TAVŞANLI BELEDİYESİ’NİN EFSANELERİ
Bülent Alpagut
- 05062218413 TAVŞANLI BELEDİYESİ’NİN EFSANELERİ BİRER BİRER
ARAMIZDAN AYRILIYOR
Tavşanlı Belediyesi,yani Kütahya’nın en büyük ilçesi ‘nin belediyesinin kuruluş tarihi 1885 yılıdır rAma, Belediyenin 1886 yılında hizmete girdiği ifade ediliyor. İlk belediye başkanı Hacı Ahmet Efendi(1885-1886) ‘dir. Halen belediye başkanı olan Mustafa Güler ile rahmetli ilk başkan arasında nice belediye zabıta memurları görev yapmış. Bunların çoğu maalesef bugün bilinmiyor. Kayıt altına da alınmadığı için bilinmesi zaten mümkün değil. Ama biz gazeteciler meraklı oluyoruz. Araştırıyoruz,buluyoruz ve gelecek kuşaklara bu fedakar insanların en azından adlarını hatırlatıyoruz.
Ben Tavşanlı’ya 1946 yılının Nisan ayı içinde gelmiştim.Henüz ilkokul 1.sınıf öğrencisiydim. Simav Osman Bey İlkokulu’ndan Tavşanlı Fevzipaşa İlkokuluna nakledilmiştim. Bugün itibariyle Tavşanlı’ya ayak bastığım günden bugüne tam tamına 75 yıl geçmiş. Aklım başına geldiğinden bugüne de nice belediye zabıta memuru,çavuşları tanırım. Büyük bölümü bugün maalesef hayatta değiller. Daha birkaç gün evvel sevgili zabıta memuru,çavuş lakaplı arkadaşımı,Zeki zeyrek Çavuş’u kaybettik. Kendisini en son 2019 yılı sonbaharında Tavşanlı’ya kısa süreliğine gittiğim bir sırada baharatçı dükkanında ziyaret etmiştim. Bu dükkanda zaman zaman oğlu Fatih otururdu. Envai çeşit baharat bu dükkandaydı. Zaman içinde ben de birçok baharatı buradan almışımdır. Zeki Çavuş hoş sohbet bir insandı. Anlattığı dinlenirdi. Mütevazi bir insandı. Dürüst ve namusluydu.İyi b ir aile babasıydı.Vefatını haber aldıktan sonra ,Belediye Başkan yardımcısı Naci Eraslan’ı aradım.Başsağlığı diledim.. Sonra aile bireyleriyle de konuştum. Kendilerine sabır diledim.
Tavşanlı ‘da,çok değil 10-15 yıl sonra kimse çıkıp belediye çavuşlarını arayıp sormayacaktır. Çünkü vefasızlık hastalığı tüm insanlarımızı bir kanser gibi sardı. Ölenler zaten unutuluyor. Gidin bakın Tavşanlı mezarlıklarına niceleri yatıyor. Hangi birini ne zaman ne aralıklarla anımsıyoruz.? Ruhlarına bir Fatiha,bir Yasin okuyabiliyoruz?. Eğer mezartaşları da olmasa tamamiyle unutulup gidecekler.
Mehmet Sönmez çvş,Ethem çvş,İsmail Parmaksız çvş,Hasan çvş,Talat Pembe çvş,Cemal Aydemir(bacaksız) çvş, Selahattin Sezer(eskiden berberlik te yapmıştı) çvş,Ahmet çvş,İsmet Açıkgöz çvş(bir jeepi de vardı ,taksicilik te yapmıştı),Ömer Kiraz çvş, Nuri çvş, Nazım çvş, Hafız Kadir Balaban çvş(Keşkekçi camii’nde imamlık ta yapmıştı),Mehmet Şenyiğit(Sarı Mehmet) çvş,bir zamanlar Üç Eylül Parkı yanında bir çay bahçesi işletmişti.Zabıta Amirliği de ifa etmişti. Mustafa İstanbulluoğlu aslında çvş değildi. Çöpçüler O’na emanetti. Onları yönlendirirdi. Çok temiz giyinirdi.
Tavşanlı Belediyesi,daha sonra 8 belediyemizde niceleri geldiler,niceleri gittiler. Hani şair Hayyam ne güzel söyler.” Niceleri geldi,neler istediler/Sonunda dünyayı bırakıp gittiler/ Sen hiç gitmeyecek gibisin değil mi?/O gidenler de hep senin gibiydiler”. Evet bugün artık genç çavuşlar görev yapıyor. Hiç birinin da saçında ak yok. Onları da bizden sonrakiler yazsın. Tunçbilek Beldesi Belediyesi’nde,zabıta memuru üç çavuş buldum. Hasan Hüseyin Çavuş(Er),Muzaffer Kılınç Çavuş,Mustafa Kaya Çavuş. Çukurköy Beldesi Belediyesi en az belediye zabıta çavuşuna sahip. Tek bir isim buldum.
Benim Belediye Çavuşlarıyla nice anılarım vardır. Yazmaya kalksam kitap olur. Rahmetli Nazım Çavuş sık sık rahmetli Madan Mehmet’in Belediye Müzesi altında,köşedeki yazıhanesine gelirdi.Burası sonradan ekmek satış yeri oldu. Rahmetli maşallah o kadar çok konuşurdu ki sıkıysa yerinden kalk oradan ayrıl. Bir şekilde bir bahane bulur ayrılırdım. İkindi namazı okunmuş. Akşam namazına çeyrek kalmış rahmetli hala oturduğu yerde olurdu. Nazım Çavuş ta ben dahil en çok konuşanlar listesinde ilk ondaydı. Ethem Çavuş rahmetli ,babam rahmetlinin balık arkadaşıydı. Açkarınların Halil, Gagaların Hüseyin, Abeş Mustafa, Karga Ahmet, montör Hüsnü, terzi Seyfettin, hakim Ali ve Emin Beyler’in de içinde bulunduğu balık avcıları içinde o da mutlaka olurdu.
Rahmetli Sarı Mehmet çvş( Mehmet Şenyiğit) emekli olduktan sonra bugünkü Ayyıldız Pastanesi’nin bulunduğu yerdeki örnek çay bahçesini işletirdi. Hemen hemen her gece ailecek mutlaka bu mütevazi,şirin,güllerle donanmış bahçede çay içerdik.Talat Pembe çvş güzel bir sanatkardı. Emekliliğinde “ Kayınna duymaz terlikleri”üretmişti. Saz da çalardı. Arastadaki işyerine gittğimde işini bırakır bana” Kar mı da yağdı Kütahya’nın dağına “ türküsü çalar söylerdi. Kadir Balaban çvş bir zaman sonra karşımıza cami imamı olarak çıktı. Arkasında nice Cuma namazları ve vakit namazları kıldım. Belediye Zabıta memurları,yani çavuşları renkli insanlardı. Hepsi de güzel insanlar. Aramızdan ayrılanlara Allah’tan rahmet,halen sağ ve emekli olanlara sağlık ve afiyet,görevde olanlara da hayırlı çalışmalar diliyorum.