Cevizdere Şehitleri Gazileri Derneği Kapatılma Tehlikesi ile karşı karşıya!

" 2001 tarihinde Sayın Adem Öztürk tarafından kurulan Cevizdere Şehitleri Gazileri Derneği kurulduğu günden bugüne kadar Kurtuluş Savaşı tarihimize bir çok faydalı işler yapmıştır. Ancak son günlerde yaşanan bir kısım zorluklar nedeniyle dernek kapanma tehlikesi ile karşı karşıya kalmıştır. Derneğin yaşadığı zorluklara geçmeden önce Sayın Adem Öztürk’ün dernek faaliyetleri kapsamında neler yaptığını kısaca özetlemek gerekir diye düşünüyorum. Cevizdere Şehitleri Gazileri Derneği, kuruluş amacına yönelik olarak özellikle son yıllarda İstiklâl Savaşının yaşandığı harp sahasını araştırmakta ve artık unutulmuş olan savaş hikâyelerini, bizzat askerlerimizin savaştığı siperleri, top mevziilerini hatta bugüne kadar bilinmeyen bir sürü şehit mezarlarını bulmuş ve koruma altına aldırmıştır. Cevizdere Şehitleri Gazileri Derneğinin yaptığı bu çok önemli çalışmadan sadece birkaç tanesinden bahsedecek olursak BOZTEPE’DE DALGALANAN BAYRAĞIN HİKÂYESİ 8 Temmuz 1921 günü Bursa’dan yürüyüşe geçen 7’nci ve 10’uncu Yunan tümenleri (25 bin asker) Orhaneli-Harmancık ve Tavşanlı güzergâhlarını takip ederek 15 Temmuz 1921 günü Yoncalı köyü yakınlarındaki Boztepe karşısına yanaşmışlardır. Boztepe’yi 24’üncü Tümenimizin 30’uncu alayı savunmaktadır. 15 Temmuz 1921 günü Saat 08.30’da düşman, topçu ateşini Boztepe üzerinde bulunan piyademiz üzerine toplamıştı. Yunan topçu ateşi aralıksız 2,5 saat süresince Boztepe’yi cehenneme çevirdi. Boztepe’de mevzilenen ve topçu ateşinden hayatta kalabilmiş az sayıdaki Mehmetçik yaklaşan Yunan piyadelerine karşı ateşe başladılar. Bu askerleri takviye etmek için 11’inci Piyade Bölüğünden Teğmen Mehmet Ali komutasında ki takım hemen Boztepe’ye gönderildi. Sayılarının binleri bulan üstün Yunan kuvvetleri karşısında Teğmen Mehmet Ali’nin takımı hiç duraksamadan ileri yürüyüşüne devam etti ve tepeye yaklaştığında tepenin diğer yüzünden Boztepe’ye çıkan Yunan askerleriyle karşılaştı. Takım hemen süngü hücumuna geçti ve düşmanı süngüsüyle tepeden aşağı sürdü. Bir an için Yunan taarruzları durmuş ise de az sonra takım erlerinin birçoğunun ve Teğmen Mehmet Ali’nin Yunanların açtığı yoğum makineli ve tüfek ateşleri karşısında şehit oluşu nedeniyle Boztepe Yunan askerlerince işgal edildi. Bugün Boztepe de aziz şehitlerimizin mezarları ce can verdikleri siperler hala durmaktadır. Birkaç yıl önce açılan bir taş ocağı bu şehit mezarlarını ve siperleri yok edecekken Cevizdere Şehitleri Gazileri Derneği Onursal Başkanı Sayın Adem Öztürk’ün çabalarıyla bu tepe koruma altına alınmı ve tepenin yamacına bir bayrak direği ve al bayrağımız göndere çekilmiştir. Adem Öztürk ayrıca bu knalı çarpışmanın herkes tarafından da bilinmesi için yön levhası yapılarak takılması için dernek nezninde girişimler yapmış ve levhalar yapılarak takılmıştır. Cevizdere Şehitleri Gazileri Derneği bunun gibi şimdi buraya yazamayacağın onlarca faaliyet icra etmiştir. İşte bu faaliyetlerden sadece bir kaçı; • 24 Ekim 1920 yılında yaşanan ve İstiklâl Savaşımızın Yunan’a karşı ilk düzenli taarruzu olan Gediz Taarruzu harp sahasının şehitlerinin bir kısmının yattığı yeri bulmuş, koruma altına aldırmış ve çok yakında resmi şehitlik olarak tescillenecektir. • Kütahya Eskişehir Muharebelerinde en kanlı çarpışmalarına yaşandığı Kızık Cephesinde şehit düşen askerlerimizin bir kısmının mezarlarını bulmuş ve çarpıştıkları siperler koruma altına aldırılmaya çalışılmaktadır Cevizdere Şehitleri Gazileri Derneği kurulduğundan beri harp sahasını dolaşmakta ve araştırmaktadır. Sadece sıcak veya serin odalarında oturup çay içen bir dernek değildir. Yaz kış yağmur çamur demeden araziyi karış karış gezmekte ve resmi savaş evraklarını inceleyerek tarihimize ışık tutmaktadır. Şimdilerde bu dernek ödemeyeceği bir borç ile karşı karşıya kalmıştır. Dernekten 9 bin 600 TL tutarında bir yakıt parası istenmektedir. Sayın Belediye Başkanım ve sayın mülki yöneticilerimiz İstiklâl Savaşımızın unutulmuş harp hikâyelerini ortaya çıkaran ve onlarca şehit Mehmetçiğin mezarını bulan bu derneğin yakıt borcu nedeniyle kapanmasına lütfen göz yummayın...." Süleyman Duman/ Araştırmacı tarihçi yazar