Yarın çok geç olabilir
Abdussamet Öztan
-Elimizde olan onca nimetleri, belki de en önemlisi ‘İslam’ gibi bir dini bize nasip eden Rabbimiz hakkında ne biliyoruz? İslam’a uygun yaşayabiliyor muyuz? ‘Ne gerek var böyle bir soruya, hepimiz inanıyoruz işte elhamdülillah Müslümanız’ diyenler olabilir. Ama bi soralım bu soruyu kendimize. Neden mi soralım?
Şu zamanlarda fenomen olan ve gençler arasında da popi hale gelmeye başlayan inanışlar var: Ateizm, deizm vs. gibi.. Kardeşimiz, evladımız gözümüzün önünde zaten güle oynaya Cehenneme doğru farkında olmadan sürüklenmekte iken; bir de ortaya, kendilerini farklı gösterme çabasında olan bu gençler arasında dinsizlik ve ateizm, farklılık ve farkındalık olarak görülüyor ve yayılmaya başlıyor. Ve artık ‘ateşe bir odun da sen at’ diyebilecek kadar cahil cesaretli gençler türemeye başladı. Kendi kendine olmadı tabi bu, belki de her birimiz ateş oluyoruz bu baruta! Neme lazım başkası düşünsün böyle şeyleri, hem ‘o daha genç’ diyerek.
Şimdi suçlu aramayı bırakalım da ne yapmak gerek ona bakalım. Düşün ki karşında yanan, alevleri göklere yükselen bir yangın olsa ve o yangında en sevdiğin, eşin dostun, kardeşin evladın yanıyor olsa ne yaparsın? Onu tanımasan da, elinde bir bardak su olsa bile ‘en azından ateşini bari hafifletirim’ düşüncesiyle ona koşmaz mısın olanca gücünle? İşte asrımızda insanlar ve özellikle de gençler, Bediüzzaman Hz.’nin ifadesiyle ‘kalp ve ruhlarının gıdasızlıklarıyla işledikleri hatalarla hastanelere, hapishanelere hatta intihar ile mezaristana’ göz göre göre girmekte ve hayatlarına son vermekteler. Doğruyu, Allah’ı onlara severek, sıkmayarak anlatmaya ve bunu onlara anlatacak insanlara toplum olarak ihtiyacımız var. Çünkü hata ile bir günah işleyen ve namazını kılmayan bir insan, özellikle de genç; Allah’ı biliyor ama ne kadar tanıyor? İşte ‘Gören, Bilen, İşiten’ olan Rabbini tanıyamadıkları için, haliyle bu sefer de umursamazlık ve bu namazsızlıklar baş gösteriyor. Yoksa, herkes Allah’ı biliyor! Ama günahta ısrar etmek, emre muhalefet etmenin, aldırmamanın da imanda bir deprem olduğunu gösterdiğini fark edemiyor!
Bi şeyler yapmak gerek! İbrahim (AS)’ın ateşine su taşıyan karınca misali, en azından yolunda bulunmak gerek. Hele ki Peygamberimizin(sav) ‘Müslüman kardeşinin derdiyle dertlenmeyen, bizden değildir’ ve ‘bir kişinin senin vesilenle hidayete ermesi, güneşin üzerine doğup battığı her şeyden hayırlıdır.’ hadisini biliyorken; boş duramayız ve diyemeyiz ki ‘daha erken(!)’ Hem, daha erken sözü yüzünden günahkar değil mi nice gençler? Aşkın yaşı yok diyeceğimize ölümün yaşı yok diyebilsek, inşâallah her şey enteresan şekilde düzelecek!
Unutmayalım ki tüm sıkıntılar Allah’ı bilmemekten değil, tanıyamamaktan çıkıyor! Allah’ı tanımak adına ilk önce kendimizden başlayalım ve imanımızı kısa bi teste tabi tutalım ki: ‘İman ettiğimiz Allah’ı, ne kadar tanıyoruz?’ Ölüm anında gelip vesvese vereceği ve imanımızı çalmaya çalışacağı hadis ile sabit olan ‘şeytanla olan son maçımıza’, ne kadar hazırlıklıyız? Yoksa tuttuğumuz takımın teknik kadrosunu, izlediğimiz dizinin karakterlerini isim ve karakterleriyle tanıdığımız kadar Rabb’imizi tarif edemiyor muyuz? O zaman hemen, bir önceki yazımda işlediğimiz gibi imanımızı daha da arttırmak için ayetleri iyice bi okumak ve Kur’ân’ı anlamak gerek. Yardım almak için de tefsirlere de başvurabilirsiniz.
Başka ne yapabiliriz derseniz, bir tavsiyemiz daha var! Risale Ofis YouTube kanalımızdaki videoları izleyebilirsiniz. Her hafta, İslâmi bilimsel ve imânî konularda güncel kısa videolar hazırlıyoruz. Bu videolarda maksadımız, bir kişinin dahi olsa hakiki imanı elde etmesine ve ‘ben kimim, nereden geldim, nereye gidiyorum?’ diyerek kendi kendini sorgulamasına vesile olmaktır. Çünkü her sorun, bilmemekten çıkıyor! Bu videoları kendi imanınızı kurtarmak ve daha da güçlendirmek adına izleyebilir ve izlediğiniz videoları sizler de sosyal medya hesaplarınızda paylaşarak siz de, daha fazla insanın, genç kardeşlerimizin imanının kurtulmasına vesile olabilirsiniz. Ayrıca bize bu konularda merak ettiklerinizi Facebook ve Instagram’da @RisaleOfis araması yaparak sosyal medya hesaplarımızdan çekinmeden sorabilirsiniz. Unutmayın, bizler de sadece birer vesileyiz! Tesir-i hakiki ve hidayet, Allah’tan!. Unutmadan söyleyeyim: Hiçbir şey için erken değil, yarın çok geç olabilir!