30 Mart 2018 - Cuma

HAKK’A YÜRÜYENLER

Yazar - Bülent Alpagut
Okuma Süresi: 5 dk.
2830 okunma
Bülent Alpagut

Bülent Alpagut

- 05062218413
Google News

 

 

 

                                                             HAKK’A   YÜRÜYENLER

 

 

                  Ölmek,hayatı sona ermek,yaşamaz olmak,can vermek,vefat etmektir.Namık Kemal’in dediği gibi:”İnsan olana,öldükten sonra bir güzel ad bırakmak  belki hiç ölmemekten hayırlıdırYahya Kemal de ne güzel söyler.”Ölmek kaderde var,bize ürküntü vermiyor/Lakin vatandan ayrılışın ızdırabı zor”.Ölümsüzlük Allah’a muhsustur.Hani bir yolu olsaydı. İnsanlara bir kapı aralansaydı,insanların içinde incir çekirdeği kadar bir umut olsaydı ölmemek için direnirdi.   Ne kadar sıkıntılı olsa da ne kadar çaresiz olsa da bu yalancı dünyadan gitmemek için  bir makama dilekçe yazmak gerekseydi bunu yapmaktan kaçınmazdı.Mülk ve hüküm Allah’ındır.Taktire boyun eğemezsiniz.Ölümü en güzel tek bir sözcükle ifade eden nadir yerlerden birisidir Tavşanlı. Ölenler için” Geçirdi” sözcüğü kullanılır.” Mehmet Bey geçirdi” denilince bilin ki Mehmet Bey vefat etmiştir,ölmüştür.

                  Tavşanlı’da doğmuş büyümüş,Tavşanlı’ya dışardan gelip görev icabı bir süre kalmış,Tavşanlı’dan bir başka memlekete,ülkeye gitmiş,Tavşanlı’dan ayrılıp bir daha geri dönmemiş niceleri vardır.Bunların hepsi de bir şekilde Hakk’a yürürken ya haberimiz olmuştur ya da  anılmışlar veya bir şekilde unutulup gitmişlerdir.

                  Geçtiğimiz yıllarda,aylarda,haftalarda,günlerde,saatlarda nice hemşehrimizi kaybettik.Kaçını anımsayabiliyoruz.? Ama  kırk mum öyküsünde olduğu gibi öldüklerini öğrendiklerimizde içimizde kırk mumun yandığını,zaman içinde bunlardan 39’nun  sönüp birinin hiç sönmediğini biliyoruz.Ya bir telefon ve mesaj ya bir  gelen gidenden ,ya bir gazete ve dergi kupüründen öğrenebildiğimiz kadarıyla  içimiz cız edebiliyor.

                   Sevgili Mustafa Özyaşar’ı 12 Ocak 2O18 günü kaybettiğimizi öğrendiğimde,bu, hiçbir zaman önümden geçmeyen,beni her gördüğünde.” Sevgili öğretmenim” diye hitabeden nazik insanı , Atatürk Lisemizin bir zamanların  Fen Bilgisi öğretmenini  düşündüm.Bana göre bu güzel insan  şairin dediği gibi vatanı  olarak ifade ettiği Tavşanlı dışında,vatandan ayrılışın ızdırabı içinde Hakk’a yürümüş,. Tekirdağ’da toprağa verilmiş.Onun bir ressam olduğunu bilmiyordum.Düşünve hayallerini yazıyla ifade etme yeteneğine sahip olduğunu,” Özgürlük Işığı” adında iki perdelik ışık,ses ve müzikli oyunu olduğunu ,bu eserini  öğrencileriyle sahnede oynadığını da bilmiyordum.Güvenilir insandı Özyaşar.Başta eşi Hocanım olmak üzere tüm aile bireylerine ve yakınlarıyla dost ve arkadaşlarına başsağlığı diliyorum.

                    Duyanımız var duymayanımız var. Son Tavşanlı ziyaretimde  rahmetli avukat babamın müvekkillerinden yaşlı bir köylü yurttaşın:” Hocam,babanız inşallah sağ ve sıhhattedir” şeklindeki  sözleri beni hem tebessüm ettirmiş hem de üzmüştü.

                    Bunu ben de yapıyorum. Bir dostumu sorduğum oluyor. Aldığım yanıt.”Hocam babamı şu kadar yıl önce kaybettik” dediğinde utandığım oluyor. Birbirimizi aralıklı olarak aradığımız için kimin ne halde,durumda olduğunu öğrenmemiz mümkün olamıyor. Bazen ben de telefonda.” Yahu ben sizi öldü biliyorum ve her sabah bir Yasin okuyorum” dediğim çok oluyor. Bu aslında ağır bir  sitemdir

                    Ara sıra sevgili Metin Ertekin görüntülü olarak kaybettiklerimizi geçiyor. Fotoğraf Müzemizin kurucusu bu güzel çocuğa teşekkür ediyorum. Elimizden geldiğince ne olur birbirimizi haberdar edelim. İnsanlar birbirlerinden o kadar koptu ki  bu adeta bir vefasızlık değil bir  kocaman ayıp olarak  ta nitelendirilebilir.Derim ya her zaman.” Gözlerden ırağ olanlar,gönüllerden de ırağ olur” Doğru değil mi?

                     Rahmetli Bacaksız Mehmet’in bir not defteri vardı. Tavşanlı’da tüm kaybettiklerimiz bu defterde günü gününe kayıtlıydı. Bu bir vefa örneğidir. Bugüne kadar hiç kimse yıllardır sabahleyin erken saatlerde beni telefonla  uyandırıp.” Bülent Hoca  yüksek sesle bir Fatiha oku” dememiştir.Rahmetli  Bacaksız Mehmet sabah namazları sonrasında sürekli Asri Mezarlığa gidermiş. Annemin,babamın,kızkardeşimin mezarları başına geldiğinde beri aramış. Nereden bilebilirim ki? Kabri Cennet olsun. Fatiha Suresini okumuştum. Merak  etmiş sormuştum .Sorduğumda bana annemin,babamın,kızkardeşimin yanında olduğunu söylemişti. Onlara kendi sesimle okuduğum  Fatiha’yı dinlettirmiş Bu inceliği kaç kişi düşünür?.

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları