19 Ağustos 2017 - Cumartesi

Tesettüre ne gerek var

Yazar - Abdussamet Öztan
Okuma Süresi: 6 dk.
2417 okunma
Abdussamet Öztan

Abdussamet Öztan

-
Google News
Hakkında çok şey yazıldı çizildi bugüne kadar. Kimileri gerekli gördü, kimileri gereksiz. Kimileri tarz olarak algıladı tesettürü, kimileri ise bir mahkumiyet ve esaret. Bağnazlık, yobazlık, geri kafalılık.. Düşündüm de, niye tesettür? Yani ‘sadece başını kapatmışsın/açmışsın ne olacak ki?’ diye düşünmek normal mi değil mi? Yani gerçekten, tesettüre ne gerek var?
Tesettür deyince akla ilk gelen Ahzab Suresi-59 oluyor ki: “Müminlerin hanımlarına söyle, dışarı çıkarken üstlerine cilbablarını(dış elbiselerini) alsınlar. Bu onların incitilmemeleri için daha uygundur” diyor Rabbimiz. Peki illa ki incinmemeleri için gerekli mi? Olmasa korunamazlar mı?
Şöyle düşünelim: Yeni telefon aldığında yaptığın ilk iş ne olur? Hele ki aldığın telefon milyarlık bir telefonsa! Diyelim ki 1-1,5 aylık maaşını gömdün bir telefona ve aldın. Sonrasında da hemen bir ekran koruyucu ile çizilmelere karşı kılıf aldın diyelim. Çoğu böyle yapar, ee kolay kazanılmıyor para :) Peki, bunları yapman için biri seni zorlar mı kardeşim? Tabi ki hayır! Hatta dersin ki: Satıcı böyle kullanmamı tavsiye etmişti, hatta kullanma kılavuzunda üretici firma çizilme ve darbelere karşı garanti kapsamına girmediğini ve bu şekilde koruma ile kullanılmasının tüketici lehine olacağı yazıyordu. Yani kendi hür iradenle yaptın bunu değil mi? Ya da yaparsın değil mi? Herhalde yaparsın, o kadar parayı kıydıktan sonra! :) Peki neden bunu yaptın? Çok mu çirkin veya düşük model bir telefondu da, kimse eksiklerini kusurlarını görmesin diye mi yaptın bunu? Hayır! Çünkü telefonun sonuçta son üretim telefonlardan biri ve milyarları verdin belki de. Peki neden? Telefonun zarar görmesin diye, yani her şey telefon için idi! Peki çirkin olmadı öyle, ekrana koruyucu koyup bir de kılıf koyunca, o neymiş öyle! “Çirkin bile olsaydı, korumaya değerdi çünkü o benim, malımdan canımdan bir parça deyim yerindeyse” der dimi çoğu? İşte aynen öyle de, örtünmek demek olan tesettür de, korumak demektir kardeşim kendini. Seni; helalin için, haramlardan! Pis nazarlardan! Haram bakışlardan korumak için!
Peki baş örtüsü, tesettür için yeterli midir? Hemen aktaralım ki: Tesettür, baş örtüsü değildir! Delil mi istersiniz? Hemen sizi Nur Suresi-31’nci ayete bağlıyorum: “Mü’min kadınlara söyle…Görünen kısımları müstesna olmak üzere, ziynetlerini teşhir etmesinler. Baş örtülerini, yakalarının üzerine kadar örtsünler..” Peki ziynet diye neye deriz? Paha biçilemeyen, bizim için maddi/manevi değeri yüksek olan şeyler ziynettir. Kısaca mana ile ziynet, değerli olana, başkasına göstermek istemediğimiz, çalınmasından ve bilinmesinden korktuğumuz şeylere denir bizde. Peki ayetteki ziynetten kastedilen nedir? İki türlü ziyneti vardır kadının: Fıtrî ziyneti dediğimiz, yaratılışında ona tevdi edilen ve helaline helal olan suret(dış) ve siret(ahlak) güzelliği; diğeri de kendilerine helal olan ziynet eşyalarıdır; altın, ipek, süsleri vb gibi. İşte suret ziynetleri  hadis-i şerifte yer aldığı üzere ‘el ve yüz haricinde setredilip saklanması gereken kısımlar’ olarak ifade edilir. Yani doğru tesettürün sadece başın değil, baş kısmında yakalarının üzerleri olarak Nur S.-31 ile, bedenin tamamının örtülmesi gerekliliği olarak da Ahzab S.-59 ile ve Ebu Davud’da (Libas-31) geçen hadis-i şerif ile apaçık ve kolay bir şekilde, tartışmasız anlaşılmaktadır.
Yani aklen, mantıken, dinen, fıtraten tesettür gereklidir ve “kadınlar için, fıtrîdir; ref-i tesettür(olmaması) ise, fıtrata münâfidir(zıttır)” diye ifade eder Bediüzzaman. Niye mi? Şöyle ki: Kur’ân merhameten, kadınların hürmetini muhafaza için haya perdesini takınmasını emreder. O haya perdesi ise, tesettür ile mükemmel derecede sağlanabilmektedir. Tâ hevesât-ı rezilenin ayağı altında o şefkat madenleri zillet çekmesinler, âlet-i hevesat ehemmiyet bir metâ hükmüne geçmesinler. Çünkü insan sevmediği ve istiskal ettiği adamların nazarlarından sıkılır. Elbette açık saçıklık kıyafetine giren güzel bir kadın, bakmasına hoşlandığı nâmahrem erkeklerden 10da2 veya 3ü varsa, 7-8inden istiskal eder ve reddeder. Onların göz hapsinden sıkılır, sıkılması normaldir ve fıtrîdir. Sıkılmayan varsa, Allah muhafaza bu ne sefih ve sakil bir hal ve nasıl bir sukut-u ahlaktır! İşte İslam kadınları tesettür ile zilletten ve manevi esaretten, sefaletten kurtarıyor ve onları koruma altına alıyor! İslam kadına değer vermiyor diyenlerin, kulakları çınlasın! 
Unutmadan, tesettür tarz değil FARZdır kardeşim. Tesettür ederken de, helalinden başkasının dikkatini çekme! (Geniş bilgi için Risale-i Nur’dan Tesettür Risalesi isimli küçük kitabı, indirip okumanızı tavsiye ederim)
#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları