Mübadele Yılları Roman Oldu

Mübadele Yılları Roman Oldu

MÜBADELE ACISI: AREV
Tavşanlılı yazar Betül Erdoğan’ın “Arev” adlı romanı İzan yayınları arasında çıktı. Gerçek bir öyküden yola çıkılarak yazılan roman, zaman zaman okuyanın gözlerini yaşartacak bir dramı konu alıyor.

Lozan Antlaşması’ndan sonra Yunanistan ve Türkiye’deki azınlıklar din faktörü sebebiyle yapılan anlaşma uyarınca yer değiştirdi. Bu zorunlu göçün iki tarafı da ne kadar mutlu ettiği tartışmalı bir konu olmakla birlikte genel anlamıyla zorunlu göçün birtakım sorunları ve mutsuzlukları da içerisinde taşıdığı gerçeği.

“Arev”, Mübadele yıllarında Rum komşularıyla barış ve huzur içerisinde yaşamakta olan bir Türk ailenin, Mübadele sonrasında iki tarafın da çektiği uyumsuzluk ve sıkıntıları akıcı bir dille anlatıyor.

Çocuğu olmayan Türk kadını Zehra’nın Rum komşusu Eleni’nin hamile olması sonrasında başlayan kıskançlık nöbetleri ile yeni doğan bebeği sahiplenme derecesinde bakımını üstlenmesi ve çok iyi arkadaş olan bu iki kadından Türk olanının Mübadele sırasında önceden yaptığı plan ile tren kalkacağı sırada bebeği son kez sevmek için Eleni’den istemesi ve geri vermeyip, trenin kalkması ile çocuğu kaçırması ustaca işleniyor.

Zehra, yaptığı planı adım adım uygular ve bebeğe nüfus kâğıdı çıkarmayı başarır. Adını da İbrahim olarak değiştirir. Aramaya gelenlere de bebeğin öldüğünü söyler. Yalanlarına herkesi inandırır ve bebeği kaçırmasıyla birlikte köyüne giderek bir yıl ortalıkta gözükmez. Geriye döndüğünde kucağındaki bebeğin kendisinin olduğuna herkes inanır ama kocası bu durumu kabullenmez. Adı İbrahim olarak değiştirilen bebeği asla sevmez. İbrahim baba sevgisinden mahrum olarak büyür ve adamcağız bu vicdansızlığa dayanamayarak bir süre sonra ölür. Zehra’nın aklında fikrinde büyütmeye başladığı ve çalarak kendisine mal ettiği bebekten başkası yoktur.

Yıllar geçer, İbrahim büyür, evlenir, çoluk çocuğa karışır. Zehra yaşlanır. Eleni’nin çektiği acıları düşünerek vicdan azabı duymaya başlar. Suç ve Ceza’daki azabı aratmayacak denli şiddetli bir iç hesaplaşmadır bu. Her şeyi anlatmaya karar verir. İbrahim’i karşısına alarak günlerce hayat hikayesini anlatır. İbrahim, anne bildiği kadının annesi olmadığını, babasının küçükken kendisini neden hiç sevmediğini anlar ve Zehra’dan nefret etmeye başlar.

Gerçek adının Arev olduğunu ve ailesinden kaçırıldığını öğrenen İbrahim, bu saatten sonra artık İbrahim değil, Arev’dir. Ailesini aramak üzere Yunanistan’a gider. Uzun uğraşlardan sonra hâlâ yaşamakta olan anne ve babasını bulur. Hep birlikte Türkiye’ye dönmeye karar verirler. Mübadele öncesindeki eski evlerini de geri almayı başarırlar. Ne var ki Eleni, Zehra’yı asla affetmez ve görmek istemez. Bir zamanlar çok iyi arkadaş olan bu iki insandan Zehra pişmanlık içerisinde ölürken gelininden( İbrahim’in karsı Emine) başka yanında olan yoktur.

Zehra’nın cenazesi kaldırılırken tabutun başına gelen Eleni, kendisini yıllarca yavrusundan ayıran kadını ölümünde bile bağışlamaz.

Kitabın konusunun özeti bu. Tabii, sadece bu kadarla bitmiyor. Yazarın köy yaşamı sırasındaki betimlemeleri, Zehra’nın çocukluğu, 13 yaşındayken 17 yaşındaki Mustafa ile karşılıklı sevdalanarak evlenmeleri, Eleni ile ilk karşılaşmaları, ailelerinin kökenleri, Mübadele sırasında ve sonrasında çekilen, yaşanılan acılar son derece akıcı bir anlatımla okura sunuluyor.

Şimdi yukarıya aldığım özeti görmezden gelin ve kendinizi Eleni’nin yerine koyun. Bebeğiniz kaçırılsa ne yapardınız? Nasıl yaşardınız? En iyi arkadaşının bebeğini kaçıran insanın yıllar içerisinde nasıl bir pişmanlığın içerisinde kavrulduğu, bebeği sevip büyütürken o bebeğin gerçek annesinin yanıp, tutuşmalarının yarattığı yürek yangınlarını anlamak istiyorsanız Arev’i okuyun.

Mükemmel bir roman.

Arev… Bir Betül Erdoğan yapımı. İzan yayınevi. 212 sayfa.

KİTAP TEMİNİ İÇİN :  https://www.nadirkitap.com/kitapara.php?ara=aramayap&satici=1168846&fbclid=IwAR1QW1BH7VZyJXncD75-gQcz991Tk8DeUTqXYx7vE1s2Bn1NAsPu37Ypa_o