27 Ocak 2024 - Cumartesi

Köy hayatı nasıldır bilir misin ?

Köy hayatı nasıldır bilir misin ?

Yazar - Hüseyin Artun
Okuma Süresi: 6 dk.
1699 okunma
Hüseyin Artun

Hüseyin Artun

huseyinartun77@gmail.com - +90 542 392 35 79
Google News
Köy hayatı nasıldır bilir misin ? Şimdilerde, köylerde şehir hayatı yaşanıyor malesef . Köy hayatından bahsetmek istiyorum, çocukluğumuzda nasıldı , şimdilerde nasıl? Sabah erken kalkmak ,nefes almak gibidir, geç kalkarsan nefesin kesilir. İlla ki bir horoz sesi duyarsın, ama hemen telaşa kapılma, güya horoz bizim horoz gibiyse gecenin bir vaktinde ötebilir . Her kasada çürük elma vardır ya, bu horozda türünün son örneği olmalı. Gündelik işler vardır köy yerinde. Kümese gidersin tavukları yemlersin, saksılardaki çiçeklere sabah suyu koyarsın , inekleri ve eşeği sularsın. Süt sağımı sonrası inekler günün çobanı tarafından meraya götürülür. Bahçedeki sebze fidelerinin sulama işlemi yapılır. Yabani otların temizliği ve gübreleme işlemi ara takip edilir. Meyve ağaçları hastalıklara karşı ilaçlanır, ilaçtan kastım kireç. Çocukluğumda en etkili ilaç sanırım söndürülmüş kireçti. Tüm ağaçların gövdeleri boyanır, tarla gelin gibi beyaza bürünürdü. Ben bile 50' ye merdiven dayamışım. Heyy gidi günler heyyy diyorsam bizim için de yolun sonu yakın demektir. !! Köy hayatına duyulan özlem bir başkadır bende... ilkokulda okurken belirli bir arkadaş çevrem vardı. Sınıfta memur çocukları çoğunluktaydı . Öğretmen ,Asker , Kooperatif ,Banka , Veteriner, Doktor, Ebe , Orman görevlisi, Tren Şefliği, İmam derken çoğunluğu yabancı kökenli bir çevre, biri gider yenisi gelir,alışamadan ayrılırsın !! İnsan sokaklarında oynadığı çocuklar ile okumayı çok ister lakin bu her zaman olmuyor işte. Yaz tatilinde köye gidiyorum ,bu seferde dışarıda okuyan köylü arkadaşlarım geliyor, tabi bir de senede 21 gün gördüğümüz gurbetçiler...!!!! Nasıl bir çocukluk yaşadığımı siz düşünün! Kısa Tunçbilek Işık lisesi macerasından sonra Tavşanlı'ya doğru akan bir yolculuk, sonrasında Teknik Lise yıllarım !! Ve yeni bir arkadaşlık yolculuğu yeni bir hayat !! Hayatım hep yeniliklerle geçti inanın bana çok zor!! Sonrasında askerlik, hiç ara vermeden iş hayatı. Büyük bir metropol şehirde hemde !! Yeni ortam telaşı başladı, bu sefer yanlızda değilim. Artık hayat arkadaşımda var !! O da yeni bir hayat benim için! Yeniliklerin yaşı yok,inanın bana hayatımda ki yenilikler hiç bitmedi . Sosyal medya aracılığıyla yeni hayatlar, hayatıma girmeye devam ediyor.!! İşte bu düzen içersinde insan nasıl özlemez köyünü. ....!!! Her fırsat bulduğumda mutlaka köyüme giderim. Sizin görmek için can attığınız manzara benim gözlerimin önünde! Kuş sesleri eşliğinde yaprakların hışırtısı, ayaklarının altında ezilen ve kırılan dalların çatırdısı, ağaç yapraklarına çarpan rüzgarın çıkardığı o sesi anlatamam....!! Umarım kulaklarınızda o sesi canlandırdınız. Dağlarda yollarda hayvan tezekleri, bu tezekler ile oynanan böcekler, akşamları öten cırcır böcekleri, eşek sesleri, inek sesleri,koyun sesleri , insanların karşıdan karşıya birbirlerine seslenmeleri.....sonrasında ortalığı sessizliğe bürüyen o ezan sesi... Köylerde çocuk olmak ,şehir hayatı gibi değildir. Fazla oyun sahamız yoktu, köyün orta yerinde küçük bir boşluk vardı, rampadan aşağıya tahta araba sürdüğümuz küçük bir pist. Köy yerinde top oynamak için uyanık olmak gerekir. Her an topunuzu keserim diyen bir Hasan Hüseyin Amca çıkabilir. Bir gözümüz Hasan Hüseyin amcanın penceresinde bir gözümüz topta, vallahi bu pür dikkat ne Messi'de ne de Ronaldo'da yoktur. Bizim köyden ne Messi'ler çıkardı da elimizden tutan olmadı! Başka yaramazlıklarımızda vardı, mesela erik çalmak sıradan bir suçtu, yani kimse ona suç bile demiyordu artık. İnsan bir müddet sonra alışıyor, toplumda alışıyor hali ile tarla sahibi de!!. Bu alışkanlıklar bizde duygu ve düşüncelerimizin önünde geliştiği için kalıcı olmadı.!! En büyük suç sadece erik çalmaktı bizim için... halbuki herkesin de eriği var !! Demek ki heyecan istiyor beden!! Adrenalin için tepeden aşağıya atlayacak ne paraşüt vardı ne de zincirli yaylı aparatlar... Allah’a şükür ki başka suçlara bulaşmadan atlattık çocukluğumuzu... Yaz aylarının vazgeçilmezi mektepti ... İlla ki o sureler ezberlenecek. Namazlarda " Gamet"(cemaaati namaza davet )getirilecek.... Ezan okunacak !!!! Hala ilk ezan okuduğum günü unutamıyorum. .. Günün en güzel vakti olan ikindi ezanı idi....Bekir Hoca gel bakalım dedi, o zamanlarda megafonla ezan daha yeni başladı, Ramazan Ayında minareden hocanın sesini duymak için eşekler bile susardı...o kadar sessizlik vardı inanın bana... Ben öyle gür bir ses ile okudum ki ezanı hoca bana şeker vermişti. O şeker beni her vakit ezan okumaya çekti. Sonrasında namaz gametleri. . Kahvehane önünde beni bekelyen arkadaşlar sesin buraya kadar geliyor derlerdi... Sesimin toplum önünde, yargı önünde, haksızlıklar önünde bu kadar gür çıkışı bu günlerden geliyor olmalıydı. Yoksa Türkiye gibi bir ülkede haksızlıklara karşı dik durmak deli cesareti gerektiren bir olaydır. Benim genlerimde bu var, inşallah çocuklarımada geçmiştir... Yoksa Köy hayatıda bu sessizliklerin içinde kaybolup gidecek. Köy hayatına geri döneceksiniz, bundan emin olun.!! YENİ DÜNYA DÜZENİ BU PROJENİN ÜZERİNE KURULDU... KÖYÜNE ,TOPRAĞINA SAHİP ÇIK H.ARTUN
#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.