30 Haziran 2024 - Pazar

1 HAZİRAN DEYİNCE

1 HAZİRAN DEYİNCE

Yazar - Bülent Alpagut
Okuma Süresi: 8 dk.
164 okunma
Bülent Alpagut

Bülent Alpagut

- 05062218413
Google News

  1  HAZİRAN DEYİNCE 
AKLIMA GELİVERDİ 
       1 Haziran 1453 tarihinde,bir başka ifadeyle  İstanbul’un Fethi’nin   henüz 2.günü olan  Cuma gününde İstanbul’da binlerce  kişinin ( asker ağırlıklı)Ayasoya  Camii’nde( Ayasofya önce kiliseydi ve  daha sonra cami olarak ibadete açılmıştı) Cuma namazı kıldığını  bilen kaç kişi var?O muhteşem Cuma namazından çok az yerde  bilgi vardır. Bilindiği gibi Çağ açıp çağ kapayan Fatih Sultan Mehmet Hanfethin ilk ve ikinci gününde   bazı kendini bilmezlerin Ayasofya’yı yağmalama girişimlerini kesin bir emirle yasaklamış,burasının artık Osmanlı’nın mülkü olduğunu ,böyle bir teşebbüs halinde hiç çekinmeden bunu yapanların kellelerinin  alınacağını emretmişti.  Fethin hemen ardından gerekli hazırlıklar 48 saat içinde sonlandırılmış, camiye dönüştürülen Ayasofya’ya sağdan soldan hediye edilen halılar,kilimler,yaygılar zemine döşenmiş ve  Müslümanların ibadet etmeleri sağlanmıştı.  Ayasofya 1453’ten beri Türk’ündür.  Bir ara Ayasofya  müzeye dönüştürülmüşse de  bugün yeniden bir bölümü ibadete tekrar açılmıştır. Ben öğrencilik yıllarımda İstanbul’dayken Ayasofya’yı hasbelkader gezenlerdenim. 
        1 Haziran 1911 tarihi  Türk Hava Kuvvetleri’nin kuruluş tarihi olarak tescillidir.  O günden bu güne bu tarihte   bu gün çeşitli etkinliklerle kutlanır.  Nerede  özellikle Askeri Havaalanı olan  bir ilimiz varsa bu etkinlik oralarda  daha güzel  programlarla  kutlanıyor.Burada beni ilgilendiren tek husus Tavşanlı’nın bugüne kadar  Türk Hava Kuvvetleri’ne kazandırdığı tek isim  30 Kasım 2015  tarihinde yitirdiğimiz Molla Abdullah Efendi’nin  oğlu   Gazi Hv. Plt Kd. Alb. Zeki Gürbüz’dür.   Tavşanlı’nın bu güzel evladı ne zaman Tavşanlı semalarından geçse ilçe merkezinde büyük bir heyecan  oluşurdu. Merhum annesi  Hasmillerin   Hacer Hanım  evinin kapısı önüne çıkar.” Ey! Komşular  hazır olun. Zeki biraz sonra üstümüzden “der hepimizi kapıya dökerdi. Merhum Zeki Albay gerçekten birkaç dakika sonra Eskişehir’den havalanır   savaş uçağı  ile Tavşanlı merkezinin üzerine gelir,evlerin çatılarını sıyırırcasına,korkunç bir gürültü bırakarak  tekrar kalktığı havaalanına geri dönerdi.  Genelde bu uçuş Cuma günleri olurdu.   Merhum Zeki Albay  Kıbrıs’a da çeşitli defalar  uçağıyle gidip gelmişlerdendir. Kabri Tavşanlı’dadır.  Mekanı cennet olsun. Tavşanlı merhum Zeki Albay’la birlikte havacı subaylarla da tanışmıştır. Bunlardan birisi merhum bir zamanlar Tavşanlı Askerlik Şubesi başkanı ve ilçenin Garnizon Komutanıydı Hv. Plt. Kd. Alb. Remzi Diren’dir. Her ikisinin de mekanları cennet olsun derim.
        1 Haziran günü  dünyada süt günü olarak kutlanıyor.   Bu günü son yıllarda bizler de kutlamaya başladık.  Ama en çok bizi üzen böyle bir günde canlı hayvan varlığımızın eskilere göre çok az oluşudur.  Türkiye son yıllarda canlı hayvan ihraç eden bir ülke konumunda.  85 milyonluk ülkemizde  istenildiği taktirde  canlı hayvan popülasyonunun artırılması mümkünken maalesef üreticinin küskünlüğü giderilememiştir. Süt konusunda ajandamda sadece ülkemizin 2022 ve  2023  yılı  üretimleri var: 2022 yılı üretimimiz  21 milyon 563 bin 492 ton, 2023 yılı üretimimiz ise  21 milyon 481 bin 567 ton olarak  görünüyor.      Bu arada  canlı hayvan varlığımızla ilgili şunları söyleyebilirim;  Büyükbaş ve Küçükbaş olarak  2022  yılında 73 milyon 472 bin 214  ,2023 yılında ise   69 milyon 106 bin 753  7lık bir canlı hayvan popülasyonuyla karşı karşıyayız.  Azalma buradan da kolaylıkla görülebiliyor.  
       SEVGİLİ  ZİRAAT  YÜKSEK MÜHENDİSİ  AKIN
                KARAVEYİSOĞLU’NU  ÖZLÜYORUM  
   Sevgili arkadaşım,dostum  Ziraat Yüksek Mühendisi  Akın Karaveyisoğlu’nun iki yıldır aramızda olmadığının farkındayım.  Bana bir ara  Harmancık’taki Akaryakıt İstasyonunun bahçesindeki doğal  ürettikleri salatalıklardan,domateslerden,uzun yeşil biberlerden,hatta kavunlardan ikram etmişti. Pandemi dönemi ardından bir kez daha bu akaryakıt istasyonunun bahçesinde bir araya gelme sözü vermiştim.Ama gelin görün ki sevgili arkadaşım,hala birçok hemşehrimizin eczacı  olarak bildiği ,aslında eşine ait  eczanede çalışan  ziraat yüksek mühendisi   Akın Karaveyisoğlu   değerli bir mühendisti.  Güzel Almancası,biraz Fransızca ve İngilizcesi vardı.   Hatta kendisini bir ara Tavşanlı S. S. Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifi  Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini bile vermiştik.  Akın Karaveyisoğlu dönemi kooperatifin altın yılı olmuştu. Binin üzerinde  TIR, Ağır kamyon bu kooperatifin dev filosuydu.  Yıllar içinde Tunçbilek’te üretilen Liniyit kömürünü  bu araçlarla yurdun dört bir yanına göndermiştik.  Bu kooperatif merhum Karaveyisoğlu döneminde  ülkemizin en büyük birkaç kooperatifinden birisi olmuştu.  Merhum Karaveyisoğlu bir ara Almanya’da  kendi alanında  araştırmalar yapmış,Danimarka’da  mesleğini geliştirmişti. En çok kendisi ni ziyaret eden de merhum Moymullu  Prof. Dr. Cemal Sarıcan olmuştur. Her ikisi de bilgi ve beceri sahibiydi. Fikir alışverişi yapar-lardı . Bugün bu iki değer artık hayatta değil. 
   Merhum Akın Karaveyisoğlu Anap Dönemi’nin de önemli  isimlerindendi. Sevgili Akın devletin en üst kademesinden en alt kademesine kadar birçok bürokratla yakın bir ilişki içindeydi. Bu ilişkilerin Tavşanlı’nın sosyal,ekonomik ve kültürel başarılarında önemli  bir yeri olduğunu söyleyebilirim.  Akın Karaveyisoğlu sayesinde Tavşanlı’ya birçok üst bürokrat gelmiştir.  Merhum Akın’ın öyle güzel hayalleri vardı ki hangi birini anlatayım? Bir kara Tavşanlı- Tunçbilek arasında Beyköy( bugün mahalle) altında  kooperatif hizmet binası ve eklerinin olduğu alanda şoförler sitesini hayata geçirmeyi planlıyordu.  Bu site gerçekleşseydi bugün Tavşanlı’da onlarca şoförün dairesi ve en azından bir sitesi olacaktı. Bu site sayesinde bugün Bey Mahallesi Tavşanlı’nın en güzel mahallelerinden birisi olacaktı. 
   Merhum Akın Karaveyisoğlu Tavşanlı’da bir laboratuar arzuluyordu. Bu laboratuarda  çeşitli bitki hastalıklarının   teşhis ve tedavisi   gerçekleşecekti.  Sevgili Akın Karaveyisoğlu sadece bitkilerle değil büyükbaş ve küçükbaş hayvan populasyonu ile de yakından ilgileniyordu.  Tavşanlı’da çevreye zarar vermeyen örneğin keçi üretiminin  Tavşanlı için yararlı olacağını biliyordu.  Moymul Ovası7nın ilçenin tek doğal merası olduğunun farkındaydı.  O’na göre bu ova bir nimetti.   Bu ovada yüzlerce büyükbaş bir araya getirilebilir, bu doğal  mera,büyük bir çiftliğe dönüştürülebilirdi. AB Normlarında  muhteşem bir projeye imza atılabilirdi. Çünkü artık Kocaçay’ın taşması diye bir şey söz konusu değildi. Kocaçay, Kayaboğazı Barajı sayesinde dizginleşmişti. 28 Mayıs 2022 tarihinde  yitirdiğimiz bu dev adam sevecendi. Dostu,candı.  Eşinin eczanesi O’nun dostlarının mekanıydı. Gönül Hanım gibi fevkalade bir hanımefendi eşiydi.  Merhum Akın’ın merhum babası Saffet Karaveyisoğlu  da değerli bir hemşehrimizdi.  Bugünkü Balıkpazarının bulunduğu alan  bu merhumun  özverisi sayesinde  Tavşanlı’ya kazandırılmıştır. Göbel Köyü Halkı için Karaveyisoğlu Ailesi   önemli bir ailedir.  Merhum Akın YSD Hizmet binası yanında bir ev inşa ettirmişti.  Bir Tavşanlı sevdalısı olduğunu göstermişti.  Tavşanlı O’nun için önemliydi.  Koyu bir BJK’lıydı. Hatta bu kulübün Kongre üyesiydi.  Hayatta olsaydı Tavşanlı’da futbol belki de  merhum Akın sayesinde   daha da  gelişebilirdi.  BEŞİKTAŞ ile  TAVŞANLI arasında   bazı güzellikler yaşanabilirdi.  Tavşanlılıları bilemem ama ben sevgili,merhum arkadaşımı   özlüyorum.  Erken gittin be kardeşim!   Mekanın cennet olsun.

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları