23 Eylül 2022 - Cuma

BİR HUKUKÇU ÇOCUĞU OLARAK

Yazar - Bülent Alpagut
Okuma Süresi: 14 dk.
345 okunma
Bülent Alpagut

Bülent Alpagut

- 05062218413
Google News

 BİR  HUKUKÇU ÇOCUĞU OLARAK  
YENİ ADLİ YILIN  HAYIRLARA VESİLE
 OLMASINI  DİLİYORUM                   
       
       Öncelikle,merhum, dedem, eski Besni Hakimi,sonra  Avukat , M. Reşit Tugay’ı,merhum  eski Bursa 3. Ağırceza Mahkemesi Üyesi  Hakim  eniştem Abdurrahman Serel’i, merhum  eski ( Ç al, Acıpayam, Kadirli,Kozan, Ceyhan, Simav) Hakimi,sonra, Kütahya Barosu eski  Üyelerinden, Avukat  babam Hüsamettin Alpagut’u, merhum eski   Hakimlerden sonra  İstanbul Barosu Üyelerinden Avukat  halam Nimet Buyurur’u, merhum eski C. Savcılarından, Hakim  Orhan Tugay Dayımı,ebediyete intikal eden başta Kütahya Barosu olmak üzere ,tüm barolarımıza kayıtlı avukatları, aramızdan ayrılan hakim ve c.savcılarımızı,Adalet çalışanların rahmetle anıyorum. Mekanları cennet olsun. 
       Bir yeni Adli Yıla daha girdik.  2022-2023 Adli Yılın, tüm sayın Hakimlerimize, C. Savcılarımıza,Avukatlarımıza,Adliye çalışanlarına  hayırlı olmasını  diliyorum.Gönlüm ister ki;  Bu Adli Yıl, Yargı bağımsızlığı,hukukun üstünlüğü, hukuk devleti ve avukatlık mesleğinin   artık   yapısal bir hale gelmiş sorunları  açısından tüm kaygılarımızı gideren  mutlu bir Adli Yıl olsun.Bu Adli Yıl, özellikle kadın cinayetlerinin sıfırlandığı,Avukatlara yapılan saldırıların son bulduğu,  hak ihlallerinin sonlandığı, çocuk istismarlarının anılmadığı,Yargıya güvenin arttığı,  bir Adli Yıl olsun. Yeni Adli Yıla , 20 bin yeni, toplamda 170 bini  bulan pırıl pırıl bir Avukatlar Ordusuyla giriyoruz. Adli Yıl  biterken, Cumhuriyetimizin 100. yılında bu rakamın 200 bini bulması  bekleniyormuş. Milli sınırlarımız içinde,Cennet vatanımızın en ücra yerleşim biriminden en kalabalık kentine kadar görev yapan bu Avukatlar Ordusu’nun ki  bunlardan   50 bininden fazlası İstanbul’da,20 bininden fazlası Ankara’dadır, yazıhaneleri ,ofisleri, departmanları v.b  var,iyi-kötü ,küçük-büyük  sorunları var.  Merhum   hakim-avukat babam  sık sık ifade ederdi; Bana, “ Oğlum,asıl  önemli olan Hukukçuların   Eğitim kalitesinin artmasıdır.” derdi. Bir  keresinde, bir anısını da anlatmıştı .Kendisi, Ankara  Hukuk Fakültesi mezunlarındandır.Mezuniyet töreninde,diplomalarını bizzat  merhum Cumhurbaşkanı  İsmet İnönü’nün elinden aldıklarını, bu sırada da  büyük devlet adamının kendilerine ” Genç Hukukçular, olacaksanız tam alim olun. Asla yarım alim olmayın. Yasaları  harfiyen uygulayın kendinizi geliştirin,  yasaların    zaman içinde değiştirilen maddelerini,şıklarını   takip edin,hiçbir şeyiniz kalmayınca  da  elinizi vicdanınıza koyun ve taktir hakkınızı   cesaretle kullanın” dediğini anlatmıştı.  Doğru söylememiş mi?  Yeni Adli Yılda birçok yerleşim biriminde  halkımız,Adliyeler ve Adalet Saraylarında  yeni yeni  genç Hakim ve C. Savcılarımızla   tanışacak. Birçok  sayın Hakim ve C. Savcımız yeni görev yerlerinde  yeni dostluklar kuracaklar.Adalet dağıtmayı sürdürecekler.Merhum hakim-Avukat babam  sık sık soframızda  bizi yalnız bırakmazdı. Masanın baş köşesi onundu. Bizim sohbetlerimiz  diğer sohbetlere benzemezdi. Merhum babam;”. Para kazanmak,mal-mülk sahibi olmak,iyi marka araca binmek,yalılarda,köşklerde oturmak isteyenler  asla yargıç(hakim) ve C. Savcısı  olmayı düşünmemelidir. Çünkü gerek hakimlik gerekse C. Savcılığı  sefa değil, cefa mesleğidir. Her mesleğin  bir keyif veren yönü vardır. Ayakkabı üreticisi  her ürettiği ayakkabıyı  eliyle okşar,itinayla kutusuna yarleştirir.  Kasap, her daim iş yerine gelen büyükbaş ve küçükbaş hayvanları  bonfile,kıymalık,pirzola, kuşbaşı,köfte,şiş v,b’ larına  dönüştürür. Bunları vitrinine dizer ve  seyreder. Gerek hakim,gerekse c. savcısı,  adaleti tesis ettiğinde  bundan büyük keyif alır. Hakim ve c. savcıları için  yurdun en ücra köşeleri nihayet vatan toprağıdır.  Her hakim ve c.savcısı  buralarda,gittiği yerlerde görev yapmaya hazır olmalıdır. Bu görevi aşkla yapmayı düşünmelidir”.  derdi. Merhum babam hem hakim hem de avukat olduğu halde öldüğünde 1981 yılında cebinden sadece  21 lira çıkmıştı. Biz hep kira evlerinde oturduk. Aracımız,tarlamız,bahçemiz,evimiz olmadı.   Merhum babam  bir yere tayin olduğunda da bugünkü gibi kamyon v.b yoktu   gideceğimiz yere tren yoluyla ve  bir vagon kiralayarak, içine kendimiz de binerek gitmişizdir. Ben hakim çocuğuyum. Merhum babam beni annemin işi olduğu zamanlarda ki kızkardeşim benden iki yaş küçüktü, hem ona baktığı hem ev işlerini gördüğü  için beni babama  teslim edermiş. O da  beni alır Adliyeye  getirir, duruşma yaptığı salonda,kürsüsünün altına yerleştirdiği minik  bir beşikte ayaklarıyla sallar ve  bir yandan da   duruşmayı sürdürürmüş. Babam   hakimken bavullarımız hep hazır olurdu.Zaten merhum babam” Bir memurun ne zaman hangi vakitte bir yere atanacağını kimse bilmez. Hazır olmada  fayda var” derdi.  Bir atama halinde  toparlanmak kolay olsun diye   bazı eşyalarımızı açmazdık bile. 
            C. Savcıları, bir suç işlendiğinde, haberi alır almaz  devlet adına  araştırma ve  soruşturma yapar. Ne Başbakanın,ne milletvekilinin,ne rektörün, genel müdürün, daire başkanının,valinin,kaymakamın  ve tüm unvanların başında “ Cumhuriyet”sözcüğü yoktur.Bu unvan, sadece  savcılara verilmiştir. Onun içindir ki Cumhuriyetin savcısı özeldir. Bazen düşünürüm; Neden  Devletin her kademesinde zaman zaman bir şekilde yanlışlar yapılabiliyor?Hukuk dışına çıkılabiliyor? İşte onlara  Cumhuriyet  adına  hesap soracak tek merci C. Savcılığı makamıdır. C. Savcılarıdır. onlar Cumhuriyet adına  gerçeği tesis edenlerdir.  Mahmut Esat Bozkurt,Cumhuriyet’in Hukuk Devrimini yaratan büyük  insanın c. savcılarına  söylediği şu sözleri ne güzeldir:” Cumhuriyet Savcıları! Sizlere  sesleniyorum; Meriç Kıyısı’nda  çalışan Türk Köylüsü’nün  kaybolan  sabanından tutunuz da bu yurtta  uğrayacakları en ufak haksızlıktan,hatta, Bingöl Dağları’nın ıssız kuytularında nafakalarını  bekleyen öksüzlerin gözyaşlarından siz sorumlusunuz” .Yargılama faaliyetinin, mesleğe alımlardan tutunuz da  emeklilik işlemlerine kadar  büyük   bir hizmet alanı  vardır. Merhum hakim eniştem; Her yargıcın, c. savcısının yeterli tecrübe  ve yargılama  pratiği   kazanmasının şart olduğunu söylerdi. Her hakim ve c. savcısının  mutlaka  az da olsa bir şekilde taşrada  çalıştırılmalarının kaçınılmaz olduğunu ifade ederdi. Bunun vatandaşlarımız ve yargı  içinde bir teminat olduğunu vurgulardı. Her halükarda  caydırıcılık için,  toplumda verilen cezaların uygulandığına dair inancın da mutlaka olması gerektiğini  belirtirdi. Başta siyasetçilerin  Adalete değer vermesi gerekiyor.  Adaletsizlik yapan siyasetçi bunun vebalini bugün olmasa da   yarın bir gün gelip kendisini  bulacağını mutlaka düşünmelidir. Bugün çok şerefliyken,bir gün bir şekilde cezaevine girerek   şerefini yitiren niceleri var. Montesquieu  ta 1689-1755 yılları arasında ne diyordu?” Toplum çıkarlarının en etkin güvencesi,adalettir. İnsanı insan yapan niteliklerin başında   HAK,ONUR,KİŞİLİK SAYGISI ile  adalete, hukuka bağlılık gelir. Erdem; Toplum çıkarlarını kişisel çıkarın üstünde tutmaktır” . Hukuk; Gerçek kanıt,sağlam belge,defosuz tanık,tarafsız bilirkişi,adalet amaçlı iddianame  arar. Herkes,çoğumuz, Avukat ve Avukatlık sözcükleri hakkında yeterli bir bilgi sahibi değiliz. Avukatlık; Suçluyu aklamaya ve karşılığında Avukatlık parası( Vekalet ücreti) almayı,meslek edinen  kişidir. Ama şu kesin olarak bilinmelidir ki, Avukat,kesinlikle Adalet dağıtmaz. Sadece bir tarafın hakkını savunur.
          Yeni Adli Yılda, Avukatlarımız anladığım kadarıyla, mesleki  faaliyet alanlarının korunmasını, genişletilmesini ve güçlendirilmesini istiyorlar. Avukatlarımız, emeğin  hak ettiği karşılığı gördüğü, stajyer avukatlara eşitlendiği   kamu kaynaklarıyla destek sağlandığı, kamu avukatlarının özlük haklarının tanındığı,engelli avukatların faaliyetini ayrımcılığa uğramadan sürdürebildikleri ,emekli avukatların insan onuruna yakışır bir maaş almasını istiyorlar. 
           Fakat şu bir gerçektir; Avukatlar, mesleki faaliyetlerinde yaşadıkları tüm olumsuzluklara rağmen adil yargılanma  hakkının  tesisi hususunda üzerlerine düşeni yapma gayreti içindeler.  Ama, bu arada  talepleri var; hak ettikleri  Adli Yardım ve CMK  ödemelerini   zamanında almak istiyorlar.Bu arada,  bütün  olumsuzluklara karşın, Bağ- Kur ,stopaj ve benzeri   masraflarını  da peşin ödemeyi sürdürüyorlar. Yine  dost ve arkadaşlarım Avukatlar, hatta öğrencim Avukatların  bazı talepleri  bu Adli Yıl içinde çözümlenebilirse bu da onlarda   büyük bir  mutluluk yaratacaktır.Nedir bunlar? Avukatlık hizmetlerinden alınan KDV oranlarının indirilmesi, CMK ve Adli  Yardım Hizmetlerinde KDV’nin  sıfırlanması,serbest çalışan meslektaşlarının  asgari ücrete kadar olan gelirlerine  vergi muafiyetinin sağlanması, bir yıllık genç girişimci Bağ- Kur primi  muafiyetinin üç yıla çıkarılmasından ibaret. Dünyada  197’nin biraz üzerinde irili ufaklı devletler var. Bu devletlerin vatandaşları  bağımsız ve  tarafsız bir yargının varlığında  aynı duygu ve düşünceleri taşımaktadır.  Bu ülke insanlarının  çoğu, Adaletin  teminatının bağımsız ve tarafsız yargı,adil yargılanma hakkının teminatının ise bağımsız savunma olduğunda fikir birliği içindedir. Yargı bağımsızlığının sorgulandığı,adaletin ya geç ya da  hiç tecelli etmediği bir sistemin mülkün temeli olamayacağına inanmışlardır. Hukukun üstünlüğünün sağlandığı,hak ve özgürlüklerin yaşama geçtiğini görmek her ülke insanını mutlu edecektir. 
              Yeni Adli Yılda Tavşanlılı  neler istiyor?   Eski yıktırılan kapalı cezaevi arsasına  Adliye Sarayı için ek bir bina istiyor.  Mevcut E Tipi ceza ve infaz kurumunun  büyütülmesini istiyor.  Hakim ve c. savcılarımıza  ek lojman talep ediyor.  Kütahya Barosu’na kayıtlı 100’ün üzerindeki Tavşanlılı Avukat mevcut Adalet Sarayı içinde daha büyük bir salon veya mevcut salona ek bir-iki salon daha istiyor. Mümkünse , bazı birimlerin  kiralanacak bir binaya alınmasını ( İcra Müdürlükleri, İlçe Seçim kurulu v.b) istiyor. Bunların yanında yıllardır bir türlü yaptırılmayan bir Jandarma Komutanlığı hizmet binası ve eklerinin( Atış poligonu,lojmanlar,sosyal tesisler v.b)  inşaatının programa alınmasını istiyor. 
              Yeni Adli Yıl münasebetiyle  Allah’ın en sevgili kulu Hz. Muhammed’in bazı Hadislerine yer vermek istedim.  Hz Muhammed   Adalet konusunda şunları söylüyor.” Adaleti çiğneyen devlet 
adamlarını cezalandırmayan milletler çökmek zorundadır.” “ Bir saat adaletle hükmetmek,bir sene ibadet etmekten daha hayırlıdır”” Bir gün adaletli davranmak,altmış yıllık ibadetten üstündür”” Adaletsizliğin( haksızlığın) karşısında susan dilsiz şeytandır” “Adaletli sultan, yeryüzünde Allah’ın gölgesi ve mızrağıdır” “ Bir hakim adaletten ayrılmadıkça Allah kendisiyle beraberdir. Adaletten ayrılır da zulmederse Allah onu yalnız bırakır” “Zalim,yeryüzünde Allah’ın adaletidir. Allah onunla (başkalarından) intikam alır. Sonra(döner) ondan da  intikam alır.” “ Kıyamet gününde insanların Allah’a en sevgili olanı ve Allah’a en yakın bulunanı adaletli( adil) devlet başkanıdır.” “Kim bu ümmetin başına amir( yönetici) olarak geçtikten sonra adaletten şaşarsa, Allah onu yüzüstü cehenneme  atacaktır”” Sizden öncekilerin helak olmalarının( yok olup yıkılmalarının) sebebi aralarında asil,kuvvetli biri suç işlediğinde onlara dokunmamalarıdır. Zayıf suç işlediğinde  ise derhal cezalandırmalarıdır”” Kıyamet günü herhangi bir idareci elleri bağlı olarak huzura  geldiğinde adil ise adalet onu kurtaracak,zalim ise zulmü onu felakete sürükleyecektir” “En faziletli cihat,adaletsiz (zalim) bir idarecinin yanında ona adaleti( hakkı) söylemektir.”  
              Tavşanlı Adalet Sarayı sayın Hakim ve C. Savcılarının, Adliye çalışanlarının  Yeni Adli Yılını  Sayın C. Başsavcımız Hami Can’ın ve sayın Ağırceza Mahkemesi –Adli Yargı ve Adalet Komisyonu Başkanı ‘mızın şahıslarında, tüm avukatlarımızın yeni Adli Yılını da sayın Baro Başkanımız  Av. Ahmet Atam’ın şansında kutlarım.
              Her Adli Yıl açılışını Cumhuriyet Meydanı’nda protokol amiri olarak ben yapmışımdır. Ama artık bir süredir Tavşanlı’dan ayrıyım. Sanırım birileri benim görevimi yapıyordur. Bir zamanlar Tavşanlı’da C. Başsavcısı olarak görev ifa eden ve halen İzmir’de olan  Cevat Barutçu ve Kemal Esenkaya’nın, hemşehrimiz  emekli c. savcısı Kazım Yıldız ve emekli Hakim  Fuat  Özsoy’un, Av. SabahatÖzcan ve  Av. Fahri Alpaslan’ın  tüm Tavşanlılılara selam ve sevgileri var.Sayın C. BaşsavcımızHami Can ve sayın Ağırceza Mahkemesi Başkanı ve Adli Yargı ve Adalet Komisyonu Başkanı  Nail Bulut’ada tekrar  hoş geldiniz diyorum. Nasip olursa birer bardak çaylarını içmek isterim. 

 

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları