FOTÖR ŞAPKA
Bülent Alpagut
- 05062218413
FOTÖR ŞAPKA SAYIN DEMİREL İLE ÖZDEŞLEŞMİŞTİR
Fotör şapka halkımızın kulakları çınlasın ve Allah sağlıklı uzun ömür versin Cumhurbaşkanlarımızdan Süleyman Demirel ile özdeşleşmiş bir şapkaya verdiği isimdir.Fotör,fötr,melon şapka da denir.Şapka Devrimi sonrasında halkımızın bir gecede başına geçirdiği bir şapkadır.Başta Ulu önder Aziz Atatürk,silah arkadaşları,çalışma arkadaşları,üst düzey bürokratlar,memurlar,esnaf,köylü bu şapkayı uzun süre giymiştir.Fransızların chapeau,capuchon,bonnet,İngilizlerin hat,Rusların da tıpkı bizim gibi Şapka dedikleri şeydir.Ama bir esprisi vardır.Fotör şapka giymek için başımızda mutlaka iki kulağımızın olması şarttır.Olmadığı taktirde fotör şapka tas gibi başımıza geçiverir.Önünüzü dahi göremez olursunuz.
Fotör şapka zamana direnen bazen keçeden,hasırdan,deriden,naylondan bazen de yünlü,pamuklu kumaştan,kartondan ve kalın kağıttan yapılan başlıktır.Aile bireylerimin çoğunda bu şapkayı fotoğraflar kanıtlıyor.İster fotör,fotür ister fötr,melon şapka deyin hepsi aynı kapıya çıkar.Tavşanlı’nın 80 küsur yıllık ilçe tarihinde Cumhuriyet’in ilanından bugüne özellikle Şapka Devriminden diyelim daha doğru olur insanımız fotör şapkaya ilgi duymuştur.Bunu nereden anlıyoruz? Tek belge fotoğraflardır.Araştırdım.Sevgili dostlarım ve arkadaşlarımdan yardım aldım.Hepsinin verdiklerini bir tepsiye döktüm.Ortaya muhteşem bir görüntü çıktı.Aman Allah’ım kimler fotör şapka giymemiş ki?Ama ilaç olsun diye bir tane arayın bulamazsınız.Sadece sayın Cumhurbaşkanlarımızdan Süleyman Demirel’in evi hariç.Çünkü bu şapka en çok O’na ve Atatürk’ümüze yakışıyor.
Tavşanlı’da da foter şapkayı kendisine yakıştıranlar olmuştur.19 mahalleyi kapsayan belediye sınırları içinde bu şapkayı giyenler arasında bugün hayatta olmayanlar olduğu gibi olanlar da vardır.Karga Ahmet,Ahmet Tevfik,Ethem Serdaroğlu,Hacı Hafız,H.İbrahim Özerdem,Bıtım Ahmet,Şükrü Uysal,A.Rıza Çelebi,Kel Ali Rıza,Ahmet Ağaların Nuri,Sabahattin Serdaroğlu,Kemal Boyacı,A.Osman Boyacı,Bacak Mustafa,Sucu Ali,Hafız Abdurrahman,Rıza Benli,Dönme Yusuf,Curaman Hasan,Curaman Hafız,lokantacı Ömer Faruk Çıntan,Kasap Yusuf,Ahmet Burukoğlu,Hafız İbrahim,Carsan Mustafa,Çakmak Mehmet,Öğretmen Rıza Kaynak,İbrahim Tarhan,Hüseyin Tarhan,Ahmet Tarhan,Berber Süleyman Kahraman,Fotör Mehmet,Moymullu İsmail Efendi,Saffet Karaveyisoğlu,Ekizlerin Rıza Hoca,Ekiz Süleyman,Hasmillerin Hasan ve Ömer Gezgin,Cemal Uslu,lastikçi Uzun Ahmet,Kara Mehmet,Otelci A.,Rıza Akın,milletvekili Ahmet Kavuncu,Çerkez Salim Usta,camcı Enver ,Nalbant Ali,Moymullu Topal Ahmet Çavuş,Kadir Görgün,Sait Demirçeker,Mehmet Öner,Ahmet Öner,Aşıkların Osman,İdris Kaynak,Süleyman Külcü,Fotör Mehmet Çakan,İbrahim Akoğlu,Hocazade Ahmet,kasap Sabri Şener,Hocazade Yusuf,Hüseyin Asan,Boyacıların Şerif,Avukat Hüsamettin,danacıların deli Ahmet,Mustafa Bölükbaşı,Abbas Ağa,Trabzonlu Ali Usta,Abaza bunlardandır.
Azıcık merkezden ayrılalım.Derecik Köyü’nde Deli Kadir,Cirklerin Kamil,Cirklerin Koca Mehmet,Bekir Sağlam,Çörçil( Mustafa Korkmaz),Halil Tutal,H.İbrahim Sözeri,Hüseyin Ayvaz( Keloğlan),H.İbrahim Kızmaz,H.İbrahim Sağlam( Kocadam),Deli Ahmet,Şerif Kara,Halil Emer,Hasan Dindar( Kırcalı),Osman Gündüz,Mustafa Gündüz Kuruçay Beldesi’nde efsane muhtar CHP’li Ahmet Çavuş,Hakkı İlhan,Hakkı Kuruçay,Tevfik Yılmaz,Ahmet Yılmaz, Dedeler Mahallesi’nde Sezai Kılıçarslan,H.İbrahim Kılıçarslan,Kadir Çetin,Abdullah Kaya,Hüseyin Sevilmiş,Mustafa Çetin,Fedai Kılıçarslan, Tepecik Beldesi’nde Ahmet Yumurtacı,Hasan Yumurtacı,İsmail Yumurtacı,Hüseyin Karaca,Osman Yavuz,A.İhsan Dolmacı,,Yağmurlu Köyü’nde Mehmet Çağlar,Yetim Süleyman,Güzelyurt Mahallesi’nde Mehmet Uçar,Ali Uçar,Zurnacı Yahya,Vakıfköyü’nde Mürsel Gündüz,Örenköy’de Kiremitçi Süleyman Özkaya,Kamil Güvenli,Süleyman Erdem,Hüseyin Uygun( Zabıt Katibi)Veli Eser,Üyücek Köyü’nde Yörük Mustafa,Kayıköyü’nde Kargacı Ahmet,Galip Yaşar,Muhip Yavuz,Şahmelek Köyü’nde Emin Çavuş(Güneş),gardiyan Ahmet, Ayvalı Köyü’nde Abdullah Vurmaz,Karapelit Köyü’nde berber İsmail(pazarcı)Çoban Köyü’nde Mustafa Onuk,H.Hüseyin Derin,Mehmet Uysal,İsmail Sarı,Abdullah Uslu,Hasan Çoksert,Hasan Akın,Hüsnü Sert,H.İbrahim Öbek,Ömer Özbek,Abdullah Ünlüçakır,Abdullah Kavun,Halil Meydan,Rıza Özer,Hacı Hidayet Eser, Balıköy Beldesi’nde Ahmet Kocaman,Ahmet Çevik,Süleyman Sarıkaya( Değirmenci)Mehmet Çimen, fotör şapka giymişlerdir.
Dostum Ahmet Ali Ceylan elinde bir fotoğraf olduğunu ve fotoğrafta en az 20 kişinin başında fotör şapka olduğunu hepsinin de Dümrekulu Köyü Halkı’ndan olduğunu söylüyor.
Tavşanlı’da bugün 20 bini aşkın hane var.Hepsinin de en azından iyi veya kötü birer vestiyeri bulunuyor.Sorun bakalım kaçında fotör şapka var.Veya kaçına fotör şapka asılmış.Diyeceksiniz Bülent Hoca sen babanın bir fotör şapkasını koruyabildin mi? Maalesef .Bir tanesi keşke bugün evimde odamda bir çivide asılı dursaydı.İlçeye bağlı bir çok köyümüzde,beldemizde daha kimbilir kimler fotör şapka giydi? Bu kadarını bile bulurken zorlandım.Kasket giyenlere hiç girmek istemiyorum.
Fotör şapkalara tüy dikenler bir ara Almancı adını taktığımız yurt dışına çalışmaya gidenlerdi. En güzelinden fotör şapkalarının üzerindeki şeridin arasına bir kuş veya tavuk tüyü takarlardı.Berber Ergun ile günaşırı konuşuruz.Kırılır geçeriz.Bana sanatını icra ettiği dönemlerde berber dükkanına gelen müşterilerin bazılarının fotör şapkalarını anlattı.Yağdan,yağırdan,yağtadan şapkanın kumaşı adeta meşine dönüşmüş.Ne yapacaksın? Müşteri velinimettir.Alıp şapkalığa asarmış.Çırak ta traş sonrası fotör şapkayı bir güzel fırçalarmış.
Fotör şapka arayanlar için adres veriyorum.Çünkü bu şapka tek bir kişiyle özdeşleşmiştir.Sayın Cumhurbaşkanlarımızdan Süleyman Bey ile.Evinde mutlaka birkaç fotör şapkası vardır.Gerçi ülke gezileri sırasında birkaç tanesini kaptırmıştı ya olsun geride mutlaka yedeği vardır.
MÜLAYİM KIRI İÇİN SÜRPRİZ BİR ÖNERİM VAR
Biliyorsunuz yıllar yılı Mülayim Kırı üzerinde oyunlar oynanıyor.Önce 27 Mayıs İlköğretim Okulu yapıldı.Ardından GLİ Müessesesi Kalorifer Tesisleri kurdu.Bir de su deposu.Ardından bir sendikamız lokal açtı.Baktık Kız Meslek Lisesi binası yapılıyor.Hemen yakınına belediye bir atölye açmış.Daha sonra doğuya bakan yüzünde sıra sıra leblebi dükkanları ve diğer dükkanlar sıralandı. Mülayim Kırı katledildi.Irzına geçildi.Tık ses çıkmadı.Ha unutuyordum bir ucube kapalı spor salonu da bir köşesine konduruluvermişti.
Şimdi Mülayim Kırı’nın yine orasından burasından koparılıyormuş.Kız Meslek Lisesi binası yıkılmış.Kardeşim buraya ne diye bir başka binayı yerleştiriyorsunuz? Yer mi kalmadı Tavşanlı’da? Yapılacak bir iş var.Hani büyük ağaçları ağaç hissetmeden yerinden alıp bir yerlere dikiyorlar ya.Bir başka makine icadederek Mülayim Dede Türbesi’ni de uygun bir başka alana kaydıralım.Büyük görüş sahiplerine fırsat yaratalım.İstediklerini yapsınlar.Zaten Mülayim Kırı zaman içinde bir çok organından operasyon geçirmiş insana benzedi.Bu devam edeceğe benziyor.Kurtulalım gitsin.Mülayim Kırı akciğerimizmiş.Şehrin en ortalık yerindeki tek dinlence merkezimizmiş te.Yeni inşaatlar hangisiyse yıkın gitsin.Zararın neresinden dönerseniz karınız olur.Gelecek kuşaklar Mülayim Kırı’nı bir kurt gibi kemiren sorumlu,yönetici,görevli kim varsa lanet okuyacaktır.Mülayim Dede yerinden doğrulup bir kalksa ve bir şamar patlatsa diyorum içimden.Kahroluyorum.Ben hiçbir yatırıma karşı değilim.Yanlış yere yanlış yapılana karşı duruyorum.Bir Allah’ın kulu çıkıp “ Durun” demeyecek mi?
BİRİLERİ BENİ LÜTFEN İKNA ETSİN
Son yıllarda depremsellik testi diye bir uygulama çıktı.Birileri geliyor bir binayı bir şekilde test edip gidiyor.Ardından da bir rapor geliyor” Filanca binada yapılan depremsellik testi sonucu hazırlanan rapor aşağıdadır!” denilip binanın infazına kapı aralanıyor.Kulakları çınlasın zamanın İlçe Emniyet Müdürü Şuayip Doğanç ki kendisi ilk ilçe emniyet müdürüdür polise örnek bir bina için kolları sıvamıştı.İnşaat Yüksek Mühendisi sayın Ahmet Özerdem de bu işin içindedir.Elbirliğiyle bana göre çok sağlam bir bina gerçekleştirildi.Zamanın İçişleri Bakanı sayın Doç.Dr.Mustafa Kalemli bu binayı bizzat hizmete açmıştı.Mermer saray adı verilen bu görkemli bina bir süredir polisimize hizmet veriyorken nasıl olduysa depremsellik testinde sınıfta kalıverdi.Efendim bu binanın inşaatı yetersizmiş.Gerekli inşaat malzemeleri kullanılmamış.Depreme de dayanamayacak durumdaymış.Tavşanlı’da Adalet Sarayı dışında her bina yıkılır ama bu bina yıkılmaz.Bu binayı dürüst,namuslu,Allah’tan korkan insanlar yaptırdı.Sabaha kadar evine gitmeyen bir emniyet müdürü,bir yüksek mimar ve mühendis,deneyimli elemanlar.Temiz malzeme ve alınteri hizmet.Bu binayı yeniden test ediniz.Görülecektir ki bina aslanlar gibi ayaktadır.Hiç bir tehlike de arzetmemektedir. Yıkacaksanız başka binalar yıkın.
İMAM AHMAT VE BURHAN ZORBA SON GÜNLERİN EN GÜZEL
KARARIDIR
Ben Linyitspor Yönetimi’ne kırgınım.Neden mi? Bugüne kadar ne zaman bir yetkiliyi aramışsam Allah’tan tık sesgelmedi.Tamam konuşmak istemiyorlarsa konuşmasınlar.Ama bu millete zaman zaman da olsa bir şeyler anlatsınlar.Neler oluyor,Linyitspor bizim sevdamızdır.Bu köklü kulüp bu yıl büyük bir acı yaşayacak.Çünkü damdan düşüyor hatta düştü.İmam Ahmet ve Burhan Zorba bu efsane kulübün iki emektarıdır.Kendilerine kulüp Sırat Köprüsü’ndeyken bir görev verilmiş.Neden bunu daha önce yapmadınız?Bu kulübü bu çatının altından yetişen,bu kulüpte ter döken,Tavşanlı Sevdalısı insanlar ancak kurtarabilir.Yapılacak bir şey var.Şimdiden 3.Milli Lig için Linyitspor’un iskeleti oluşturulmalıdır.Bu düşme son düşme olmalıdır.Hedef düşülen liglere geri dönmek olmalıdır.Bu genç insanlara el uzatılmalı,bu genç yöneticiler desteklenmeli ve kendilerine güvenilmelidir.Ben her ikisine de güveniyorum.Yemin ediyorum bu son alınan karar bugüne kadar alınan en güzel karardır.İnanmak başarının yarısıdır.İnanacağız.Başaracağız.Kara bulutları kovacağız.Sevgili Ahmet ve Burhan’a başarılar diliyorum.