30 Temmuz 2024 - Salı

KÖFTE, TÜRKİYE’DEN BALKAN DİLLERİNE GEÇEN BİR SÖZCÜKTÜR

KÖFTE, TÜRKİYE’DEN BALKAN DİLLERİNE GEÇEN BİR SÖZCÜKTÜR

Yazar - Bülent Alpagut
Okuma Süresi: 7 dk.
262 okunma
Bülent Alpagut

Bülent Alpagut

- 05062218413
Google News

 
  
      İçine soğan,kırmızı biber,çeşitli baharat,maydanoz,ufalanmış ekmek,yumurta katılarak yoğrulan kıyma köfte adını alır. Köftenin de çeşitleri vardır; Patates köftesi,Kimyonlu köfte,sahan köftesi, balık köftesi, bulgurlu köfte,kabak köftesi, sahan köftesi  bunlardandır. Ayrıca bazı yerleşim birimlerini ünlendiren köfteler de vardır; İnegöl köftesi, Boyabat köftesi, Tekirdağ köftesi  gibi. Kişilerin adını  alan köfteler bile var, Yusuf’un köftesi  gibi….Ama köfteler arasında özel bir yeri olan bir köfte vardır ki adı  Çiğ Köfte’dir.

      Çiğ Köfte; özellikle Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu İlleri’nde   damak tadıdır.  Bu köfteyi bir kez tadanlar ömür boyu  çiğ köfteye esir olurlar. Ama acıya karşı alerjisi olanlar,acıyı sevmeyenler için çiğ köfte bir şey  ifade etmez. İçinde karşılama,güle güle olan protokol masalarında,doğum gününün de yer aldığı yemek menülerinde,sıra gecelerinde de   önemli bir yeri vardır.   Çiğ köftenin  şifa kaynağı olduğu da söylenir. Hatta bir Güneydoğu ilinin valisinin  bir rahatsızlığını  çiğ köfte  yiyerek,yani acı yiyerek çözdüğünü bilirim.Boşnaklar kurufasülyeyi acısız tüketmez. Arnavut biberi  de acı açısından önde gelen bir biber türüdür.  Aslında  acının  içinde  olduğu her yiyecek bana göre şifadır. Ki ben bile yıllardır acı bibersiz yemek yediğimi hatırlamıyorum. Bir keresinde  bir yerde kurufasülye yerken acı biber istemiştim. Fakat ne yazık ki lokantada acı biberin olmadığını öğrendiğimde şok olmuştum. Kurufasülye bibersiz yenilmez Masamın karşısındaki masada oturan bir yabancı yanıma gelerek  bana acıbiber ruhu taktim etmişti. Birkaç fiske kurufasülye üzerine sıkmış yerine oturmuştu. Allah inandırsın gözlerim yerinden çıkacak sanmıştım. Anladınız tabi,biber değil,biberin ruhuymuş mübarek. Ama hiç çaktırmamıştım. Yani kelleyi korumuştum.  Ama önemli olan çiğköftenin kimin tarafından,hangi etten ve nasıl yapıldığıdır.Çünkü herkes,her önüne gelen bu  çiğ köfteyi yoğuramaz,kemale erdiremez,köfteye gereken itinayı gösteremez.   El becerisi şarttırÇiğ köfte yapmasını bilenlerin bir ustadan el alması gerekir.  İyi bir çiğ köfte ustası için” el terazi,göz mizandır.”. Etin özel olması şarttır.Elzemdir.Hangi kasaptan,şarküteriden alışveriş yapıyorsanız alacağınız kıymanın çiğ köftede kullanılacağını söylemeniz gerekir.  Kıymanın  yağsızı tercih edilir. Çiğ köftenin bulgurunun da bulguru ünlü yerlerin bulgurlarından olması  önemlidir.  Her kuşun etinin yenilmeyeceği gibi her bulgurun da çiğ köfte üretmede  kullanılmadığını bilmek gerek.  Sevgili meslektaşım ,bir zamanlar Tavşanlı Endüstri Meslek Lisesi öğretmenlerindendi,Aydın Şad ne zaman bir araya gelsek  bizlere  çiğ köfte yapardı. Kendi  memleketinin bulgurunu,Malatya/ Yeşilyurt  Bulguru’nu değerlendirirdi. 
      Birkaç gün önce Tavşanlı’dan  gelen acı haber ile adeta içim ezildi.  Meşhur Şiko rahmetli olmuş. O yıllardır artık bir Tavşanlı sempatizanıydı. İkinci adresinin hep Tavşanlı olduğunu söylerdi. Şiko önce  şofördü. Özel kişilerin yanında,şantiyelerde en sn da GLİ Müessesesi’nde çalışmıştı. Şiko  şoförlük mesleğinin yanı sıra memleketinin ünlü çiğ köftesini de başarıyle yapıp çevresine sunmuş biriydi.  O’nun çiğ köftelerinin damak tadına  ulaşanlar   O’na  bağımlı kalırlardı.  Şiko’nun  çiğ köftelerini kimler kimler yememiştir?Burada yazmaya kalksam satırlar almaz,sayfalara sığmaz. 

      Bu iş Allah vergisidir.  Aslında Şanlıurfa’nın Siverek İlçesi sakinlerinden yıllar önce Tavşanlı’ya gelerek   Benliler’de, Bazı şantiyelerde, GLİ Müessesesi’nde  Tır Şoförü olarak  çalışan  merhum Şıko  Ağır Kamyon şoförü olduğu için  müesseseye ait Tır ile sık sık İzmir’e gider, Tunçbilek’teki ağır kamyonların yedek parçalarını ,aksesuarlarını ve diğerlerini  getirirdi.YOLCULUK YAPARKEN BİLE NEREDE BULUNURSA BULUNSUN ARACINI BİR KENARA ÇEKER ÇİĞ KÖFTE YAPARDI.  O’nun kullandığı ağır kamyonlar da  artık  Tunçbilek’te ve müessesenin envanterinde yok. Şıko sevecen,halkın sempati duyduğu, bizden birisiydi.  Eğer isteseydi  bir çiğ köfte satış zinciri ile servet sahibi bile olabilirdi. 92 yaşında bu yalan dünyayı terk edip Hakk’a kavuştu.  Aramızdan ayrılışının müessese  camiasında ve  yeri dolmaz bir hüzün yarattığına eminim.  Merhum Şiko, ikinci adresi olarak ifade ettiği  Tavşanlı’da toprağa verilmiş. Mekanı cennet olsun. Urfalı Şıko bu andan itibaren  artık Tavşanlılılara emanettir. Üç oğlu olduğunu biliyorum.  Sanırım Mustafa,Ahmet ve Mehmet olmalılar.  Kendilerine başsağlığı dileklerimi iletiyorum. Ama dedim ya, kimse O’nun gibi  çiğ köfte karamaz,yapamaz,oluşturduğu lezzete  ulaşamaz.Bir zamanların  Türk Maden-İş Genel Başkanı hemşehrimiz H. Hüseyin Kayabaşı bile telefonda üzüntülerini dile getirirken” bir daha Tavşanlı böyle bir  Şıko göremez “  diyerek  merhumu  büyük bir kayıp olarak ifade etti.  Her zaman derim; lakaplar,halkın kişilere vurduğu mühürdür.  Bu mühür bu kişilerin ölümlerinden sonra da  silinmez.  Bakın Karga Ahmet ( Ahmet Ün) bir terziydi. Halk Ahmet Ün’e” Karga” lakabını  taktıktan sonra nice yıllar geçti. Bence Karga Ahmet ölmemiştir ve yaşamaktadır. İşte bunun gibi Şıko da  unutulmayacaktır.  Tıpkı bir zamanlar yaşayan ve aramızdan ayrılan Keko gibi. Ben yıllar önce Tavşanlı’ya tavuk tesislerine çalışmak için gelen Van İli,  Gercüş İlçesi Yukarıçökek Köylüleri’nin” Bülo Baba” olarak bildiği  Bülent Hoca’yım.
        Şiko’yu en çok tanıyanlardan bir halkımızın kancı Etem olarak bildiği ,ayaklı laboratuarımızdı,Etem Ünal’dır.  Şiko’yu   en iyi tanıyanlarımızdandı.  Didim’de bile her halükarda kampın hemen yakınında  Şiko’nun kurduğu çadırda birlikte olurlardı. Et Ethem’den, bulgur Şiko’dan olurdu. Çiğ köfteyi ilk kez Ethem tadardı.  Notu o verirdi.  Şiko’nun çiğ köftesi bugünün kredi kartı gibiydi. Her  anahtarı açardı. Gelecek kuşaklar belki merhum Şiko’yu anımsamayacaklardır ama  yüzlerce  insanın gönlünde Şiko  ebediyete kadar yaşayacaktır.    

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları