Y E N İ Y I L
Bülent Alpagut
- 05062218413 Y E N İ Y I L
Daha on bir küsur ay önce karşıladığımız 2O19 yılı, artık kısa bir süre sonra “eski yıl”,2O2O yılı ise “ yeni yıl” olarak anılmaya başlanacaktır. Ama insanlar, Hıristiyan’ından Putperest’ine ,Yahudisi’nden Müslüman’ına, Mezheplisinden mezhepsizine, dinsizinden en ilkel yaşayan kabilelerine kadar ne gariptir ki eski yılı yani 2O19 yılını acısıyle tatlısıyle,artısıyla eksisiyle gönderecekler,umutlarını yeni yıla yani 2O2O yılına taşıyacaklardır.. .Yıl sözcüğüne yabancı değiliz. Ta, eski Türkçe’den beri vardır .2O19 verilerine göre DÜNYAMIZ, üzerinde, beyinleri saniyede 11 milyon bilgi alabilen ,burun ve kulakları yaşamları boyunca uzamaya devam eden ,toplam damar uzunlukları yüz bin kilometre ,doğduklarında 3OO kemiği olmasına karşın kemik sayıları zaman içinde 2O6 kemiğe düşen , kalpleri belli bir yaşam periyodunda 2 milyar 7OO milyon kez çarpan günde en az 23 bin defa nefes alıp veren,vücutlarında 3O ile 4O milyon arasında hücreye sahip olan ,7 milyara yakın insanının yeni yıla hazırlandığı bir dünya..Bu yaşadığımız DÜNYADA, bir buçuk milyar zeytin ağacının, .sadece 3’ü içilebilir ve kullanılabilir.suların, Bal yapan her biri beş gözlü arıların ,6O milyar tavuğun, hepsi de A harfiyle başlayıp A harfiyle biten altı kıtanın,su içmeyen , aksine denizlerinde cirit atan ,nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu bildiğimiz Yunus balıklarının , yörüngesinde 22 bin uydunun,ömrü sadece 24 saat olan böceklerin, plastik atıklarla dolu deniz ve okyanusların, saniyede 56OO metre küp su akıtan Niyagara Şelalesi’nin , nüfusu 1 milyar 4OO milyon olan Çin adlı bir devletin de olduğunun bilincindeyiz..Bu DÜNYADA Yağmur tanelerinin yuvarlak yağdığını , dikildikten 4O yıl sonra ancak ürün veren Sakız ağaçlarının olduğunu,, bazı çöllerine Atakama Çölü( 4OO yıldır yağış almıyor) gibi yağış almayan çöllerinin,, yaşamı boyunca 2OO bin bardak süt veren ineklerinin bulunduğunu kaçımız düşünmüş olabiliriz?Bakın ömürlerimizden bir yıl daha eksilmesine karşın nasıl bir hazırlık içindeyiz? Kaçımız aynalara bakarak ağaran saçlarımızın farkındayız? Daha milyonlarca,milyarlarca yıl ömrü olduğuna inandığımız ve Allah’ın kullarını imtihan etmek için yarattığını ,,Kutsal kitabımız Kur’an’a göre bir gün yok olacağını idrak ettiğimiz dünyamız için söylenen “O gün, Ay tutulduğu vakit,Güneş ve Ay bir araya toplandığında işte o gün insan nereye kaçmalıdır?” mealindeki ( Kıyamet Suresi 8-9-1O’ncu Ayetleri)) görmezden geliyoruz?Aslında bizlere göre bu yaşlı dünya , yükünü dostlarının boynuna yükleyenler açısından Ragıp Paşa’ya göre de zor bir dünyadır. Bu dünya aslında ucu bucağı bilinmez bir kainatın içinde olmayan ve sadece kalplere kurulmuş bir dünyadır. Bu dünya için”Ne zenginini tok gördüm ne fakirini aç ve ama dünya her haliyle içinde yaşayan insanlar için değerlidir” diyen .Mevlana Hazretleri’ne ve de İmam Malik’e göre de ilginç bir dünyadır.Geçirdiğimiz yılların ve göndermek üzere olduğumuz 2O19 yılının bir kılıç olduğunu unutanlar , o kılıcın kendilerini kesip biçtiğinin keşke farkında olabilselerdi. Rahmetli Namık Kemal,vatan şairimiz de ne güzel ifade etmiştir:.” Bu kadar adam gördüm,içlerinden hiçbiri dünyadan hoşnut değil ama hiçbiri de dünyadan gitmek istemez” İşte şurada birkaç gün kaldı.hepimiz göreceğiz Ama bu arada Şair Nedim gibi düşünenlerimiz de mutlaka olacaktır”Kah varıp,havuz kenarında hıraman olalım/Kah gelip,kasr-ı cinan seyrine hayran olalım/Kah şarkı okuyup ,kah gazel-han olalım”.diyeceklerdir.
Dünyamızın güneş çevresinde tam bir devir yapması için geçen zaman ki bu çağımızın son verilerine göre 23 saat 59 dakika ve 3 saniye x 365 gün 6 saatlık bir süredir. Astronomide de bir yıl için.” Bir gezegenin güneş çevresindeki tam bir dolanımı için geçen zaman” tanımı yapılır. Okullarda öğrencilere ilk verilen bilgiler arasında bir yılın 12 ay,52 hafta ,bir günün 24 saat olduğu vardır.. Yeni yıl her yıl olduğu gibi ,Ocak ayının ilk günü başlayacak ve Aralık ayının son günü saatler 24’OO’ü gösterirken bizlere veda edecektir. İnşallah,rahmetli VATAN ŞAİRİMİZ Namık Kemal’in arzuladığı gibi , nice güzel yıllar gören ,bu aziz vatan için ölmeyi bin yıl yaşamaktan hayırlı bilen çocuklar bırakmaya devam ederiz. Ve daha nice yıllar birlikte mutlu,beraberce,el ele,gönül gönüle olur, Kürdiyle,Gürcüsüyle,Lazıyla,Çerkeziyle,Arabıyla,Acemiyle,içimizde yaşayan azınlıklarla kardeşçe yaşarız.
Yılbaşı için de benim birkaç sözüm olacaktır. Pabuçlarını dama atmaya hazırlandığımız , 2O19 yılını uğurlamak için yine milyonlar sokaklara,caddelere,meydanlara dökülecek ,akla gelmedik çılgınlıklar yapacak ,tanır tanımaz birbirlerine sarılacak ,sarmaş dolaş olacaklar Tek arzumuz, yeni yılın gitmeye hazırlanan eski yılı bizlere aratmamasıdır.Yılbaşı geceleri bugüne kadar en garibinden en güçlüsüne kadar bir şekilde kutlana gelmiştir. Son Cuma günü hutbesinde özellikle yerden yere vurulan Yılbaşı aleyhine ne kadar konuşulur olsa da yine milyonlarca kişi tarafından kutlanacaktır. Herkes bildiğini okumayı sürdürecektir. Özellikle biz Müslümanlar bile kutlamaya alıştığımız bu Yılbaşından vazgeçmeyi düşünmüyoruz Aslında biz Müslümanlar için böyle bir gece yoktur.Bunu hepimiz biliyoruz. Bu Yılbaşı gecesi bildiğimiz alelade bir gecedir Genelde, bir pazartesi ve Salı gecesi neyse odur..Ama bu geceyi Hıristiyanlar gibi kutladılar diyerek hiçbir Müslümana ”Hıristiyan “ yaftası vurmak ta kimsenin haddine değildir.
Yılbaşı gecelerinin bilinen bir numaralı menüsü gelenek haline gelen fırında hindi,hindi ızgarası,hindi etli pilav v,s dir. Tüyleri parlak, esmer renkli (beyazı da var) alnı,boynu,başı tüysüz,boyu genelde 8O-9O cm ,ibikli büyük kümes hayvanı akla gelir.Nasıl ki Müslüman Alemi’nde özellikle Kurban Bayramları arefesinde ve bayramın ilk günlerinde büyükbaş ve küçükbaş hayvan pazarları kuruluyorsa Yılbaşı gelmeden önce de bir çok ülkede hindi pazarları kuruluyor Bizde de yıllardır kuruluyor. Mazallah Yılbaşı gecelerinde hindi yedik diye de herhalde günaha girmeyiz.. Allah’ın yarattığı,İslamın yenilmesini haram kıldıklarının dışındakileri de yemeye devam edeceğiz. . Bu yılbaşı öncesinde bir hindinin 2OO liraya kadar satılabildiğini gördük. Abartılı bir fiyat değil. Bir hindi 8-1O kg gelebiliyor. Allah bilir Kütahya’da da hindi pazarları mutlaka kurulmuştur. Tavşanlı’da da yıllar yılı kurulduğunu iyi bilirim. .
Allah var ben ve aile bireylerim de yıllar içinde Yılbaşı gecelerinde hindi yedik. Yalan söylemeye gerek var mı?. Gün geldi,soframızda iki hindi oldu. Hakkını helal etsin Gülsüm Vurmaz adlı dostumuzun bazı Yılbaşı gecelerinde getirdiği hindileri büyük bir iştahla tükettiğimiz oldu. . Çocuk dilinde” Gulü gulü” olarak bilinen bu kümes hayvanını kesilmeden önce en az bir hafta özel olarak beslerler. Ben hindisine her sabah kabuklu ceviz yutturan cami imamı bile bilirim. Rahmetli Ovacık Köylü İbrahim Hoca, Tavşanlı’nın şimdi mahalledir,Çardaklı Köyü’nün bir zamanlar imamıydı Evinin avlusunda beslediği ve her gün bir ceviz yutturduğunu işittiğim bir hindisi vardı. Kendisine arkadaşlarla bir kumpas kurmuştuk. 12-15 kilo ağırlığındaki bu hindiyi (gulüyü) bir şekilde yemeğe karar vermiştik. Arkadaşlarla bizim rahmetli hocaya oynadığımız oyunu Bizanslılar bile düşünemezdi..Operasyon başarıyla sonlandırılmıştı. Ne hindiydi be kardeşim!. Bunun günahını biz yiyenlerden öte dünyada mutlaka soracaklardır. Aslında , Yılbaşı gecelerinin belli bir menüsü,bir programı yoktur. Bizim İnsanımız,istisnalar dışında bu geceyi normal geçirdiği geceler gibi kabul etmiştir. . Ama bir konuya katılmıyorum. Yılbaşı geceleri bugüne kadar her vesileyle eleştirilmişse de hep bir şekilde kutlanmıştır. Gecenin kutlanmasında mahalli baskı her zaman hissedilmiştir. Yıllar önce Yılbaşı gecelerinin vazgeçilmezi hep dansözler olurdu. Dansözlerin sahneye çıkışları gecenin kırılma noktasıydı. Hacısından hocasına, aile bireylerine kadar o anda herkes ekrana kilitlenirdi.,Bence,Yeni yıl etkinlikleriyle uğraşmak teferruattır. Bırakın insanlar nasıl kutlarlarsa kutlasınlar. Kutlarsın kutlamazsın bir sorun yok. Ama bu kadar sıkıntının,problemin içinde böyle bir Yılbaşı konusunu abartmak kanımca yanlış ve anlamsızdır.Bu insanlar bırakın birkaç saat te olsun dertlerinden sıkıntılarından uzak olsunlar.