26 Ocak 2020 - Pazar

Y E N İ Y I L

Yazar - Bülent Alpagut
Okuma Süresi: 10 dk.
1695 okunma
Bülent Alpagut

Bülent Alpagut

- 05062218413
Google News

         Y  E  N  İ       Y I  L 
                   Daha on bir küsur ay önce karşıladığımız  2O19 yılı, artık kısa bir süre sonra “eski yıl”,2O2O yılı ise “ yeni yıl” olarak anılmaya  başlanacaktır. Ama insanlar, Hıristiyan’ından  Putperest’ine ,Yahudisi’nden Müslüman’ına, Mezheplisinden  mezhepsizine, dinsizinden  en ilkel yaşayan kabilelerine kadar  ne gariptir ki  eski yılı  yani 2O19 yılını   acısıyle tatlısıyle,artısıyla eksisiyle  gönderecekler,umutlarını yeni yıla yani 2O2O yılına taşıyacaklardır.. .Yıl sözcüğüne yabancı değiliz.  Ta, eski Türkçe’den beri vardır .2O19 verilerine  göre  DÜNYAMIZ, üzerinde,  beyinleri  saniyede  11 milyon  bilgi alabilen ,burun ve kulakları  yaşamları boyunca  uzamaya devam eden ,toplam damar uzunlukları  yüz bin  kilometre ,doğduklarında 3OO kemiği olmasına karşın  kemik sayıları zaman içinde  2O6  kemiğe düşen ,  kalpleri belli bir yaşam periyodunda   2 milyar 7OO milyon kez  çarpan günde en az 23 bin defa  nefes alıp veren,vücutlarında 3O ile 4O milyon arasında hücreye sahip olan ,7 milyara yakın insanının yeni yıla hazırlandığı bir dünya..Bu  yaşadığımız DÜNYADA,   bir buçuk milyar zeytin ağacının, .sadece  3’ü içilebilir ve kullanılabilir.suların, Bal yapan  her biri beş gözlü arıların ,6O milyar tavuğun,  hepsi de A harfiyle başlayıp A harfiyle biten  altı kıtanın,su içmeyen , aksine  denizlerinde cirit atan ,nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu bildiğimiz Yunus  balıklarının , yörüngesinde  22 bin uydunun,ömrü sadece 24 saat olan böceklerin,   plastik atıklarla dolu  deniz ve okyanusların,  saniyede 56OO metre küp su akıtan Niyagara Şelalesi’nin , nüfusu 1 milyar 4OO milyon olan Çin adlı bir devletin de  olduğunun bilincindeyiz..Bu DÜNYADA Yağmur tanelerinin yuvarlak  yağdığını , dikildikten  4O yıl sonra ancak ürün veren Sakız ağaçlarının olduğunu,, bazı çöllerine Atakama Çölü(  4OO yıldır yağış almıyor) gibi   yağış  almayan çöllerinin,, yaşamı boyunca 2OO bin bardak  süt  veren  ineklerinin bulunduğunu    kaçımız düşünmüş olabiliriz?Bakın ömürlerimizden bir yıl daha eksilmesine karşın nasıl bir hazırlık içindeyiz? Kaçımız aynalara bakarak   ağaran saçlarımızın farkındayız? Daha milyonlarca,milyarlarca yıl ömrü olduğuna  inandığımız  ve  Allah’ın  kullarını imtihan etmek için yarattığını ,,Kutsal kitabımız Kur’an’a göre  bir  gün yok olacağını  idrak ettiğimiz  dünyamız için söylenen   “O gün, Ay tutulduğu vakit,Güneş  ve Ay bir araya toplandığında işte o gün  insan nereye  kaçmalıdır?” mealindeki ( Kıyamet Suresi 8-9-1O’ncu  Ayetleri))  görmezden geliyoruz?Aslında bizlere göre bu yaşlı dünya ,  yükünü dostlarının boynuna yükleyenler açısından Ragıp Paşa’ya göre de  zor bir dünyadır.  Bu dünya aslında ucu bucağı bilinmez bir kainatın içinde olmayan ve sadece kalplere kurulmuş bir dünyadır. Bu dünya için”Ne zenginini  tok gördüm  ne fakirini  aç ve ama dünya her haliyle içinde yaşayan insanlar için değerlidir” diyen .Mevlana Hazretleri’ne ve  de  İmam Malik’e  göre de  ilginç bir dünyadır.Geçirdiğimiz yılların  ve  göndermek üzere olduğumuz  2O19 yılının  bir kılıç olduğunu unutanlar , o kılıcın kendilerini kesip biçtiğinin keşke farkında olabilselerdi. Rahmetli  Namık Kemal,vatan şairimiz de ne güzel  ifade etmiştir:.” Bu kadar adam gördüm,içlerinden hiçbiri dünyadan hoşnut değil ama hiçbiri de dünyadan gitmek istemez” İşte şurada birkaç gün kaldı.hepimiz  göreceğiz  Ama bu arada  Şair  Nedim gibi düşünenlerimiz de  mutlaka olacaktır”Kah varıp,havuz kenarında hıraman olalım/Kah gelip,kasr-ı cinan seyrine hayran olalım/Kah şarkı okuyup ,kah gazel-han olalım”.diyeceklerdir.   
                     Dünyamızın  güneş çevresinde  tam bir devir yapması  için geçen  zaman ki bu çağımızın son verilerine göre 23 saat 59 dakika ve 3 saniye x 365 gün 6 saatlık bir süredir. Astronomide de bir   yıl için.” Bir gezegenin  güneş çevresindeki  tam bir dolanımı için  geçen zaman” tanımı yapılır. Okullarda öğrencilere ilk verilen bilgiler  arasında  bir yılın 12 ay,52 hafta ,bir günün 24 saat  olduğu    vardır.. Yeni yıl her yıl olduğu gibi ,Ocak ayının ilk günü başlayacak ve Aralık ayının son günü saatler 24’OO’ü gösterirken bizlere veda edecektir.  İnşallah,rahmetli VATAN ŞAİRİMİZ Namık Kemal’in arzuladığı gibi , nice güzel yıllar gören ,bu aziz vatan için  ölmeyi  bin yıl yaşamaktan  hayırlı bilen çocuklar bırakmaya devam  ederiz. Ve  daha nice yıllar birlikte mutlu,beraberce,el ele,gönül gönüle  olur, Kürdiyle,Gürcüsüyle,Lazıyla,Çerkeziyle,Arabıyla,Acemiyle,içimizde yaşayan azınlıklarla  kardeşçe yaşarız.   
                     Yılbaşı için de benim birkaç sözüm olacaktır. Pabuçlarını dama atmaya hazırlandığımız , 2O19 yılını uğurlamak için yine  milyonlar sokaklara,caddelere,meydanlara dökülecek  ,akla gelmedik çılgınlıklar yapacak ,tanır tanımaz  birbirlerine sarılacak ,sarmaş dolaş  olacaklar   Tek arzumuz, yeni yılın   gitmeye hazırlanan eski yılı  bizlere aratmamasıdır.Yılbaşı geceleri bugüne  kadar  en garibinden en güçlüsüne kadar  bir şekilde kutlana gelmiştir. Son Cuma günü hutbesinde özellikle yerden yere vurulan Yılbaşı  aleyhine ne kadar konuşulur olsa da  yine milyonlarca  kişi tarafından  kutlanacaktır. Herkes bildiğini okumayı sürdürecektir. Özellikle biz Müslümanlar bile kutlamaya alıştığımız bu Yılbaşından  vazgeçmeyi düşünmüyoruz  Aslında  biz Müslümanlar için böyle bir gece yoktur.Bunu hepimiz biliyoruz. Bu Yılbaşı gecesi bildiğimiz  alelade bir gecedir  Genelde, bir pazartesi ve Salı  gecesi neyse odur..Ama bu geceyi Hıristiyanlar gibi  kutladılar  diyerek  hiçbir Müslümana ”Hıristiyan “ yaftası  vurmak ta  kimsenin haddine değildir.  
                     Yılbaşı  gecelerinin  bilinen bir numaralı menüsü gelenek haline gelen   fırında hindi,hindi ızgarası,hindi  etli pilav v,s dir. Tüyleri  parlak, esmer renkli (beyazı da var) alnı,boynu,başı tüysüz,boyu genelde  8O-9O cm ,ibikli  büyük  kümes hayvanı akla gelir.Nasıl ki Müslüman Alemi’nde özellikle Kurban Bayramları arefesinde ve bayramın ilk günlerinde  büyükbaş ve küçükbaş hayvan pazarları kuruluyorsa Yılbaşı gelmeden önce de bir çok ülkede  hindi pazarları kuruluyor Bizde de yıllardır kuruluyor.  Mazallah Yılbaşı gecelerinde hindi yedik diye de  herhalde   günaha girmeyiz.. Allah’ın yarattığı,İslamın yenilmesini haram kıldıklarının  dışındakileri  de yemeye devam edeceğiz. .  Bu yılbaşı öncesinde bir hindinin 2OO  liraya kadar satılabildiğini  gördük. Abartılı bir fiyat değil. Bir hindi 8-1O kg gelebiliyor.  Allah bilir Kütahya’da da hindi pazarları mutlaka kurulmuştur. Tavşanlı’da da  yıllar yılı kurulduğunu iyi bilirim. . 
                       Allah var ben ve aile bireylerim  de yıllar içinde Yılbaşı gecelerinde   hindi  yedik. Yalan  söylemeye gerek var mı?.  Gün geldi,soframızda iki hindi oldu.  Hakkını helal etsin Gülsüm Vurmaz adlı dostumuzun bazı  Yılbaşı  gecelerinde getirdiği  hindileri  büyük bir iştahla tükettiğimiz oldu.  . Çocuk dilinde” Gulü gulü” olarak bilinen bu kümes hayvanını   kesilmeden önce en az bir hafta özel olarak beslerler.  Ben hindisine  her sabah  kabuklu ceviz yutturan cami imamı bile bilirim. Rahmetli Ovacık Köylü İbrahim Hoca, Tavşanlı’nın şimdi mahalledir,Çardaklı Köyü’nün  bir zamanlar  imamıydı  Evinin avlusunda beslediği ve her gün bir ceviz yutturduğunu işittiğim bir hindisi vardı.   Kendisine  arkadaşlarla  bir kumpas kurmuştuk.    12-15   kilo ağırlığındaki bu  hindiyi (gulüyü) bir şekilde yemeğe karar vermiştik. Arkadaşlarla bizim rahmetli hocaya oynadığımız oyunu Bizanslılar bile düşünemezdi..Operasyon başarıyla sonlandırılmıştı. Ne hindiydi be kardeşim!.  Bunun günahını  biz yiyenlerden öte dünyada mutlaka  soracaklardır.  Aslında ,  Yılbaşı gecelerinin   belli bir menüsü,bir programı yoktur. Bizim  İnsanımız,istisnalar dışında   bu geceyi normal geçirdiği geceler gibi  kabul etmiştir. . Ama bir konuya katılmıyorum. Yılbaşı geceleri  bugüne kadar her vesileyle eleştirilmişse de   hep bir şekilde kutlanmıştır. Gecenin kutlanmasında  mahalli baskı her zaman hissedilmiştir.   Yıllar önce Yılbaşı gecelerinin vazgeçilmezi  hep dansözler olurdu. Dansözlerin sahneye çıkışları gecenin kırılma noktasıydı. Hacısından hocasına,  aile bireylerine kadar   o anda  herkes ekrana kilitlenirdi.,Bence,Yeni yıl etkinlikleriyle uğraşmak teferruattır. Bırakın insanlar nasıl kutlarlarsa kutlasınlar. Kutlarsın kutlamazsın bir  sorun yok.  Ama bu kadar sıkıntının,problemin içinde böyle bir Yılbaşı konusunu   abartmak kanımca yanlış ve  anlamsızdır.Bu insanlar bırakın birkaç saat te olsun dertlerinden sıkıntılarından  uzak olsunlar.     
             

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları