BİR HUKUKÇU ÇOCUĞU OLARAK
Bülent Alpagut
- 05062218413 BİR HUKUKÇU ÇOCUĞU OLARAK
YENİ ADLİ YILIN HAYIRLARA VESİLE
OLMASINI DİLİYORUM
Öncelikle,merhum, dedem, eski Besni Hakimi,sonra Avukat , M. Reşit Tugay’ı,merhum eski Bursa 3. Ağırceza Mahkemesi Üyesi Hakim eniştem Abdurrahman Serel’i, merhum eski ( Ç al, Acıpayam, Kadirli,Kozan, Ceyhan, Simav) Hakimi,sonra, Kütahya Barosu eski Üyelerinden, Avukat babam Hüsamettin Alpagut’u, merhum eski Hakimlerden sonra İstanbul Barosu Üyelerinden Avukat halam Nimet Buyurur’u, merhum eski C. Savcılarından, Hakim Orhan Tugay Dayımı,ebediyete intikal eden başta Kütahya Barosu olmak üzere ,tüm barolarımıza kayıtlı avukatları, aramızdan ayrılan hakim ve c.savcılarımızı,Adalet çalışanların rahmetle anıyorum. Mekanları cennet olsun.
Bir yeni Adli Yıla daha girdik. 2022-2023 Adli Yılın, tüm sayın Hakimlerimize, C. Savcılarımıza,Avukatlarımıza,Adliye çalışanlarına hayırlı olmasını diliyorum.Gönlüm ister ki; Bu Adli Yıl, Yargı bağımsızlığı,hukukun üstünlüğü, hukuk devleti ve avukatlık mesleğinin artık yapısal bir hale gelmiş sorunları açısından tüm kaygılarımızı gideren mutlu bir Adli Yıl olsun.Bu Adli Yıl, özellikle kadın cinayetlerinin sıfırlandığı,Avukatlara yapılan saldırıların son bulduğu, hak ihlallerinin sonlandığı, çocuk istismarlarının anılmadığı,Yargıya güvenin arttığı, bir Adli Yıl olsun. Yeni Adli Yıla , 20 bin yeni, toplamda 170 bini bulan pırıl pırıl bir Avukatlar Ordusuyla giriyoruz. Adli Yıl biterken, Cumhuriyetimizin 100. yılında bu rakamın 200 bini bulması bekleniyormuş. Milli sınırlarımız içinde,Cennet vatanımızın en ücra yerleşim biriminden en kalabalık kentine kadar görev yapan bu Avukatlar Ordusu’nun ki bunlardan 50 bininden fazlası İstanbul’da,20 bininden fazlası Ankara’dadır, yazıhaneleri ,ofisleri, departmanları v.b var,iyi-kötü ,küçük-büyük sorunları var. Merhum hakim-avukat babam sık sık ifade ederdi; Bana, “ Oğlum,asıl önemli olan Hukukçuların Eğitim kalitesinin artmasıdır.” derdi. Bir keresinde, bir anısını da anlatmıştı .Kendisi, Ankara Hukuk Fakültesi mezunlarındandır.Mezuniyet töreninde,diplomalarını bizzat merhum Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’nün elinden aldıklarını, bu sırada da büyük devlet adamının kendilerine ” Genç Hukukçular, olacaksanız tam alim olun. Asla yarım alim olmayın. Yasaları harfiyen uygulayın kendinizi geliştirin, yasaların zaman içinde değiştirilen maddelerini,şıklarını takip edin,hiçbir şeyiniz kalmayınca da elinizi vicdanınıza koyun ve taktir hakkınızı cesaretle kullanın” dediğini anlatmıştı. Doğru söylememiş mi? Yeni Adli Yılda birçok yerleşim biriminde halkımız,Adliyeler ve Adalet Saraylarında yeni yeni genç Hakim ve C. Savcılarımızla tanışacak. Birçok sayın Hakim ve C. Savcımız yeni görev yerlerinde yeni dostluklar kuracaklar.Adalet dağıtmayı sürdürecekler.Merhum hakim-Avukat babam sık sık soframızda bizi yalnız bırakmazdı. Masanın baş köşesi onundu. Bizim sohbetlerimiz diğer sohbetlere benzemezdi. Merhum babam;”. Para kazanmak,mal-mülk sahibi olmak,iyi marka araca binmek,yalılarda,köşklerde oturmak isteyenler asla yargıç(hakim) ve C. Savcısı olmayı düşünmemelidir. Çünkü gerek hakimlik gerekse C. Savcılığı sefa değil, cefa mesleğidir. Her mesleğin bir keyif veren yönü vardır. Ayakkabı üreticisi her ürettiği ayakkabıyı eliyle okşar,itinayla kutusuna yarleştirir. Kasap, her daim iş yerine gelen büyükbaş ve küçükbaş hayvanları bonfile,kıymalık,pirzola, kuşbaşı,köfte,şiş v,b’ larına dönüştürür. Bunları vitrinine dizer ve seyreder. Gerek hakim,gerekse c. savcısı, adaleti tesis ettiğinde bundan büyük keyif alır. Hakim ve c. savcıları için yurdun en ücra köşeleri nihayet vatan toprağıdır. Her hakim ve c.savcısı buralarda,gittiği yerlerde görev yapmaya hazır olmalıdır. Bu görevi aşkla yapmayı düşünmelidir”. derdi. Merhum babam hem hakim hem de avukat olduğu halde öldüğünde 1981 yılında cebinden sadece 21 lira çıkmıştı. Biz hep kira evlerinde oturduk. Aracımız,tarlamız,bahçemiz,evimiz olmadı. Merhum babam bir yere tayin olduğunda da bugünkü gibi kamyon v.b yoktu gideceğimiz yere tren yoluyla ve bir vagon kiralayarak, içine kendimiz de binerek gitmişizdir. Ben hakim çocuğuyum. Merhum babam beni annemin işi olduğu zamanlarda ki kızkardeşim benden iki yaş küçüktü, hem ona baktığı hem ev işlerini gördüğü için beni babama teslim edermiş. O da beni alır Adliyeye getirir, duruşma yaptığı salonda,kürsüsünün altına yerleştirdiği minik bir beşikte ayaklarıyla sallar ve bir yandan da duruşmayı sürdürürmüş. Babam hakimken bavullarımız hep hazır olurdu.Zaten merhum babam” Bir memurun ne zaman hangi vakitte bir yere atanacağını kimse bilmez. Hazır olmada fayda var” derdi. Bir atama halinde toparlanmak kolay olsun diye bazı eşyalarımızı açmazdık bile.
C. Savcıları, bir suç işlendiğinde, haberi alır almaz devlet adına araştırma ve soruşturma yapar. Ne Başbakanın,ne milletvekilinin,ne rektörün, genel müdürün, daire başkanının,valinin,kaymakamın ve tüm unvanların başında “ Cumhuriyet”sözcüğü yoktur.Bu unvan, sadece savcılara verilmiştir. Onun içindir ki Cumhuriyetin savcısı özeldir. Bazen düşünürüm; Neden Devletin her kademesinde zaman zaman bir şekilde yanlışlar yapılabiliyor?Hukuk dışına çıkılabiliyor? İşte onlara Cumhuriyet adına hesap soracak tek merci C. Savcılığı makamıdır. C. Savcılarıdır. onlar Cumhuriyet adına gerçeği tesis edenlerdir. Mahmut Esat Bozkurt,Cumhuriyet’in Hukuk Devrimini yaratan büyük insanın c. savcılarına söylediği şu sözleri ne güzeldir:” Cumhuriyet Savcıları! Sizlere sesleniyorum; Meriç Kıyısı’nda çalışan Türk Köylüsü’nün kaybolan sabanından tutunuz da bu yurtta uğrayacakları en ufak haksızlıktan,hatta, Bingöl Dağları’nın ıssız kuytularında nafakalarını bekleyen öksüzlerin gözyaşlarından siz sorumlusunuz” .Yargılama faaliyetinin, mesleğe alımlardan tutunuz da emeklilik işlemlerine kadar büyük bir hizmet alanı vardır. Merhum hakim eniştem; Her yargıcın, c. savcısının yeterli tecrübe ve yargılama pratiği kazanmasının şart olduğunu söylerdi. Her hakim ve c. savcısının mutlaka az da olsa bir şekilde taşrada çalıştırılmalarının kaçınılmaz olduğunu ifade ederdi. Bunun vatandaşlarımız ve yargı içinde bir teminat olduğunu vurgulardı. Her halükarda caydırıcılık için, toplumda verilen cezaların uygulandığına dair inancın da mutlaka olması gerektiğini belirtirdi. Başta siyasetçilerin Adalete değer vermesi gerekiyor. Adaletsizlik yapan siyasetçi bunun vebalini bugün olmasa da yarın bir gün gelip kendisini bulacağını mutlaka düşünmelidir. Bugün çok şerefliyken,bir gün bir şekilde cezaevine girerek şerefini yitiren niceleri var. Montesquieu ta 1689-1755 yılları arasında ne diyordu?” Toplum çıkarlarının en etkin güvencesi,adalettir. İnsanı insan yapan niteliklerin başında HAK,ONUR,KİŞİLİK SAYGISI ile adalete, hukuka bağlılık gelir. Erdem; Toplum çıkarlarını kişisel çıkarın üstünde tutmaktır” . Hukuk; Gerçek kanıt,sağlam belge,defosuz tanık,tarafsız bilirkişi,adalet amaçlı iddianame arar. Herkes,çoğumuz, Avukat ve Avukatlık sözcükleri hakkında yeterli bir bilgi sahibi değiliz. Avukatlık; Suçluyu aklamaya ve karşılığında Avukatlık parası( Vekalet ücreti) almayı,meslek edinen kişidir. Ama şu kesin olarak bilinmelidir ki, Avukat,kesinlikle Adalet dağıtmaz. Sadece bir tarafın hakkını savunur.
Yeni Adli Yılda, Avukatlarımız anladığım kadarıyla, mesleki faaliyet alanlarının korunmasını, genişletilmesini ve güçlendirilmesini istiyorlar. Avukatlarımız, emeğin hak ettiği karşılığı gördüğü, stajyer avukatlara eşitlendiği kamu kaynaklarıyla destek sağlandığı, kamu avukatlarının özlük haklarının tanındığı,engelli avukatların faaliyetini ayrımcılığa uğramadan sürdürebildikleri ,emekli avukatların insan onuruna yakışır bir maaş almasını istiyorlar.
Fakat şu bir gerçektir; Avukatlar, mesleki faaliyetlerinde yaşadıkları tüm olumsuzluklara rağmen adil yargılanma hakkının tesisi hususunda üzerlerine düşeni yapma gayreti içindeler. Ama, bu arada talepleri var; hak ettikleri Adli Yardım ve CMK ödemelerini zamanında almak istiyorlar.Bu arada, bütün olumsuzluklara karşın, Bağ- Kur ,stopaj ve benzeri masraflarını da peşin ödemeyi sürdürüyorlar. Yine dost ve arkadaşlarım Avukatlar, hatta öğrencim Avukatların bazı talepleri bu Adli Yıl içinde çözümlenebilirse bu da onlarda büyük bir mutluluk yaratacaktır.Nedir bunlar? Avukatlık hizmetlerinden alınan KDV oranlarının indirilmesi, CMK ve Adli Yardım Hizmetlerinde KDV’nin sıfırlanması,serbest çalışan meslektaşlarının asgari ücrete kadar olan gelirlerine vergi muafiyetinin sağlanması, bir yıllık genç girişimci Bağ- Kur primi muafiyetinin üç yıla çıkarılmasından ibaret. Dünyada 197’nin biraz üzerinde irili ufaklı devletler var. Bu devletlerin vatandaşları bağımsız ve tarafsız bir yargının varlığında aynı duygu ve düşünceleri taşımaktadır. Bu ülke insanlarının çoğu, Adaletin teminatının bağımsız ve tarafsız yargı,adil yargılanma hakkının teminatının ise bağımsız savunma olduğunda fikir birliği içindedir. Yargı bağımsızlığının sorgulandığı,adaletin ya geç ya da hiç tecelli etmediği bir sistemin mülkün temeli olamayacağına inanmışlardır. Hukukun üstünlüğünün sağlandığı,hak ve özgürlüklerin yaşama geçtiğini görmek her ülke insanını mutlu edecektir.
Yeni Adli Yılda Tavşanlılı neler istiyor? Eski yıktırılan kapalı cezaevi arsasına Adliye Sarayı için ek bir bina istiyor. Mevcut E Tipi ceza ve infaz kurumunun büyütülmesini istiyor. Hakim ve c. savcılarımıza ek lojman talep ediyor. Kütahya Barosu’na kayıtlı 100’ün üzerindeki Tavşanlılı Avukat mevcut Adalet Sarayı içinde daha büyük bir salon veya mevcut salona ek bir-iki salon daha istiyor. Mümkünse , bazı birimlerin kiralanacak bir binaya alınmasını ( İcra Müdürlükleri, İlçe Seçim kurulu v.b) istiyor. Bunların yanında yıllardır bir türlü yaptırılmayan bir Jandarma Komutanlığı hizmet binası ve eklerinin( Atış poligonu,lojmanlar,sosyal tesisler v.b) inşaatının programa alınmasını istiyor.
Yeni Adli Yıl münasebetiyle Allah’ın en sevgili kulu Hz. Muhammed’in bazı Hadislerine yer vermek istedim. Hz Muhammed Adalet konusunda şunları söylüyor.” Adaleti çiğneyen devlet
adamlarını cezalandırmayan milletler çökmek zorundadır.” “ Bir saat adaletle hükmetmek,bir sene ibadet etmekten daha hayırlıdır”” Bir gün adaletli davranmak,altmış yıllık ibadetten üstündür”” Adaletsizliğin( haksızlığın) karşısında susan dilsiz şeytandır” “Adaletli sultan, yeryüzünde Allah’ın gölgesi ve mızrağıdır” “ Bir hakim adaletten ayrılmadıkça Allah kendisiyle beraberdir. Adaletten ayrılır da zulmederse Allah onu yalnız bırakır” “Zalim,yeryüzünde Allah’ın adaletidir. Allah onunla (başkalarından) intikam alır. Sonra(döner) ondan da intikam alır.” “ Kıyamet gününde insanların Allah’a en sevgili olanı ve Allah’a en yakın bulunanı adaletli( adil) devlet başkanıdır.” “Kim bu ümmetin başına amir( yönetici) olarak geçtikten sonra adaletten şaşarsa, Allah onu yüzüstü cehenneme atacaktır”” Sizden öncekilerin helak olmalarının( yok olup yıkılmalarının) sebebi aralarında asil,kuvvetli biri suç işlediğinde onlara dokunmamalarıdır. Zayıf suç işlediğinde ise derhal cezalandırmalarıdır”” Kıyamet günü herhangi bir idareci elleri bağlı olarak huzura geldiğinde adil ise adalet onu kurtaracak,zalim ise zulmü onu felakete sürükleyecektir” “En faziletli cihat,adaletsiz (zalim) bir idarecinin yanında ona adaleti( hakkı) söylemektir.”
Tavşanlı Adalet Sarayı sayın Hakim ve C. Savcılarının, Adliye çalışanlarının Yeni Adli Yılını Sayın C. Başsavcımız Hami Can’ın ve sayın Ağırceza Mahkemesi –Adli Yargı ve Adalet Komisyonu Başkanı ‘mızın şahıslarında, tüm avukatlarımızın yeni Adli Yılını da sayın Baro Başkanımız Av. Ahmet Atam’ın şansında kutlarım.
Her Adli Yıl açılışını Cumhuriyet Meydanı’nda protokol amiri olarak ben yapmışımdır. Ama artık bir süredir Tavşanlı’dan ayrıyım. Sanırım birileri benim görevimi yapıyordur. Bir zamanlar Tavşanlı’da C. Başsavcısı olarak görev ifa eden ve halen İzmir’de olan Cevat Barutçu ve Kemal Esenkaya’nın, hemşehrimiz emekli c. savcısı Kazım Yıldız ve emekli Hakim Fuat Özsoy’un, Av. SabahatÖzcan ve Av. Fahri Alpaslan’ın tüm Tavşanlılılara selam ve sevgileri var.Sayın C. BaşsavcımızHami Can ve sayın Ağırceza Mahkemesi Başkanı ve Adli Yargı ve Adalet Komisyonu Başkanı Nail Bulut’ada tekrar hoş geldiniz diyorum. Nasip olursa birer bardak çaylarını içmek isterim.