TAVŞANLILI YER ALTI SU KAYNAKLARINI YETERİNCE KORUYABİLİYOR MU ?
Bülent Alpagut
- 05062218413TAVŞANLILI YER ALTI SU KAYNAKLARINI YETERİNCE
KORUYABİLİYOR MU ?
Yazımın başlığı bir soru. Bana ait değil. Bir dostum telefonda sorunca beğendiğim için sorduğu soruyu başlık olarak kullandım. “ Mum dibine ışık vermez” derler.Yani mum yanar ,ama çevresini aydınlattığı halde alt tarafını aydınlatmaz. Tavşanlılı yıllarca susuzluk çekmeyeceğini düşünüyor. Ama dünya zaman içinde 7 yıl kıtlık,kuraklık,susuzluk çekmiş.Bugün özellikle Afrika Kıtası’nda öyle ülkeler var ki susuzluğun ne olduğunu onlar kadar kimse bilemez. Birçok hayırsever insanımızın bu kıtada kuyular açtırarak insanlığa bir nebze hizmette bulunduğunu kaçımız biliyoruz? Dünyada susuzluk çeken o kadar çok yer var ki.Allah’a şükürler olsun milli sınırlarımız içinde nice kaynaklarımız var. Akarsularımız,göllerimiz,göletlerimiz,barajlarımız var. Ama insanımız maalesef yerüstü ve yer altı sularını yeterince kullanamıyor. Suya gereken değeri veremiyor. Eskiden binlerce yerleşim yerinde onbinlerce kuyumuz vardı.Ben Tavşanlı’da büyüdüm. Tavşanlı’da bile nice evlerin avlularında kuyular olduğunu bilirim. Ben bir süre rahmetli Ahmet Karatürk’ün evinde(bugünkü iş bankası şubesi karşısındaydı) kiracı kalmıştım. Evin arka bahçesinde derin bir su kuyusu vardı. Rahmetli anne ve babamın kirada oturduğu rahmetli Ferit Us’un evinin karşısında rahetli Göcen Süleyman’ın bahçesinde bir su kuyusu vardı. Hasmillerin bahçesinde keza bir su kuyusu bulunuyordu. Bugün bu üç kuyu da yok.
Tavşanlı,jeolojik yapısı itibariyle büyük bir su katmanının üzerindedir. Bu su katmanı Karakova ve Moymul Ovaları’nda yerin 108m derinliğindedir. Her iki ovada çok miktarda su kuyusu bilirim. Tavşanlı Belediyesi,susuzluk çekilen yıllarda iki kuyu açtırmıştı. Birisi Emirellerin Harmanyeri’ndeydi. Digeri,bugünkü Ada Stadı’nın güneyinde, stada birkaç metre uzaklıktaki kuyudur. Her iki kuyudan yıllar içinde pompa istasyonları marifetiyle yer altı suyu çekilmiş,ana depoya pompalanmıştır. Rahmetli Belediye Başkanlarından Enver Girgin dönemi susuzluğun tavan yaptığı dönemdir. Rahmetli çaresizlikten pik boru hattına plastik boru hattı çekmek zorunda kalmıştı. Göktepe Boruları sayesinde Tavşanlılı geçici bir süre Ada Mesireliği’nden pompalanan suyu içmek ve kullanmak zorunda kalmıştır. Pompa görevlisi ve yetkilisi,rahmetli, Halil Efendi ve aile bireyleri, bu günlerde en büyük sıkıntıyı çekenlerin başında geliyordu .İnşallah,Belediyemiz hem Emirellerin Harmanyeri’ndeki,hem de Ada Stadı yanındaki iki kuyuyu koruma altına almıştır. Almadıysa bu çok büyük bir hatadır. Gün olur harman olur. Bu kuyulara tekrar muhtaç oluruz. Biz olmasak ta gelecek kuşaklar olabilir. .Bir önlem olarak yine, yıllar içinde gerek Karakova’da,gerekse Moymul Ovası’nda ne olur ne olmaz denilerek derinliği 100-110 m arasında kuyular açılmıştı. Bu kuyulara uzanan pik veya çelik boruların üst tarafları kaynak yapılarak kapatılmıştır.Sakla samanı,gelir zamanı diye düşünüldüğü için şimdilik aktif değillerdir.Tepecik Beldesi sınırları içinde de birkaç noktada derin su kuyuları açıldığini biliyorum. . Ne zaman Kayaboğazı Barajı inşa edildi,hizmete sokuldu işte bu başta Tavşanlı Merkez olmak üzere,Tunçbilek Beldesi için bir mutluluk oldu. Bugün bu barajın suyundan başka yerleşim birimlerimiz de yararlanıyor.Örneğin, Tepecik Beldesi,Çardaklı mahallesi v.b. bazı yerleşim birimleri de öyledir. Yakın bir zamanda Tavşanlı Halkı artık Kayaboğazı Baraj Gölü sularını değil barajı besleyen kaynaktan aldığı suları arıtma tesisine sokuyor ve ana depoya intikal eden bu suyu değerlendiriyor. Ama henüz yüzler tam olarak gülmedi. Çünkü Arıtma Tesisi ile Tavşanlı Belediye sınırları içindeki ana içme suyu deposuna ulaşan isale hattı ile yine belediye sınırları içindeki birçok tali boru hattı kanserojen etkili eski borulardan akan içme ve kullanma suyunu değerlendiriyor. Ne zaman başlayan yenileme çalışmaları son bulur işte o zaman halkımız derin bir nefes alacaktır.
Bu arada yıllar yıllar öncesinde Tavşanlı İlçesi sınırları içinde yaşayan,genellikle şimdiki merkez ve merkeze yakın ikamet edenler de susuzluk sıkıntısı çekmişler. Ne yapmışlar? Doğu Roma İmparatorluğu’nun egemen olduğu yıllarda bu mahallenin bulunduğu alanda yaşayan Palanga Kenti Halknın yaptığı gibi buradaki tek su kaynağından yararlanmışlar. Bugün bu su kaynağı maalesef kaybolmuş durumda. Ama birkaç yıl ilçeye bağlı Kuruçay, Göbel, Çardaklı Köyleri için açılan su kuyusu ,su pompası bugün atıl durumdadır. Keşke yeterince korunabilse diyorum. Neden böyle söylüyorum? Sayın yetkililer lütfen zahmet buyurup Çardaklı Mahallesi’ndeki ,yola yakın bu su kuyusunu ve pompasını bir görsünler. Su kaynağının yakınındaki köpek leşleri ve dökülen gübrelerden dehşete kapılacaklardır. İşin ilginç yanı,bu su kuyusu ve pompası kullanılmasa da netice itibariyle yedek bir su rezervidir. Üstelik bir mahallemizin yanındadır.
Tavşanlı tarihinde iki kez kolera salgınını atlatan bir ilçedir.Tavşanlı Halkı’nın su konusunda hassasiyeti vardır. Uzun süre, Halk suları kaynatmadan kullanmamış. Çay adetinin de koleranın bir sonucu olduğu söylenir. Halk kaynamış su tüketirken bir akıllı” Mademki kaynamış su tüketiyoruz,içine çay atalım da hiç olmazsa çay içelim” demesiyle çay ilçede yaygınlaşmış. Bugün iddia ediyorum Tavşanlı’da, Karadeniz Bölgesi’ndeki illerde tüketilen çaydan daha çok çay tüketilmektedir. Evlere hırsız girse bile altın ararken bir şey bulamasa da birkaç paket çay bulur.Bugüne kadar ta rahmetli belediye başkanı Enver Girgin’den sonra göreve gelen tüm belediye başkanları halka her zaman suyu tasarruflu kullanmalarını istemişlerdir.Bunu halen belediye başkanı olan Mustafa Güler de sık sık ifade etmektedir. Veren Allah bir gün vermeyebilir. Doğru da bir uyarı. Kayaboğazı Barajı,göletlerimiz, olmasa da yer altı su kaynakları var.Onlar bizim için su konusunda başvuracağımız son kaynaktır. Onlar da tükenirse Tavşanlılı hazır su kullanmaya,pet şişe tüketmeye kendini hazırlamalıdır