17 Eylül 2022 - Cumartesi

KİMSE FIRINCILARA KIZMASIN

Yazar - Bülent Alpagut
Okuma Süresi: 9 dk.
239 okunma
Bülent Alpagut

Bülent Alpagut

- 05062218413
Google News

 KİMSE   FIRINCILARA KIZMASIN     
   
     Fırıncı; Fırın işleten kimsedir.Fırın işletme işine ise  Fırıncılık denir. Fırın da, ekmek,simit,börek çeşitleri, hamur işlerini pişirmeye yarayan,ön kısmında  bir açıklık  bırakılmış,tavan,tonoz biçiminde  yapıdır. Fırınlarda evlerden gelen tepsiler de pişirilir. Fırınlar da son yıllarda  ; Güveç fırını,börek fırını,simit fırını, haşhaşlı çörek fırını,içli pide fırını, sade pide fırını ,sebze ve meyve kurutma fırını, acı biber kurutma fırını adı altında   bugün halkımıza hizmet veriyor.Yani güveç fırınında sadece et ürünleri pişiriliyor.Haşhaşlı lokum,puaça,çörek,simit  ayrı fırınlarda  pişiriliyor. Bir kısmı, Doğalgaz ile, odunla,kömürle, bir kısmı elektrikle  ısıtılıyor.  Köylerimiz de,köylü yurttaşların  münavebe ile  yaktıkları,işlerini gördükleri mahalle fırınları  bugün hala var. Örneğin Tavşanlı Belediyesi bile ekmek üretiyor .Hatta  sayın Milli Eğitim Bakanımız  birkaç gün önce açıklad; Bazı  Endüstri Meslek Liselerimiz bile yakında ekmek üreteceklermiş.Bana göre olumlu bir hareket.  Tavşanlı  Köyleri’nin tamamında ki 87 köyümüz var; bunların mahallelerinde, mezralarında  iyi-kötü  en azından birkaç  köy fırını mevcut. Evlerde,iş yerlerinde,lokantalarda  bile   elektrikle çalışan  fırınlar   var. Hatta hatta bazı aileler kendi ekmeğini kendisi üretiyor.  Merhum annem evimizde  kuzinenin fırınında ekmek pişirirdi.  
     Ülkemizde,  on binlerce ekmek üreten,24 saat ful çalışan büyük fırınlar  bulunuyor.Bu fırınlar sayesinde , insanlarımız ,başka bir ifadeyle  2020 verilerine göre  23 milyon 293 bin aile karnını   doyuruyor. Halkımız  daha ucuz olduğu için birçok yerleşim biriminde ,  Belediyelerimizin  Ekmek  Fabrikalarında üretilen ekmekleri tercih ediyor.  Bir ayrı bilgi daha vermek isterim; Türkiye’de,milli sınırlarımız içinde günde  35 milyar adet muhtelif büyüklükte ekmek üretildiğini kaçımız biliyoruz?Bu kadar ekmeğin tümü boğazımızdan geçiyor mu? Maalesef  geçmiyor. Çoğu  çöpe gidiyor. 
     81 İlimizde,922 ilçemizde,18.288 köyümüzde en az bir tane, 23.919 mezramızda yine en azından bir  tane,1391 belediyemizin bir kısmında, 388 beldemizde bir fırınımız var. Bu fırınların bulunduğu  yerleşim birimlerinde  yaklaşık  kişi başı ekmek  tüketimi ise 520/yıl  adet. Bu arada  dünyada en çok ekmek israf eden ülkelerden biri olduğumuzu  da herkesin bilmesini isterim. Dedelerimizi,ninelerimizi ve diğer büyüklerimizi anımsadım. Yerdeki ekmek kırıntısını  hafifçe yaladıkları parmaklarından biriyle yerden alır,ağızlarına götürürlerdi. 
     Bugün ekmeği pahalı bulanlar var. Bence daha da pahalı olsun ki ekmeğin değerini anlayalım,kıymetini bilelim. Birkaç yıldır çöp kutularında,çöp konteynerlerinde,çöp varillerinde ,arazilerde,orada burada atılmış ekmek dilimleri,parçaları göremiyorsak,bu ekmeğin değerini birazcık anlamamızdandır. Çünkü artık ekmek  küçüldü. Eskiden Asker Tayınları olurdu onlar kadar kaldı.Buğdayın tonu  arttı.  Geçtiğimiz yıllarda kuşlara yem olarak aldığım 2-3 liralık buğdayı şimdi alamaz oldum. Yani ekmek Altın oldu. Herkes artık ihtiyacı kadar ekmek alabiliyor.   Eskisi gibi haftalık,on beş günlük ekmek  üretenler kaldı mı?Biz bile yıllar önce unumuzu fırına götürür,ekmek yaptırır,alır getirir,bez torbalara koyar 10-15 gün yerdik.   Ben bile bugün, artan ekmekleri  özenle kesip doğruyor,kuşbaşı yapıp fırınlıyor ve çorbalık olarak değerlendiriyorum. 
     Tavşanlı’da birçok fırıncı ahbabım var. Bunlarla zaman zaman telefonlaşır,mesajlaşırız. Allah hepsine de Peygamber sabrı,Hz. Ali kuvveti   versin. Zor bir iş yapıyorlar. Bir çoğu meslek hastalığına yakalanmış. Terliyorlar,sırıl sıklam olmuş giysileriyle iş yerlerinin önüne çıkıp soluklanırken üşüyor,rahatsızlanıyorlar.Hayatta  bugüne kadar  ekmek üreterek zengin olmuş bir fırıncı dostumu hatırlamıyorum Hiçbir fırıncı ekmek üreterek zengin olamaz. Çünkü ekmek  üretmek, buğday ve un satmaya benzemez.  Ekmek üretmek, zengin olmak için  kesinlikle   bir kazanç yolu değildir. 
      Fırıncı, ürettiği ekmek,simit,güveç,haşhaşlı,içli pide,sade pide,börek ve diğer hamur ürünleriyle ünlenmiştir.  Örneğin biz aile olarak, yıllar içinde  haşhaşlımızı, Yörük İbrahim merhumun fırınından almışızdır. İçli pidemizi yine aynı fırına yaptırmışızdır. Bu gelenek oğulları merhum Hasan ile devam etti. Şimdi de Ali  ile  bu gelenek devam ediyor. Sonra,Akseven Sokak yakınında, Kanalboyu’nda,Yumurtacılar Sitesi’nin altında  fırın açan, GERGE  pide ‘ye, Zafer’e yaptırmaya başladık, Geçtiğimiz aylarda iş insanımız İbrahim Ayaşlı  İzmir, Özdere’deki yazlığına gelirken bize de“lokmalık” tabir edilen ,merhum Mehmet Eşenli’nin oğlu Hasan’ın’ baba yadigarı  fırınında ürettiği   lokumlardan getirmişti. Aynı lokumları oğlum Sinan da getirdi. Çok beğenmiştik. Simitimi yıllar içinde ya  merhum Muharrem’den ya da  merhum Mustafa Bal’In Sığırönü Caddesi’ndeki  mahalle  fırınından almış, Atatürk İlkokulu’na götürmüş,teneffüs arasında çayla tüketmişimdir. Çıtır çıtırdılar.Merhum annem ekmeğini,evladı kadar sevdiği İş Bankası Şubesine yakın, Kara Mehmet’in fırınından alırdı.  Merhum babam da damak tadı  oluştuğu için  ekmeğini ,Mülayim Kırı’nın eteğindeki merhum  Ballar’ın Mehmet ‘in fırınından alırdı.  Tavşanlı’da ilk kaliteli ekmekte  payı olan  Bahadır Ailesi’dir. Tunçbilek’te de  kaliteli ekmeği ilk   onlar çıkarmışlardır.Hacı İbrahimler’in Müftülük yanındaki fırınına kaliteli,pişkin ekmeği almak için özellikle giderdim. A-101 yanında Yörüklerden bir hemşehrimizin   fırınından da söz ediyorlar.Görmediğim için çalıştıranı kimdir bilmiyorum.  Zamanın Haydar Ahmet’ine  komşu,  arka kısımdaki  merhum  Abdullah Efendi’nin fırını da,sahibi merhum Abdullah Efendi  kadar ünlüydü.Merhum çok sinirliydi. Ben elindeki küreğiyle  karşısındakilerin, sırtına,yüzüne,eline, koluna  kızgın anlarında  vurduğunu  iyi bilirim. Tombul Ekmek te Tavşanlı’da  seviliyor.  Cafer’in, Kardeşler  Susam Sokağı   adlı üç fırını var. Üçü de  mükemmel . Ürünleri de öyle. Yine  bir kardeşimizin ürettiği Trabzon Ekmeği’nden de sitayişle bahsediliyor.  Merhum arkadaşım Muharrem de bir ara fırıncılık yapmıştı. Hatta Moymul Mahallesi’nde de ekmek üretmişti. Halen Tavşanlı’nın beldeleri Tunçbilek, Balıköy,Kuruçay ve   Tepecik’te de çok güzel ev ekmeği üretiliyor. Bir zamanların Çukurköy’ün de de  ünlü Çukurköy Ekmeği üretilirdi. Çok parçalı bu ekmeğin bir hayli müşterisi vardı. 
          Bu arada  bazı ekmek fırınları da kapandı.  Ama Tavşanlılı gerçekten kaliteli ekmek yemektedir. Bir ara Kütahya Hv. Er. Eğt Tuğ. K.lığı  ekmeğini Tavşanlı’dan götürüyordu. 
           KÜTAHYA EKSPRES’te okudum; Cansu Aydemir haberleştirmiş, Kütahya’da da  ekmek ve simite zam gelmiş.  Herkes  düşünmeden fırıncılara  veryansın ediyormuş. Şu gerçeği herkes iyi bilmelidir; Girdi maliyetleri arttığı sürece her fırıncı kaçınılmaz olarak  zam yapacaktır. Zamlardan veya güncellemelerden fırıncı kardeşlerimin  ne günahı var ki?Onlar da ayakta kalmaya çabalıyorlar.Yapın unda,mayada,suda,elektrikte,işçilikte,kirada,ulaşımda,akaryakıtta indirim, ekmek fiyatları da eski  fiyatına geri dönsün.  Güncellenmeden önce  Kütahya’da 3.5 liradan satılan  simit 4 lira olmuş.Yine güncellenmeden önce  3 liraya satılan   210 gram ekmek  4 liraya çıkmış. Bu arada tüm   unlu mamüller de bu girdi artışlarından olumsuz etkilenmiş bulunuyor. Fırıncı esnafı aynı şeyi söylüyor;” zamlar talep üzerine değil,  artan maliyetlerin  bir sonucu olarak yapılıyor” diyor. TMO, tarafından  unun,belirlenen bir fiyatı söz konusu. Artan girdi maliyetleri, asgari ücretin yükselmesi de cabası. Tüm girdileri hesapladığımızda  tüm ülke genelinde  bir değişimi fark etmemek mümkün değil. Yaklaşık bir aydır,  iller kendi hesaplarını  yaparak ilgili mercilere sunuyor.Sonuç itibariyle , Ticaret ve Sanayi odaları,Meslek Birlikleri ve diğer  bu konuda yetkili olanlar  buna  oturup karar veriyor. Ekmek ve simitte fiyatlar böyle  ayarlanıyor.Görüyoruz  bazen her talep  kabul görmüyor. Sonuçt da olan fırıncıya oluyor. Ekmek üretene oluyor.  Fırıncı esnafının mağduriyetine asla izin verilmemelidir. . 
           Fırıncı durup dururken ekmeğe zam yapmaz, ekmeği güncellemez. Kimsenin ekmeğiyle de oynamaz. Allah fırıncı esnafından razı olsun. Kutsal bir görev ifa ediyorlar. Allah birlerine bin katsın.  Onlara kızmak yerine hayır dua etmeliyiz.  Ben fırıncılardan yanayım. Namuslu,vatanperver,çalışkan,kutsal ekmeğimizi üretenlere   Allah’tan sağlık afiyet ve bereket diliyorum. O ateşe uzanan elleri öpüyorum.   
 

 

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları