TAVŞANLI’DA ÇORUM’DA VE SERİNHİSAR(DENİZLİ)’DA COĞRAFİ İŞARET TESCİLİ OLAN LEBLEBİ ÜRETİMİ YAPILIYOR
Bülent Alpagut
- 05062218413
TÜRKİYE’DE SADECE ÜÇ YERDE TAVŞANLI’DA ÇORUM’DA
VE SERİNHİSAR(DENİZLİ)’DA COĞRAFİ İŞARET TESCİLİ
OLAN LEBLEBİ ÜRETİMİ YAPILIYOR
Yıllar içinde sadece coğrafi işaret tescilli eski ifadeyle(TSE) leblebi üretimi yapan Tavşanlı’nın artık, iki rakibi daha var. Çünkü Çorum ve Denizli’nin Serinhisar ‘ının da artık leblebi dalında bir coğrafi işaret tescilli üretimi söz konusu. Ama kim ne derse desin,damak tadı,kalitesi,nefis kokusu,kolay sindirimi ve başta mide ve bağırsak rahatsızlıklarına iyi gelen Tavşanlı Leblebisi’nin pabucunu kimse dama atamaz. Bir şey daha var; Tavşanlı’da leblebinin 43.5’u üretiliyor. Buçuk olan da kırık leblebi. Coğrafi işaret tescilinde bu dikkate alınıyor mu?
Bir şey daha var; Leblebicilik mesleğinin piri Şeyh Murat Gazi’nin makamı Tavşanlı’da. Mezarı ise İstanbul’da. Öyleyse Tavşanlı leblebi konusunda hem bir makama da sahip bulunuyor. Şeyh Murat Gazi’nin Çorum’a veya Serinhisar’a gidip gitmediği de tartışılır.
Her üç üretim bölygesinde üretim her geçen yıl biraz daha artıyor. Ama en büyük sıkıntı nohut konusunda yaşanıyor. Çünkü iddia ediyorum her üç üretim bölgesinde de işlenen nohut, Türk değil. Ya Bulgar,ya Kanada ya bir başka ülkenin nohutu. Nasıl Pastırma Kayseri ile özdeşleşmiş ise leblebi de kimse kusura bakmasın Tavşanlı ile özdeşleşmiştir. Bir zamanlar Anap Dönemi’nde Kütahya’nın en büyük ve gelişmiş(sosyal-Ekonomik ve Kültürel alanlarda) ilçesi Tavşanlı az kaldı il oluyordu. Ama ne olduysa oldu,bir şeyler oldu bu gerçekleşmedi. Suçu Simav’ın üzerine atanlar var. Çünkü , Simav da Tavşanlı’nın il olacağını duyunca harekete geçmiş “ Biz de il olacağız” deyince Tavşanlı’nın arzusu gerçekleşmemiş.
Anımsıyorum; o zamanlar merhum gazeteci,meslektaşım Ahmet Körhasan alel acele “ Tavşanlı İl “bir gazete çıkarmıştı. Ankara’ya çeşitli düzeylerde heyetler gidiyordu. TBMM’de bulunan tüm milletvekillerine’ Tavşanlı Leblebisi ‘gidiyordu. Ben de hasbelkader bu heyetlerle Ankara’ya gidip gelmiştim. Milletvekilleri Tavşanlı Leblebisi’ni yerken “ Böyle bir leblebiyi ilk kez tadıyoruz. Mükemmel. Bu leblebi her halükarda havayollarında uçaklarda menülere dahil edilmelidir” diyerek beğenilerini açığa vuruyorlardı. Bu leblebi merhum Cumhurbaşkanımız,o zamanlar Başbakandı Turgut Özal’a da sunulmuştu. İl olma yolunda bu leblebi ikramı birkaç kez denenmişti. Olmadı vesselam.
Aslında Tavşanlı Leblebisi’nin tescillendiği yıl 2004 yılıdır. Merhum, Leblebiciliğin piri Şeyh Murat Gazi’nin nohuttan üretim yaptığı( 1730 -1390 yılları) gerilerde kaldı. Bugün üretim modern araç ve gereçlerle yapılıyor. Hatta Tavşanlı bunu Leblebi Fabrikrasıyla taçlandırmış durumda. Tavşanlı’dan ayrılan TIR’lar leblebiyi Türkiye’nin dört bir yanına,AB Ülkeleri’ne, Uzak-Doğu Ülkeleri’ne, Arap Ülkeleri’ne taşıyor. Üsküp’te,Selanik’te, Riyat’ta, Bağdat’ta, Tahran’da, Moskova’da Balkan kentlerinde Tavşanlı Leblebisi tüketiliyor.
Üretimin halen 20 bin tonun üzerinde olduğu söyleniyor. Bu kadar üretimin 7000 tonunun ülke dışına çıktığı biliniyor. Tavşanlı’nın en büyük ihracatçısı ünlü iş insanımız Zeynel Korkmaz’a göre Tavşanlı’da leblebi üretimi 1800’lü yıllarda başlamış. Eski Çukurköy Beldesi,halen Tavşanlı Belediyesi’nin mahallelerinden Çukurköy bugün de Leblebinin üretim merkezi konumunda. Tavşanlı’da bu alanda özellikle usta-çırak ilişkisi büyük önem taşıyor. Kaliteden asla ödün verilmiyor. Üstelik Tavşanlı Leblebi Kurabiyesi de üretir duruma geldi. Yine sayın iş insanımıza göre leblebi üretimi nohut üretimini olumlu olarak etkiliyor. Her geçen gün Kütahya’da nohut üretiminde bir artış söz konusu. Sevgili iş insanımız da benim gibi düşünüyor; Kütahya’da ekilmedik alan kalmasın. Ama nohut ağırlıklı bir ekim olsun. Böyle olursa Kütahya Türkiye’de nohut alanında tek merkez haline gelebilir. Nohut piyasası da Tavşanlı’da açılabilir. Bilindiği gibi Kütahya’da nohut üretiminde bir ara üretim önemli ölçüde azalmıştı. Ama son yıllarda sayısı artan sanayi siteleri sayesinde devlet desteğiyle üretim artış göstermeye başladı. İş insani Zeynel Korkmaz uluslar arası lezzet ödüllerinin kazanılması sayesinde Fransa, Almanya, Hollanda gibi AB Ülkelerinde ,Orta-doğu pazarlarında söz sahibi olunduğunu ifade ediyor. Devletin teşvikleri devam ettiği sürece bir sıkıntı olmayacaktır. Bu arada sayın Korkmaz bir konuya da açıklık getiriyor; Leblebilik nohut ile yemeklik nohutun nasıl fark edileceğini söylüyor. Leblebilik nohut kalın kabuklu olurmuş. Ateşe dayanıklılık gibi bir özelliği varmış. Leblebilik nohut, bir ila bir buçuk ay arasında periyodik ışıl işleme tabi tutulurmuş. Olgunlaşma sağlandıktan sonra son bir kez daha ışıl işleme tabi tutulurmuş. Bakır tavalar tercih edilirmiş. Sayın Korkmaz’a göre Tavşanlı Leblebisi’nin güzelliği,tadı,kokusu,hazmı bakır tavalarda üretilmesinden dolayı imiş.
Tavşanlı’da iki renk önemlidir. Sarı renk leblebiyi,siyah renk Linyit kömürü’nü anımsatır. Bir bayrak söz konusu olsaydı, Tavşanlı Bayrağı’nın renkleri sarı-siyah olurdu. Bir gerçek asla örtülemez; Tavşanlı’da nohut, usta ellerde,modern araç ve gereçlerde,hijyenik olarak şekilleniyor. Çeşitli aromalarla da mantolanıyor.