Referandumda partilere veya adaylara oy vermeyeceğiz

SP il Başkanı Oturak Gerçeklerin Milli Gazetede olduğunu söyledi

Siyaset Yayın: 01 Nisan 2017 - Cumartesi - Güncelleme: 01.04.2017 17:53:12
Editör -
Okuma Süresi: 7 dk.
2843 okunma
Google News

SP il Başkanı Oturak Gerçeklerin Milli Gazetede olduğunu söyledi

Saadet Partisi  Kütahya İl Başkanı Ali İhsan  Oturak  yaklaşan referandum seçimleri öncesinde bir basın açıklaması yayınlayarak;"Kütahya Saadet Partisi referandumda evet diyecek diyenlere ; biz Milli Görüş'çüler 50 yıldır ne aldanan olduk nede aldatan olduk milletimize her zaman sadece doğruları söyledik; milletimizin. ülkemizin menfaatlerini ön planda tuttuk. Biz daima elhamdülillah hayra motor şerre fren olduk olmaya da devam ediyoruz. Bu defada yine şerlere karşı "Hayır" diyoruz.Gerçekleri Türkiye ve dünya gündeminde olup bitenleri gerçek yüzüyle görmek isteyenleri Milli Gazete okumaya davet ediyoruz.Genel başkanımız sayın Temel Karamollaoğlu bu referandumda neden hayır diyeceğimizi yazılı ve görsel basın da defa etle izah etmiştir.Merak edenler kaçıranlar internetten takip edebilirler.Gene de özetlemek gerekirse;Saadet Partimizin genel merkezimizin hazırladığı ve kamuoyuna sunduğu Anayasa değişikliği ne getiriyor ne götürüyor başlıklı 36 sayfalık bir çalışma hazırlamıştır.Bu çalışmada; 
Getirilen değişiklik teklifinde Meclis’e bazı denetleme imkânları verilmiş olsa da yetersiz ve kısıtlıdır. Cumhurbaşkanına soru sorulamıyor olması, cumhurbaşkanı yardımcıları ve önemli bakanlıkların Meclis onayına sunulmaması, bütçe konusunda karışıklıklara sebebiyet verilecek olması, Meclis tarafından çıkarılmış kanunun cumhurbaşkanınca iade edilmesi halinde kanunun yeniden çıkarılmasında zorlaştırma getirilmesi gibi hususlar başta olmak üzere Meclis’in hükümeti denetim imkânı zayıf tutulmuştur.
Anayasa Mahkemesi üyelerinin 15 üyesinden 12’sini atayabilecek olması da cumhurbaşkanının yargılanabileceği söylemini boşa çıkarmaktadır. Sadece bu iki atama imkânı, anayasanın ilgili maddesine eklenen “tarafsız” ibaresinin şeklen yazıldığına işarettir.
Yargının tarafsızlığı anayasadaki ilgili maddeye bir ibare konularak sağlanamaz. Aslolan metne yazılan ibare değil oluşturulan düzendir.Meclis millet iradesinin yegâne tecelligâhıdır. Bu itibarla Meclis’te esas olan sayı değil temsilde adaletin sağlanmasıdır. Temsilde adalet sağlanmadıktan sonra sayı çok da önemli değildir.
Cumhurbaşkanı’nın tek başına ve gerekçe göstermeden seçime karar verebilmesi Meclis’in şahsiyetini zedeler. Aynı şekilde önemli bir gerekçe olmadan Meclis’in belli bir sayıyı bularak seçime gidebiliyor olması da yürütme açısından birçok önemli mahzur doğuracaktır.
Başkanlık sisteminin en büyük avantajı yönetimde istikrarı sağlaması ve güçlü bir hükümet imkânı sunmasıdır. Böyle güçlü bir hükümetin, ülkeye zarar vermeden ve sadece hizmeti önceleyerek icraat yapabilmesi için en önemli husus denetlenebilir olmasıdır. 
Seçilmemiş veya Meclis onayına sunulmamış Cumhurbaşkanı yardımcısının Cumhurbaşkanı’na vekâlet edecek olması başlı başına problemli bir husustur.
Cumhurbaşkanı’nca üst kademe kamu yöneticilerinin atanması ve görevlerine son verilmesine dair usul ve esasların nasıl işleyeceği konusunda bir netliğin olmaması kamu personelinde endişeye sebep olacak bir durumdur. Ayrıca kamu tüzel kişiliği gibi ülke için hayatî önemi haiz bir meselenin Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile de kurulabilmesi önümüzdeki yıllarda toplumda sıkıntılara sebebiyet olabileceği yönünde kamuoyunda ciddi endişeler bulunmaktadır. Cumhurbaşkanı’nın bakanları ve üst kademe kamu yöneticilerini ataması ile alakalı muğlak bırakılan ve ileride nasıl idare edileceği konusunda net olmayan hususlar insanların zihninde bir problem olarak durmaktadır.
Askerî yargının disiplin mahkemeleri haricinde kaldırılmış olması önemli ve müspet bir adımdır. Ancak Cumhurbaşkanı’nın HSYK’nın 13 üyesinden 6’sını direkt atayabilmesi ve partili olduğu için Meclis tarafından belirleneceklerden en az birini atayacak olması HSYK’nın Cumhurbaşkanı tarafından kontrol edileceği anlamına gelmektedir.
Anayasa değişikliğinin referandumda kabul edilmesinin hemen ardından Cumhurbaşkanı’nın parti mensubu olmasına imkân tanınması ve HSYK üyelerini yeniden belirleyecek olması, toplumda değişiklikteki samimiyet hissinin zedelenmesine yol açacaktır.
Saadet Partisi, prensip itibariyle, yönetimde istikrarı ve adaleti tesis edecek bir Başkanlık Sistemine ya da bugünkü ifadesiyle Cumhurbaşkanlığı Sistemi’ne karşı değildir. Aksine, Türkiye’de Başkanlık Sistemi’ne ilişkin ilk öneriyi yapan Millî Görüş partileri olmuştur. Özellikle partili Cumhurbaşkanlığı ve Cumhurbaşkanı’nın Meclis’i feshi gibi bazı düzenlemeler gelecekte hem ülke hem de millet aleyhine ciddi olumsuz sonuçlar doğurabilecek niteliktedir.
Genel merkezimizin hazırladığı kitapçıkta sonuç olarak; 
 
* Anayasalar, hükümetlerin hukuk içinde hareket etmesi için vardır.
 
* Anayasalar, kuvvetler arasında denge sağlanması için vardır.
 
* Anayasalar, yönetenlerin kendi menfaatlerini değil halkın menfaatini gözetmesi için vardır.
 
* Anayasalar, mahkemelerin zulüm değil adalet dağıtması için vardır.
 
* Anayasalar, insanların huzur içinde çalışması, üretmesi ve hakça paylaşması için vardır.
 
* Anayasalar, insanların alın terinin korunması için vardır.
 
* İyi anayasalar bilgiyi, hikmeti esas alır.
 
* İyi anayasalar, hırslardan arınmış, aklı esas alır.
 
* İyi anayasalar, tüm toplumun menfaatini esas alır.
 
* İyi anayasalar, toplum içinde ayrılık, kutuplaşma, çatışma tohumları ekmez.
 
* İyi anayasalar, iyiliğin, hakkın, adaletin toplumda yeşermesine hizmet eder; ifadelerine yer verilmiştir.

Referandumda partilere veya adaylara oy vermeyeceğiz. Anayasa değişikliği partiler üstü bir meseledir. Unutmayalım! Anayasa değişikliği bizim ve çocuklarımızın geleceğini derinden etkileyecektir.Oturduğumuz yerden şu partililer şöyle diyecek bu partililer böyle diyecek denilecek kadar basit mesele değildir. Vatandaşa da birbirimizi kırmadan “Birlikte Düşünme” çağırısında bulunuyoruz. Birbirimizi kırmadan, itham etmeden hep birlikte düşünmeye, istişare etmeye her zamankinden daha fazla ihtiyacımızın olduğu bir dönemden geçmekteyiz. Şuurlu bir şekilde tercihimizi yapmak için gel kardeşim, beraber düşünelim!... Düşünmeden değil düşünerek karar verelim.” “Ülkemizin huzuru, refahı, saadeti ve akıbeti için… Niyet Hayır, Akıbet Hayır!” Şüphesiz ki, mutlak güç ve kudret sahibi yalnızca Cenab-ı Hakk’tır. Allah ülkemizin ve milletimizin yardımcısı olsun. "
                                                                                                       

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.