Zabıtalara Büyük Görev Düşüyor

ZABITLARDAN VALİ YILMAZ'A ZİYARET

 

Makamda gerçekleşen ziyarette konuşan Zabıta müdürü Yılmaz Yaman kayıt dışı çalışmanın önüne geçmek için mücadele verdiklerini belirterek, zabıta ekiplerince yapılan çalışmaları anlattı.

 

 

Ziyaretten duyduğu memnuniyeti ifade eden Vali Şerif Yılmaz, zabıta meslek grubunun zor bir meslek olduğunu söyledi, "Manevi yanını görünce, zorluğunu unutursunuz" dedi. Sayın Yılmaz,  "İnsanlarla direkt teması olan kurumların yüzü olan zabıtanın işi zor. Yaptığınız işle kamu düzenini, kamu güvenliğini, insanların huzurunu sağlıyorsunuz. Bunlar manevi haz duyacağınız şeylerden bir tanesi. Ülkemizde onca insan, vatandaşlarımızın huzurlu ve güvenli yaşayabilmesi için canını veriyor, şehitlik mertebesine ulaşıyorsa bu odur veya yoldaki insanların ayağına takılacak olan bir parçayı kaldırabiliyor, düşecek olan bir insanın düşmesini engelliyorsak bu da aynı şekilde o. Yaptığınız iş dışarıdan bakıldığında zor görünse de manevi tarafını görünce zorluğunu unutursunuz" ifadelerini kullandı.

 

 

Kurallara uygun olmadığı gerekçesiyle ceza kesilen seyyar satıcılara ve zabıtanın düştüğü duruma da değindi Vali, "Güvenliğe bakan zabıtanın şehir yaşamında biraz geri kaldığını düşünüyorum. Şehirlerdeki düzenin sağlanmasında en büyük görev size düşüyor, diğer zabıta güvenlik görevlileri arkadan geliyor. Ticarete ya da haksız rekabete kısıtlama getiriyorsun. Kamu düzeni açısından uyulması gereken kurallara çekmeye çalışıyorsun. Duygusal olaylarda zor durumlarda kalabiliyorsunuz.Fakir mi zengin mi diye bakmıyoruz. Herkes kamu düzenini nasıl ihlal ederim hesabına giriyor. Batı toplumlarında öyle kurallar var ki, herkes o kurallara uyuyor, senin bulunmana bile gerek yok. Devlet otoritesi vardır denildiği zaman bitiyor. Bizde ise tam tersi, niye engel oluyorsunuz diye tepki görüyoruz"

 

 

En büyük sıkıntının dilencilerle yaşandığını ifade eden Vali Yılmaz, dilencilikle ilgili bir anısını da paylaştı.  Yılmaz şunları kaydetti: "Manisa'da  tuhafiyeci dükkanında çıraklık yapıyorum. Perşembe pazarının olduğu gün İstanbul'dan gelmiş, çalıştığım dükkana girdi ve para bütünletmek istedi. Daha sonra alışveriş yaptı. Baktım aldığı her şey markalıydı. Nerede kaldıklarını sordum. Manisa Merkez'deki tek kaloriferli otelde kaldıklarını söyledi. Muhabbet koyulaştı. Öğrendim ki İstanbul'da iki, üç tane dairesi var. Bizim bir tane evimiz yok, üstelik o hala dilencilik yapıyor. O tarihten sonra dışarıdan kimseye para vermedim. Gördüğümde de kaldırtıyorum. Garibanla uğraşıyor diyecekler ama değil. Şu anda ,devlet sosyal yardımlaşmayla beraber, belediyeler ve STK'lar da dahil olmak üzere yardım ediyor. Bunu meslek haline getiren insanlar var, gerçek ihtiyaç sahipleri gelmiyor. Toplum yapısını bozuyorlar. Devletin itibarını sarsıyorlar. Devlet bakıyor şu anda, para vermediğimiz kimse yok."