Önce Ülkem Sonra Partim

Önce Ülkem Sonra Partim

Siyaset Yayın: 02 Eylül 2015 - Çarşamba - Güncelleme: 02.09.2015 10:33:57
Editör -
Okuma Süresi: 8 dk.
2607 okunma
Google News

 

             Önce Ülkem Sonra Partim

MHP Kütahya İl başkanı Mehmet Ali Türker bir basın açıklaması ile birlik ve beraberliğin sağlanması gerektiğini bunun için izlenecek yolun ne şekilde olması gerektiğini söyledi. 

Mehmet Ali Türker yaptığı basın açıklamasında şu açıklamalarda bulundu;

       "20 Temmuz 2015 tarihinden itibaren vatan evlatları PKK terör örgütü tarafından hain pusular kurmak suretiyle, Ülkemizin can ve mal güvenliğini korumakla görevli emniyet ve silahlı kuvvetler mensubu, korucularımızı evlerinde ve şehir merkezinde aileleri ile birlikte alışveriş yaparken arkadan enselerine kurşun sıkmak suretiyle, yollara mayınlı tuzaklar kurarak patlatılan bombalar ile kalleşçe şehit edilenlere Cenab-ı Allah’tan rahmet diler, yaralılara acil şifalar temenni ederken ailelerine sabırlar diliyorum.

     Ülkemizin birlik ve bütünlüğüne milletimizin can ve malına kast eden bu bölücü PKK terör örgütünü şiddetle kınıyorum.

       Ayrıca, geçen hafta Artvin ili başta olmak üzer Arhavi, Hopa ve Borçka ilçelerinde sel ve heyelan sebebi ile 8 kişi hayatını kaybetmiş ve 3 vatandaşımızda kaybolmuştur. Afet nedeniyle hayatlarını kaybeden vatandaşlarımıza Cenâb–ı Allah’tan rahmet diler, yakınlarına sabırlar temenni ederim. 7 Haziran 2015 tarihinde yapılan milletvekilliği genel seçimlerinde milletimiz, 13 yıldır ülkeyi tek başına yöneten Adalet ve Kalkınma Partisi’nin yanlış politikalarına onay vermemiştir.

 

     Seçimlerde; Adalet ve Kalkınma Partisi 258, Cumhuriyet Halk Partisi 132, Milliyetçi Hareket Partisi 80 ve Halkın Demokrasi Partisi 80 milletvekili ile parlamentoda temsil edilme hakkı kazanmıştır. Anayasa gereği Sayın Cumhurbaşkanı mecliste en çok milletvekili ile temsil edilen AKP'nin Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'nu hükümeti kurmakla görevlendirmiştir.

 

     Sayın Davutoğlu, CHP ile 32 gün süren görüşmeler sonunda birlikte hükümet kurma yönünde bir iradenin ortaya çıkmadığını açıklamıştır. Bu sefer, bir koalisyon görüşmesi yapmak üzere MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli ve heyeti ile bir araya gelmişlerdir.

 

     Görüşmede MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli daha önce defalarca ifade ettiği ve kamuoyuyla da paylaştığı dört maddelik koalisyon şartını Sayın Davutoğlu'na ve AKP heyetine sunmuştur.

   

    Türk milletinin birlik ve beraberliğini sağlamaya, Türk devletinin üniter yapısını korumaya ve toplumsal barışı tesis etmeye yönelik bu dört madde şunlardır:

 

1. Türkiye devletinin bir cumhuriyet olduğunu, Türkiye Cumhuriyeti’nin demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olduğunu, Türkiye devletinin ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütün olduğunu, dilinin Türkçe, bayrağının beyaz ay yıldızlı al bayrak, millî marşının İstiklâl Marşı, başkentinin Ankara olduğunu ifade eden Anayasanın ilk dört maddesinin değiştirilmemesi.

 

2. Terör örgütü ile yapılan müzakerelerin tamamen sona erdirilmesi, buzdolabına kaldırıldığı belirtilen ve ülkemizi sonu belli olmayan bir uçuruma doğru sürükleyen, adına "çözüm süreci" denilen çözülme sürecinin gündemden çıkarılması.

 

3. Yolsuzlukların üzerine gidilmesi, yolsuzluk yapanların yargı önüne çıkarılması ve yolsuzluklarla etkili bir mücadele yapılması.

 

4. Cumhurbaşkanının anayasal sınırlar içine çekilmesi. (Anayasanın 104.maddesinde görev ve yetkileri belirtilmiştir)

 

      MHP'nin koalisyon şartı olarak sunduğu, ülkesini ve milletini seven hiçbir Türk evladının reddedemeyeceği bu dört madde,  ne yazık ki, Sayın Başbakan Ahmet Davutoğlu ve AKP tarafından kabul görmemiş ve 2,5 saatlik bir görüşme sonunda uzlaşma sağlanamadığı açıklanmıştır.

 

     Hatırlanacağı üzere CHP Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu da 32 gün ve 35 saat süren görüşmelerde AKP'nin kendilerine bir koalisyon teklifi yapmadığını ifade etmiştir.

 

      Bütün bunlar göstermektedir ki tek başına 13 yıldır sürdürdüğü iktidarı 7 Haziran'da kaybeden AKP, seçim sonuçlarını içine sindirememiş ve ilk günden itibaren yeniden bir erken seçim için kolları sıvamıştır. CHP ve MHP ile yapılan görüşmeler, Anayasada belirtilen 45 günlük süreyi doldurmak için gerçekleştirilen bir oyalama taktiğinden başka bir şey değildir.

 

    Hal böyle olmasına rağmen AKP'nin milletin huzuruna çıkıp ;" ne yapalım, biz elimizden geleni yaptık; ancak muhalefet partileri sorumluluk almaktan kaçtı." şeklindeki açıklamaları, halkı kandırmaya ve algı oluşturmaya yönelik siyasî ahlak ve terbiyeden yoksun gerçekle alakası olmayan beyanlardır.

 

       Nitekim AKP Kütahya milletvekili İshak Gazel'in, yerel basında çıkan bir açıklamasında “muhalefet hükümet olmaktan kaçtı MHP bu süreçte oy kaybı yaşadı. Özellikle iç Anadolu ve ege bölgelerinde büyük oy kaybına uğradı” şeklindeki ifadesi çok manidardır. Sayın milletvekili herhalde elinde bir oy ölçer metre ile iç Anadolu ve ege bölgelerini gezmiş. Partimizin oy oranını tespit etmiştir.  Bir milletvekilinden beklenen, bu tür gerçek dışı beyanlar, basit ve tutarsız açıklamalar değil toplumsal meselelere ve ülke problemlerine dair proje üretmek ve çözüm yollarını araştırmaktır. Bu nedenle, Sayın İshak Gazel'in partimizle ilgili açıklamalarının biraz siyasî tecrübesizliğinden, biraz da bir türlü içinden atamadığı MHP takıntısından kaynaklandığını düşünüyoruz.

 

Sayın Gazel, eğer bir konuda konuşmak istiyorsa; MHP ile uğraşmayı bıraksın, 20 Temmuzdan bu yana yangın yerine dönen ülkemizin sorunlarını çözmeye proje üretsin ve her gün yürekleri dağlayan şehit haberleri ve şehit cenazelerinin nasıl durdurulacağını, PKK terör örgütünce Doğu ve Güneydoğu Anadolulun bazı İl ve ilçelerinde "öz yönetim" adı altında ilan edilen özerklik açıklamaları üzerine konuşsun. Ülkeyi tek başına 13 yıldır yönetmelerine rağmen nasıl bu hale getirdiklerinden bahsetsin, ekonomik sorunlardan, döviz kurlarındaki yükselişten söz etsin!

      Yani ülkemiz kargaşa halindeyken bu tür yaklaşımlarla uğraşmak yerine halen oy peşinde koşmanızı vatandaşlarımızın takdirine bırakıyorum.  

 

      Türk milleti, AKP milletvekillerinden ve Sayın İshak Gazel'den halkın huzuruna çıkıp PKK terör örgütüyle ve onun siyasî uzantısı olan HDP ile yıllardan beri sürdürdükleri müzakere süreçleri, İmralı'daki terörist başının yazdığı 10 maddelik PKK taleplerinde sağladıkları mutabakat, bunun sonrasında Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da terör örgütüne bıraktıkları alan hâkimiyeti ile Mehmetçiklerin, polislerin, korucuların ve sivil vatandaşların hunharca katledilmeleri gibi konularda açıklama yapmalarını beklemektedir. 

 

   Eğer bir parti oy kaybı yaşayacaksa bu mutlaka AKP olacaktır. Aziz milletimiz, AKP'nin 7 Haziran'da kaybettiği iktidarı tekrar elde etmek için hangi entrikaları çevirdiğini, ülkeyi seçime götürmek için hangi oyunları oynadığını, PKK ve onun siyasî uzantısı olan HDP ile nasıl yol arkadaşlığı yaptığını ibretle seyretmektedir.

 

      Milliyetçi Hareket Partisi bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da "önce ülkem, sonra partim" anlayışıyla ilkeli ve tutarlı politikalarını sürdürecek, 1 Kasım tarihinde yapılacak seçimlerde milletimizin teveccühü ile hak ettiği desteği alacaktır. AKP ise haksızlıkları, yolsuzlukları, gerilim politikaları ve ülkemizi bölünme noktasına getiren gaflet ve dalâleti ile tarihe karışıp gidecektir.  

        Bu vesile ile 1 Kasım 2015 tarihinde yapılacak olan Milletvekili genel seçimlerinin huzur içerisinde geçmesini,  seçimlerin ilimize ve ülkemize hayırlı olmasını Cenab-ı Allah’tan dilerim  

 

       Kamuoyuna saygıyla duyurulur."

 

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.