizmet için yollara düşenleri unutmayacaktır.                                                                                               

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları